?>

Anayasa Mahkemesi kararında hukuki güvenlik

Dr. Mevci ERGÜN

2 yıl önce

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı tarafından açılan Halkların Demokratik Partisi’nin kapatılmasına iliş­kin davanın görüldüğü Anayasa Mahkemesi’nin 2021/2 Esas Sayılı dosyasında; 5/1/2023tarihinde oyçokluğu ile aşağıdaki 2 No’lu ara kararını vermiştir:

“Davalı Partiye ödenen Devlet yardımının bulunduğu banka hesabına 2023 yılında ödenen veya ödenecek Devlet yardımı yönünden tedbiren bloke konulmasına.”

Anayasa Mahkemesi, 2021/2 Esas Sayılı dosyasında, söz konusu tedbir kararının kaldırılması yönünde 9/3/2023tarihinde oyçokluğu ile alttaki gerekçe ile ara kararı vermiştir; “.. davalı Partinin savunmasının alındığı görülmekle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın tedbir talebi yeniden değerlendirilmiş olup tedbir kararı verile­bilmesi için gerekli koşulların bulunmadığı anlaşıldığın­dan...”

Anayasa Mah­kemesinin anılan Partiye ödenen devlet yardımının bulunduğu banka hesabına 2023 yı­lında ödenen veya ödenecek Devlet yardımı yönünden tedbi­ren bloke konul­masına ilişkin 5/1/2023tarihli ara kararının kal­dırılması şu hu­kuki sebeple hukuka aykırı ve yerinde değildir.

Anayasa Mahkemesinin 5/1/2023tarihli ara kararı şöy­ledir;

“1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tedbir talebini içeren yazı ve eklerinin, talep hakkında karar verilmeden önce Halkların Demokratik Partisine gönderilerek savun­masının alınmasına gerek olmadığına, 2. Davalı Partiye ödenen Devlet yardımının bulunduğu banka hesabına 2023 yılında ödenen veya ödenecek Devlet yardımı yönünden tedbiren bloke konulmasına; (..) savunma için 30 (otuz) gün süre verilmesine; savun­manın alınmasından sonra tedbir talebinin yeniden de­ğerlendirilmesine.”

Bu ara kararında; davalı Partiye ödenen Devlet yar­dımının bulunduğu banka hesabına 2023 yılında öde­nen veya ödenecek Devlet yardımı yönünden tedbiren bloke konulmasına ilişkin tedbir niteliğinde ara kararı­nın, Partinin savunmasının alınmasından sonra yeniden değerlendirileceği açıkça hüküm altına alınmıştır.

Oysa Anayasa Mahkemesi, 9/3/2023tarihli ara kara­rında açıkça; “ sözlü savunma tarihinin yeniden belirlen­mesine ve Halkların Demokratik Partisi Genel Başkan­lığı’nın veya tayin edeceği bir vekilin sözlü savunmasının 11/4/2023 tarihinde saat 10:00’da dinlenilmesine” hü­küm kurulmuş olup, savunmanın henüz tam olarak (ya­zılı ve sözlü) alınmadığı, sadece yazılı alındığı açıkça anla­şılmaktadır.

Yüce Divan sıfatıyla Anayasa Mahkemesi, yürüttüğü bir parti kapatma davasında, hukukun genel ilkelerini ölçü norm olarak kullanmakla yükümlüdür. Diğer bir an­latımla Anayasa Mahkemesi, T.C. Anayasasının 2’nci maddesinde Cumhuriyetin nitelikleri arasında sayılan “hukuk devleti” ilkesine bağlı kalmak zorundadır. Bu kav­ram, milletin hukuki güvenliği olduğu bir sistem içinde, Devletin bütün kurum ve kuruluşlarıyla birlikte eylem ve işlemlerinin hukuk kurallarına bağlı olduğunu ifade eder. Anayasa Mahkemesi’nin de bu sistem dışında olmadığı duraksama konusu olmasa gerekir.

Milleti oluşturan bireylerin, devlete karşı güven duy­maları ve kendi kişisel değerlerini korumaları ve geliştire­bilmeleri, ancak ve ancak hukuki güvenliğin sağlandığı bir hukuk devleti sisteminin iyi bir şekilde işleyişiyle mümkündür.

Anayasa Mahkemesi’nin aldığı karar ile, toplumun tü­münü ilgilendiren bir konuda hukuki güvenliği sağladı­ğını söylemek oldukça zorluk göstermektedir.

Ailenizle birlikte esenlik ve mutluluklar diler, en içten saygılarımızı sunarız.

YAZARIN DİĞER YAZILARI