İnsanoğlu her olayı kendi penceresinden bakıp değerlendirir...
Ama en kötüsü empati yapmadan yapılan değerlendirmedir tabi ki...
Son zamanlarda hayatın mottosu, herkes herkesi yargılıyor, kınıyor, yargısız infaz yapıyor...
Bana göre, hiç kimse karşısındakini yargılayacak kadar masum değildir...
Kimse kendini görmüyor...
"Başkalarının anlattığı hikayelerle insanları yargılama, bakarsın yarın senin için de bir hikaye anlatılır" unutma....
Yaşayan herkesin bir hikayesi, bir masalı, bir şiiri mutlaka vardır, onu anlatanın kendisinden bir şeyler bulduğu...
Her konuşanı iyi dinlemek çok önemli benim için...
Karşımdakini anlamadan, ne beklediğini bilmemek, cehalet değil, çiğliktir bence...
Bu yüzden söz kesmeyi hiç sevmem...
Çünkü karşımdakinin, ne yaşadığını, nasıl ve kimlerle olduğunu bilmeden o an söyledikleri ve yaptıklarıyla değerlendirmek, hiç bana göre değil...
Karşısındakini dinlemeden yargılayanlar çok yorucu oluyor...
Düşünün ön yargılı insanlarla bir arada olmanın zorluğunu...
Hele bu zamanda...
Kılığından, oturuşundan, çay bardağını tutuşuna kadar her şeyi inceleyip dinlemeden yaftayı yapıştıranlar sıkıyor beni...
Herhangi bir kişi için konuşuyorsun, onu ne kadar tanıyorsun acaba?
Sadece kendisinin izin verdiği kadar tanıyorsun, mesela...
Bilemezsin ki, neler yaşamış, neler yaşıyor, bilinç altında ne acılar var, içinde ne fırtınalar kopuyor...
Hayatı nasıl evrilmiş...
Avukat gibi hiç tanımadığım ve adını bilmediğim kişileri savunmak zorunda kalıyorum sık sık...
Konuyu değiştirmek bile kar etmiyor çok zaman...
Konuk aynı, baş köşede ön yargı...
Baş köşeye kurulmuş artık, kovsan gitmez...
Önce herkes bir kendisini, irdelesin, kendiyle barışsın, sonra çevresindekileri sorgulasın...
Etrafını en çok eleştiren, yargılayan küçük gören kişiler aslında kendi içlerindeki utançlarla, yüzleşmekten korkanlardır...
Kimse kimseyi sevmek zorunda değil, ama insan olarak saygı duymak gerektiğine inanıyorum...
Kimse kimsenin ne yaşadığını bilmiyor...
Bir Kızılderili atasözü ;
"BENİM HAYATIMI YARGILAMADAN ÖNCE; Benim ayakkabılarımı giy ve benim geçtiğim yollardan, sokaklardan, geç.. Hüznü, acıyı ve neşeyi tat... Benim geçtiğim senelerden geç, benim takıldığım taşlara takıl, yeniden ayağa kalk ve aynı yolu tekrar git, benim gittiğim gibi! Ancak ondan sonra BENİ YARGILAYABİLİRSİN"
Çevrenizde saygılı, kendini bilen, kaliteli, değerli insanlarla yaşamanız dileğiyle...