Çağrıldığın yere ar eyleme, çağrılmadığın yeri dar eyleme, demiş çok bilen atalarımız… Ama söz konusu CHP olunca insana çağrıldığı yer dar edilebiliyor!
Ben yıllardır CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Bursa’da kapalı alanda gerçekleştirdiği toplantılara gitmem…
Misal STK; akademik odalar ya da sendikalar ile yaptığı toplantılara ya da iş insanlarıyla gerçekleştirdiği o özel buluşmalara… ASLA!..
Sena Kaleli’nin milletvekili olduğu zamanlara denk geldiğine göre 2015 Haziran seçimleri öncesi olmalı…
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Bursa’ya geliyordu. İş dünyası ve STK’larla ayrı ayrı toplanacaktı…
BAOB’ta düzenlenen toplantıda çeşitli STK, sendika ve akademik oda temsilcileriyle bir buluşma gerçekleştirecekti.
Hem gazeteye davetiye getirildi, hem e-posta ile davet geldi, hem de dönemin yöneticilerinden biri telefonla arayıp çağırdı… Yani hem yazılı, hem elektronik hem de sözlü davet edildik…
Bu kadar ısrarlı / pekiştirmeli davetten sonra gitmemek olmazdı. Ayrıca ana muhalefet partisi genel başkanı geliyordu. Doğru olan da gidip izlemekti…
‘GÜL KOLAYLI, DIŞARI ÇIKIN!’
Bursa Akademik Odalar Yerleşkesi’ne gittim, salona girdim ve oturdum.
Kılıçdaroğlu geldi, oturdu, salondakileri selamladı. Muhabirler geldi, birkaç görüntü aldı. Önce onları çıkardılar salondan. Ve ardından doğrudan adım zikredilerek yüksek sesle “Gül Kolaylı, dışarı çıkın” denildi.
“Niye” dedim; “Öyle gerekiyor. Toplantı basına kapalı” dediler. “Madem öyle niye çağırdınız” diye söylene söylene çıktım dışarı…
Bir salon dolusu insanın içinde, adım yüksek sesle zikredilerek kelimenin tam anlamıyla salondan kovuldum… Salondakilerin hepsi de sahadan tanıdığım insanlardı… Kendimi çok kötü hissettim. Madem basına kapalıydı, niye e-posta yoluyla hem davetiye getirerek hem de telefonla davet etmiştiniz ki!
Sanki orada konuşulanlardan haberimiz olmayacaktı! Böyle kalabalık bir toplantıda konuşulanların dışarı sızmaması mümkün mü?
Bu tür toplantılarda eğer iyi tanıyorsanız, haber kaynaklarınızdan telefonla naklen yayın misali bilgi almak işten bile değildir.
Yeter ki, konuşulanlara ulaşmak isteyin!
“KUSURA BAKMAYIN YANLIŞ ANLAŞILMA OLDU!”
Ertesi günü, dönemin yöneticileri arayıp “Bir yanlış anlaşılma oldu” demişlerdi…
O günden sonra CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Bursa’daki açık alandaki mitinglerinin dışında hiçbir toplantısına iştirak etmedim… Tekrar benzeri bir yanlış anlaşılmanın yaşatılmaması, refüze edilmemek için.. Çok da doğru yapmışım… Aradan geçen yıllarda il başkanları, milletvekilleri, yöneticiler değişti, ama olan bitenin tekerrürüne bakınca kültürel DNA’ların değişmediğini görüyorsunuz…
CHP BURSA TARİHİNDE BASIN DAVET TEKERRÜRÜ!
Mesela… Hafta içerisinde CHP Genel Başkanı Bursa’daydı…
CHP Bursa yöneticileri, milletvekilleri, partililer günlerdir kapı kapı gezip iş insanlarını toplantıya davet ediyorlardı. Herkeste bir heyecan, bir koşuşturma…
Nihayet CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve kurmayları Bursa’ya teşrif etti; iş dünyası ve STK ile buluştu.
Sosyal medyaya bakın; CHP’lilerin gündeminde Kılıçdaroğlu’nun toplantıda verdiği mesaj yok! Kimler davet edilmiş, kimler edilmemiş, en çok bu tartışılıyor!
Ve… Bingo…
Özlem Yağmur sosyal medya sayfasından aynen şu paylaşımı yapmış:
“Ayıplıyor ve kınıyorum!‘Basın mensupları salonu hızla boşaltsın!’CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Bursa gezisinin ilk durağında, ne yazık ki tam da tahmin edildiği-bilindiği gibi beklenilen oldu.Ve ne yazık ki, Kemal Kılıçdaroğlu'nu izlemek üzere CHP Bursa İl Başkanlığı tarafından (yemeğinizi yiyin, bir iki satır konuşulsun da dinleyin. Sonra da çekip gidin diye) zaten ‘şartlı’ davet edilen gazeteciler, Kılıçdaroğlu'nun selamlama konuşmasının ardından salondan çıkarıldı!Zira, toplantının asıl hedef kitlesi, esas davetlisi ve mühimi olan iş insanları, basın varken rahat edemiyor, rahat konuşamıyordu!Onlar rahat etsin, rahat rahat konuşabilsin diye, onlarca basın emekçisi hızla salonu boşaltmış…”
(He, he, heee… Rahat etsinlermiş! Sanki sır olarak kalabilecekmiş de! Sayın iş insanları moralinizi bozmayayım ama, kim ne konuştuysa, ne sorduysa, çoktan dışarı sızmıştır bile!)
Ayrıca hiç ama hiç şaşırmadım! Sadece şartlı davet ile biraz merhale kaydetmişler!
Kılıçdaroğlu’nun kapalı salon toplantılarına gitmeme kararım, hepten pekişmiş durumda!