Cumhuriyetimizin 100. yılını kutluyoruz, çok önemli bir sene-i devriye. Büyük devletler kuruluş günlerini coşkuyla kutlar ve büyük devletlerin kuruluş günleri tüm dünya vatandaşları tarafından bilinir.
Yedi düvele diz çöktürerek kavuştuğumuz Cumhuriyetimizin kuruluş günü gerektiği gibi kutlanacak mı, göreceğiz?
Böylesi bir kutlamaya tüm dünya liderlerinin katılması beklenir. Bayramımızın 100. yılının küresel basının gündemine daha şimdiden girmesi ve yerkürede ses getirecek organizasyonların anonsunun duyulması gerekir.
Oysa normal bir bayram dahi kutlanacak bir hava ortada yok.
Bu önemli günler sadece bir eğlence, anma amacı içermez. Toplumları bir arada tutan en önemli unsur milli bayramlar, özellikle devletin kuruluş gün kutlamalarıdır. Birlik, beraberliğin pekiştiği günlerdir.
Devlet mekanizması insanoğlu tarafından hep eleştirilmiştir. Sonuçta devlet kavramıyla birey üzerinde bir otorite kuruluyor ve hakları sınırlanıyor.
Süleyman Demirel’ in ifadesiyle “ devlet, insanoğlunun en büyük icadıdır”.
Günümüzde güçlü devlet kuramayan toplumların ne hale geldiğine şahit oluyoruz. Demek ki, güçlü bir devlet kurmak çok önemlidir. Ancak kurulan devlete sahip çıkmak ve bireyin o devletin sahibi olduğunu hissetmesini sağlamak, da bir o kadar önemlidir.
Bu nedenle Cumhuriyet Bayramımızın 100. yılının olması gerektiği gibi toplum tarafından coşkuyla kutlanmasını ve tüm dünyada ses getirmesini diliyoruz.
Cumhuriyetimizi bize hediye eden başta Mustafa Kemal ATATÜRK ve emeği geçen tüm ecdadımıza burada şükranlarımızı sunuyoruz.
Cumhuriyetimiz ilelebet payidar kalsın…