Deepfake, mevcut bir görüntü veya videoda yer alan bir kişinin, yapay sinir ağları kullanarak bir başka kişinin görüntüsü ile değiştirildiği bir medya türüdür. Sıklıkla, otomatik kodlayıcılar ve üretken çekişmeli ağlar (GAN’lar) olarak bilinen makine öğrenme tekniklerini kullanarak mevcut medyanın kaynak medya üzerinde birleştirilmesi ve üst üste konması ile üretilirler.1
Sözlük anlamında “Deepfake,” birleşik bir sözcük olup, “deep learning” (derin öğrenme) ve “fake” (sahte) sözcüklerinin kısaltılmasından oluşmaktadır.
Devletler, milletler, kurum, kuruluşlar, devlet başkanları ile diğer devlet ve siyasi kişiler, ünlü kişiler, sair kişi ve kişi toplulukları hakkında sahte/yalan içeriklerin videolarının yayımlanması, toplumda adeta ilgi odağı haline gelebilmektedir. Örneğin; bir ünlü kişinin sahte ****grafik videosunun yayımlanarak halkın aldatılması gibi.
Deepfake teknolojisinin kullanılmasına sağlayan çeşitli yazılımlar bulunmaktadır. Örneğin, FaceApp gibi. FaceApp yazılımı ile kişinin yüz görüntüsü değiştirilerek; kişiye gülümseme, daha genç görünme, daha yaşlı görünme, cinsiyetini değiştirme gibi özelliklerle aldatılma sağlanabilmektedir.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ve diğer cezai düzenlemelerde, “deepfake” ile ilgili özel bir suç ve ceza içeren bir düzenleme bulunmamaktadır.
Ceza hukukunda, “Suçta ve cezada kanunilik ilkesi” egemendir. Bu ilkeye göre, kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz. Ayrıca, kanunun suç ve ceza içeren hükümlerinin uygulanmasında kıyas da yapılamaz (5237 sayılı TCK m.2).
Üstte açıklanan gerekçe uyarınca, “deepfake” ile ilgili özel bir düzenleme olmadığından, ceza hukuku düzleminde, bunun kullanılması sebebiyle özel bir suç ve cezaya hükmolunamaz. Ancak, çeşitli işlenen suç fiillerinin oluşumunda “Deepfake” bir araç olarak kullanılmaktadır. Bu sebeple, Deepfake aracı kullanılarak işlenen fiilin niteliği ve unsurları dikkate alınarak, bu fiilin kanunda tanımı yapılan hangi suçu oluşturduğu belirlenerek cezalandırılabilir. Örneğin; Kanunda belirtilen unsurların birlikte varlığı halinde, Deepfake” aracı kullanılarak işlenen fiili, halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma suçu oluşturabilir (5237 sayılı Türk Ceza Kanunu m.217/A).
Konun önemi ve kapsayıcılığı gözönüne alınarak; kişi hak ve özgürlüklerini, kamu düzen ve güvenliğini, hukuk devletini, kamu sağlığını ve çevreyi, toplumun barışını korumak amacıyla, “deepfake” ilgili işlenen suç fiillerinin oluşumunda özel bir suç ve ceza yerine, işlenen suça verilecek cezada suçun ek unsuru kabul edilerek, artırım sebebi olarak düzenleme getirilmesinin yerinde olacağı inancındayız. Ailelerinizle birlikte esenlik ve mutluluklar diler, en içten saygılarımızı sunarız.