2000’li yıllar ve önceki ekonomik krizlerde, köylerdeki anne ve babalar ile kentlerdeki emekli ebeveynler evlatlarına, torunlarına sahip çıkardı.
Bugüne dek Türkiye’de ağır ekonomik krizlere, yüksek enflasyona dayanabilmesi, büyük yıkımlar yaşanmadan krizi atlatabilmesinin bir nedeni de buydu.
Aile büyükleri işsiz kalan, geçim sıkıntısı çeken evlatlarına destek olurdu… Ancak… Mevcut koşullarda köydeki ana, babalar kendi yaşamlarını idame ettiremez hale geldi.
'BİR BİDON BENZİN AL, GEL!'
Kentten gelen evlatları ‘bir ihtiyacın var m?’ diye sorduğunda traktörleri için birkaç bidon mazot getirmelerini istiyorlar. İroni falan yapmıyorum, gerçek bu…
Artı 7 bin 500 liraya maaşları fikslenen ve bu nedenle zam bile alamayıp bu hayat pahalılığında bu parayla geçinmek zorunda bırakılan milyonlarca insan var…
Emekli maaşlarına yapılan zamlar mevcut hayat pahalılığı karşısında gerçekten trajikomik…
Üstüne üstlük, dul ve yetim maaşları daha da az! Dul maaşında dörtte üçü bağlanıyor; yetim maaşı daha da düşük oluyor. Eşinden maaş alan bir kadın 7 bin 500 liranın dörtte üçünü alabiliyor! 5 bin 625 lira! Bozdurup bozdurup harcasın!..
Eskiden geçim sıkıntısı çeken evlatlarına destek olan emekliler şimdi evlat eline muhtaç duruma düştü!
Dolayısıyla memur maaşlarına 2024 ve 2025 yıllarında yapılacak zamlar sadece devlet memurlarını değil milyonlarca emekliyi de doğrudan ilgilendiriyor…
‘KAMU İŞVERENİN VERDİĞİ YETERSİZ TEKLİFLERİ PROTESTO EDİYORUZ’
Bugün Kamu İşveren Heyeti’nin devlet memurları için sunduğu maaş teklifine itiraz eden Memur-Sen’e bağlı sendika şube yöneticileri ve üyeleri Şehreküstü’ndeki 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’nda bir araya geldi…
Basın açıklaması ise Memur-Sen Bursa İl Temsilcisi, Eğitim- Bir-Sen Bursa 1 No’lu Şube Başkanı Ramazan Acar tarafından gerçekleştirildi…
Acar şunları söyledi:
“Aklıyla, fikriyle, emeğiyle bu ülkenin yükselmesi için ter akıtan, milletine hizmet için alın teri döken kamu görevlisi ve emeklisi kardeşlerim. Sorumluluğumuz bilinciyle, emeğimizin hakkını savunmak, sesimizi duyurmak için bugün burada olduğu gibi 81 ilimizde alanlarda, meydanlardayız.
Memur-Sen ve 11 yetkili sendikamızla 7. Dönem toplu sözleşmede masaya sunduğumuz gerçekçi tekliflerimize karşı, kamu işvereninin verdiği yetersiz teklifleri protesto ediyoruz.
Kamu İşvereninin, masanın emek tarafının sesini duymadığını düşündüğümüz için 81 ilden sesimizi yükseltmek üzere bugün buradayız. Buradan, ‘sorunların çözüleceği yer toplu sözleşme masasıdır’ sözümüzü bir kez daha tekrar ediyoruz. Biz; 2 yıldır toplu sözleşme masasının toplanmasını, masanın dışında yapılan eksik ve yanlış düzenlemelerle bozulan gelir dağılımı adaletsizliğinin düzeltilmesini, sorunun bütün olarak görülmesini bekliyoruz.
Maalesef kamu işvereni bizim beklentimizi ve teklifimizin haklılığını hala anlayabilmiş değil. Kamu İşvereni ilk teklifini 2 puan artırarak yüzde 25’e çıkarmıştır. Bu ne demektir?
Sorunlarınız çözülmesin, enflasyon baskınız devam etsin, maaş artışlarınızı enflasyon farkı belirlesin demektir.
Teklif, bu haliyle, Merkez Bankası’nın 2024 enflasyon tahmininin 8 puan, 2025 için de enflasyon tahmininin 4 puan altında kalmıştır.”
‘NEDEN TEKLİF HALA BEKLENTİNİN YAKININA BİLE ULAŞAMIYOR!’
Başkan Acar süreci şöyle özetledi:
“Kamu İşvereni diyor ki; 2023 yılında enflasyon yüzde 58 çıkacak. Kamu görevlisi yüzde 25 enflasyon farkı alacak.
Peki 2024 yılı için beklenti olan yüzde 33 oranına ilişkin neden anlaşılır ya da hak verilir bir cümle kurulmuyor.
Neden teklif hala beklentinin yakınına bile ulaşmıyor? Bu durum Kamu İşvereninin kendi verileriyle çelişmesi, kendi ifadeleriyle ters düşmesi ve kendi beklentilerini dahi görmemesi demektir.
Kamu İşvereninin bu teklifi ne rasyonel ve ne de gerçekçidir. Müzakere, zaman kazanma zemini değildir. Strateji uygulayarak çözümsüzlüğe sevk etmek değildir.
Biz, Kamu İşvereninin ayakları yere basan teklifini, kamu görevlilerinin sesini ve piyasanın gerçeklerini gören teklifini duymak istiyoruz. Refah payı dedik, ses yok… En düşük memur maaşında hesap hatası var, düzeltinsin dedik, ses yok. Emekli maaşıyla ilgili feryatları dile getirdik, ses yok
Seyyanen yapılan zam emekliliğe yansıtılsın dedik, yine ses yok. Kira yardımı konusundaki teklifimiz, üstelik, siyasilerce ifade edilmesine rağmen o da yok.”
“SABİT GELİRLİLER OLARAK ALIM GÜCÜMÜZ DÜŞTÜ”
Başkan Ramazan Acar, şeflerin, müdürlerin bozulan ücret skalasına değinerek “Düzeltilsin dedik, ses yok. Mühendisler büyük projelerle ülkeye katkısının karşılığını alamıyor dedik, ses yok. Akademisyenler bilgisinin, fikrinin, akademik kariyerinin karşılığını alamıyor dedik, ses yok. Kamu personel sisteminin bütünlüğü bozuldu, bunu düzeltmenin en doğru yeri toplu sözleşme masasıdır dedik, yine ses yok. Diğer taraftan, akaryakıta gelen zamlar, ulaşıma gelen artışlar hepimizi zorluyor, emtia ürünlerindeki fiyat artışları, insaf sınırını aşan kiralar geçim sıkıntımızı büyütüyor. Sabit gelirliler olarak, alım gücümüz düştü, her geçen gün sosyal maliyet artıyor, psikolojik maliyet aklımızı, enerjimizi sömürüyor” diye konuştu…
“GERÇEKÇİ VE AKILCI RAKAMLARLA TEKLİF REVİZE EDİLSİN”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2023 Seçim Beyannamesini açıklarken ifade ettiği “enflasyonun üzerinde en az büyüme oranı kadar refah payı vereceğiz” vaadinin görüşme masasında hayata geçirilmesini talep eden Başkan Acar sözlerini şöyle sürdürdü:
“Büyük ve Güçlü Türkiye için güçlü memur! Güçlü memur için de refah payı şart. Onun için Memur-Sen olarak bu meydandan bir kere daha haykırıyoruz: Alın terinden tasarruf olmaz… Emeğin karşılığı kısılarak bütçe büyümez. Gerçekçi ve akılcı rakamlarla teklif revize edilsin, refah payıyla memurun ve memur emeklisinin yüzü gülsün. Bize bahaneler üretilmesin.”