?>

İhsan Bilgili: “Bursa’nın bir Kurtuluş Anıtı neden yok?”

H. Gül KOLAYLI

1 yıl önce

 Bursa 8 Temmuz 1920’de Yunanlılar tarafından işgal edildi… Bursa 2 yıl, 2 ay, 2 gün süren düşman işgalinden 11 Eylül 1922 tarihinde kurtuldu…

Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün başkomutanlığında verilen milli mücadeleyi  düşmanın Anadolu’dan atılışıyla taçlandıran 26 Ağustos 1922 Büyük Taarruz ve 30 Ağustos Meydan Muhaberesi ve Büyük Zaferi’nin bir sonucudur…  

Bursa  Birinci Dünya Savaşı sonrası imzalanan Mondros Mütarekesi sonrası İtilaf devletlerince Doğu Anadolu’dan Güneydoğu’ya, Akdeniz’den Ege’ye, Marmara’dan Karadeniz’e yurdun yanında yöresinde işgaller başladı…

Önce 15 Mayıs 1919’da İzmir, bir yıl sonra 30 Haziran 1920’de Balıkesir işgal edildi… 2 Temmuz 1920’de Mustafakemalpaşa ve Karacabey, 6 Temmuz’da Gemlik, 8 Temmuz 1920’de ise Bursa  Yunan askerleri tarafından işgal edildi…

Bursa’nın işgalinde en üzücü olay Yunan kuvvetlerinin komutanı olan Elefterios Venizelos’un oğlu Sofokles’in ecdadın türbesinde çektirdiği ve dünya basınına servis ettiği fotoğraflardır.

Osmangazi'nin kabrinde çekilen o fotoğraf Türk insanını çok incitmiştir…

Haa.. o günden bugüne gelirsek… Bu fotoğrafı, bu hakareti görmezden gelip Kurtuluş Savaşı’nda Milli ordu keşke yenilseydi, Yunan işgalinde kalınsaydı, diye hayıflananlar ne yazık ki hala var….

Tıpkı 103 yıl önceki Yunan işbirlikçileri gibi… Sofokles’in  Osman Gazi’nin sandukasını tekmelediği ve  “Kalk ey Osman! Kalk da imparatorluğunun hâlini gör!” dediği de rivayet edilir…

Daha önceki yazılarımda da yazmıştım.  Ben eski Bursalıyım. Doğup büyüdüğüm mahallede işgal altındaki yılları yaşayan, Kuvayi Milliyeci olan komşularımız vardı. Biz masal gibi onların anlatılarını birinci elden dinleye dinleye büyüdük… 

İşgalin ilk döneminde Bursa’nın ekabirleriyle, esnafıyla, komprodoruyla  iyi geçinen Yunanlılar, köylerde ve kasabalarda ise Ermeni ve Rum çetelerle işbirliğine giderek katliam, tecavüz, soygunlar gerçekleştiriyor. Çekilirken de şehri külliyen yakmıyorlar, ancak kasabaları, köyleri yakıp yıkarak Mudanya’ya kaçıyorlar…

 Bursa’nın işgali Ankara’da Millet Meclisi’nde büyük bir üzüntüye ve tepkiye sebep oluyor ve  TBMM kürsüsüne işgal bitinceye kadar kalmak üzere  puşide-i siyah (siyah örtü) örtülüyor…

Örtü 11 Eylül 1922 günü Bursa Yunan işgalinden kurtulunca kaldırılıyor… Bugünlerin kıymetini bilmek lazım…

YILDIRIM DELİÇAY-HACİVAT KÖPRÜSÜ CİVARINA, YENİ DÜZENLEMESİ YAPILAN HACİVAT PARKINA BİR BURSA KURTULUŞ ANITI’NIN YAPILMALI

Yıldırım Deliçay-Hacivat köprüsü civarına, yeni düzenlemesi yapılan Hacivat Parkına bir Bursa Kurtuluş Anıtı’nın  yapılmasını  

MHP Yıldırım Belediye Meclis Üyesi ihsan Bilgili’nin  11 Eylül 2023 tarihinde 1 Temmuz 2015 tarihinde Yıldırım Belediyesi Başkanlığı’na MHP Belediye Meclis Grubu olarak verdikleri yazılı verdikleri önergeyi şu soruyla yeniden gündeme getiriyor:

“Bursa’nın bir Kurtuluş Anıtı neden yok?”

“11 Eylül Bursa’nın Kurtuluşu kutlu olsun” diyen Bilgili açıklamasında şunları belirtiyor:

“Bilindiği üzere Bursa 8 Temmuz 1920'de Yunanlılar tarafından işgal edilmiş ve 2 yıl 2 ay 2 gün düşman işgali altında kaldıktan sonra Kahraman Türk Ordusu tarafından Deliçay-Hacivat köprüsü civarında verilen muharebe sonucu 11 Eylül 1922'de kurtarılmıştır.

Bursa'nın 101. Kurtuluş Günü kutlu olsun. Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere Milli Mücadelenin aziz kahramanlarını ve bütün Şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. 

Geçmişten bu yana bir teklifimiz var:

‘Bursa'nın bir kurtuluş anıtı neden yok?’ Bursa'ya ve şehitlerin verildiği yer olan Yıldırım’a Kurtuluşu simgeleyen bir  ‘Bursa Kurtuluş Anıtı’ yapılması uygun olacaktır.

Bu hususta Yıldırım Belediye Başkanlığına 1 Temmuz 2015 tarihinde MHP Meclis Grubu olarak verdiğimiz yazılı önergenin gereğinin yapılmasını talep ediyoruz.

Bu itibarla; tarihi ve vicdani bir borcun ödenmesi ve gelecek nesillere milli tarih şuuru kazandırmak bakımından, Yıldırım Deliçay-Hacivat köprüsü civarına, yeni düzenlemesi yapılan Hacivat Parkına bir Bursa Kurtuluş Anıtı’nın  yapılmasını değerli yeni Bursa Valimiz, Büyükşehir Belediye Başkanımız, Yıldırım Belediye Başkanımız ve Sayın  Bursa Milletvekillerimizden tekraren arz ve talep ediyorum. Kamuoyunun bilgisine saygıyla sunulur…”

İKİ ANIT OLSUN, BİRİ MAKSEM'E, DİĞERİ HACIVAT'A

Valla nasıl atlamışım bilmiyorum… Ama 2015’teki önergeden haberim yoktu… Çok yerinde bir öneri… Artı bir anıt yetmez… Dağ yöresinden gelen efeler de var… Maksem’de Temenyeri Parkı’na bir anıt yapılabilir…

Meral Türkeş’in bursa.com’da yayımlanan 1994 yılında Püskülsüz İsmail Efe’nin son milisi  Dayı lakaplı Muhsin Mehmet Şimşiroğlu ile yaşarken yapılan söyleşisini okumanızı öneririm… (Söyleşiyi okumak isterseniz tıklayınız.)

Meral Türkeş Şimşiroğlu’na Bursa’nın kurtuluşunu soruyor ve şu yanıtı alıyor:

“Biz Bursa’ya 1922 senesinin 10 Eylül akşamı indik. O gün köylerden de adam topladık, 600 kişiye ulaştık üç koldan indik, püskülsüz İsmail Efe Işıklardan, biz Maksem’den, Hasan Pehlivan da Muradiye ve Üçkuyular’dan indi. Bayrak çeken grubun arasında ben de vardım…”

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI