?>

 Laf ola beri gele değil, hepimiz sahiden de engelli adayıyız!

H. Gül KOLAYLI

1 yıl önce

Birleşmiş Milletler sorunlu alanlarda küresel bağlamda farkındalık oluşturmak adına günler ilan eder…

Dünya Engelliler Günü de onlardan biri… Birleşmiş Milletler tarafından 1992 yılından bu yana Dünya Engelliler Günü ilan edilen 3 Aralık’ta ülkemiz de dahil dünya genelindeki pek çok ülkede farkındalık etkinlikleri düzenleniyor…

Düzenleniyor da ne oluyor? Sorunlar çözülüyor mu?

Çok farklı engelli türü var, hepsinin de sorunları ve ihtiyaçları farklı. Toplumda engelli denince akla ilk gelenler yürüme, görme ve işitme engelli bireyler…

Kamu nezdindeki sekiz engelli birey gruplaması şöyle:

" Zihinsel engelli, işitme engelli, görme engelli, ortopedik engelli, dil ve konuşma engelli, ruhsal ve duygusal hastalığı olanlar, süreğen hastalıklı, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olanlar…”

Açılımları şöyle:

Zihinsel Engelli: Çeşitli derecelerde zihinsel yetersizliği olan kişilerdir. Zeka geriliği olanlar(mental retardasyon), Down Sendromu, Fenilketonüri (zeka geriliğine yol açmışsa) bu gruba girer.

İşitme Engelli: Tek veya iki kulağında tam veya kısmi işitme kaybı olan kişidir. İşitme cihazı kullananlar da bu gruba girmektedir.

Görme Engelli: Tek veya iki gözünde tam veya kısmi görme kaybı veya bozukluğu olan kişidir. Görme kaybı ile birlikte göz protezi kullananlar, renk körlüğü, gece körlüğü (tavukkarası) olanlar da bu gruba girmektedir.

Ortopedik Engelli: Kas ve iskelet sisteminde yetersizlik, eksiklik ve fonksiyon kaybı olan kişidir. Kol, ayak, bacak, parmak ve omurgalarında kısalık, eksiklik, fazlalık, yokluk; hareket kısıtlığı, şekil bozukluğu, kas güçsüzlüğü, kemik hastalığı olanlar, felçliler, serebral palsi, spastikler ve spina bifida olanlar bu gruba giriyor.

Dil ve Konuşma Engelli: Herhangi bir nedenle konuşamayan veya konuşmanın hızında, akıcılığında, ifadesinde bozukluk olan ve ses bozukluğu olan kişidir. İşittiği halde konuşamayanlar, gırtlağı alınanlar, konuşmak için alet kullananlar, kekemeler, afazi, dil-dudak-damak-çene yapısında bozukluk olanlar bu grupta.

Ruhsal ve Duygusal Hastalığı Olanlar: Duygu, düşünce ve davranışlarındaki normalden farklı görüntüler nedeni ile günlük yaşam aktivitelerini tamamlamada, kişiler arası ilişkilerini devam ettirmede güçlük yaşayan kişidir. Depresyon, şizofreni gibi hastalıklar bu gruba giriyor.

Süreğen Hastalık: Kişinin çalışma kapasitesi ve fonksiyonlarının engellenmesine neden olan, sürekli bakım ve tedavi gerektiren hastalıklardır (kan hastalıkları, kalp damar hastalıkları, solunum sistemi hastalıkları, sindirim sistemi hastalıkları, idrar yolları ve üreme yolları hastalıkları, cilt ve deri hastalıkları, kanserler, endokrin ve metabolik hastalıklar, sinir sistemi hastalıkları, HIV)

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu: Çocukta yedi yaşından önce başlayan, en az iki ortamda (ev,okul) altı ay süreyle yaşına ve gelişim seviyesine uygun olmayan dikkat eksikliği, aşırı hareketlilik, hiperaktivite ve dürtüsellik belirtileriyle görülen bozukluktur.

SAĞLIĞINIZLA ÖĞÜNMEYİN!

Okuduğunuz üzere…

Her birimiz gerçekten de engelli adayıyız…

Sağlıklı olduğu varsayılan bireyler olarak;  

Her an ruhsal ve duygusal hastalığımız olabilir. Dünyanın ahvali karşısında her an tırlatabiliriz…

Ev, iş ve trafik kazaları; çeşitli hastalıklar nedeniyle ortopedik engelli bireye dönüşebilir, uzuvlarımız eksilebilir ya da tekerlekli sandalyeye veya yatağa bağımlı kalabiliriz.

Aynı şeyler görme, işitme ve dil ve konuşma engeli için de geçerli… Herhangi bir kaza, hastalık nedeniyle görme, işitme ya da konuşma yetimizi yitirebiliriz… Süreğen, kronik hastalıklar ise günümüzün çevresel sağlıksız koşullarında her yaşta bireyin karşısına çıkabilir, özellikle de ileri yaşlarda ortopedik engelle birlikte seyredebilir…

Yani…

Gerçekten de hepimiz engelli adayıyız… Hiç kimse çok sağlıklıyım diye şişinmesin! Ev, iş ve trafik kazalarında ya da depremde, selde kıyama uğramak da var…

Alınan tedbirler gereği trafik kazalarından ölümlerde azalma, ancak yaralanmalarda artış var…

Misal 2022 yılında 1 milyon 232 bin 957 kaza olmuş; bunun 197 bin 261’i ölümlü yaralanmalı kaza… Ölü sayısı 5 bin 229… Yaralı sayısı ise 288 bin 696…

Bu sonuçlara bir kısmı birkaç ay ya da birkaç yıl olmak üzere on binlerce kişinin engelli bireye dönüştüğünü gösteriyor…

Yani…

“Hepimiz engelli adayıyız” söylemi bir slogandan ziyade hayatın gerçeği…

O yüzden başta yerel yöneticiler olmak üzere karar mekanizmalarında söz sahibi olan herkesin empati uygulaması gerekiyor…

Yolların, okulların, kamu kurumlarının özetle şehirlerin, hayatın engelli bireylerin var olduğu düşünerek planlanması gerekiyor.

MÜGE ANLI: TEKERLEKLİ VE AKÜLÜ SANDALYE

ATV’de yayımlanan programında Müge Anlı Temmuz 2023 itibariyle izleyicilerin desteği ile toplamda 23 bin 234 tekerlekli, 2 bin 970 akülü sandalye; toplamda 26 bin 204 sandalye dağıttı… Muazzam bir sayı…  Müthiş bir başarı…

Müge Anlı’nın sosyal yardım kampanyaları çok geniş; Müge Anlı ile Tatlı Sert programı ve Kızılay işbirliği ile rekor bağış kampanyalarına imza atıldı. Müge Anlı ve dostları adıyla toplamda 100 adet mobil aşevi kazandırıldı…

Deprem ve sel felaketlerinde hayati önemi var!

Müge Anlı tarafından zihinsel yetersizliği olan çocuk, genç ve yaşlıların kaybolması halinde kolayca bulunması için başlattığı Sevgi İzi projesi sayesinde yüzlerce kayıp bulundu.

(İlgili siteyi virüslemişler, bilgisayar virüs korumam sitenin açılmasını engelliyor, o yüzden net sayıyı veremedim. Bunu yapanları Allah nasıl biliyorsa öyle yapsın…)

Bu arada Google’da Müge Anlı Tekerlekli Sandalye yazıp arattırırken ilginç bir şeyle karşılaştım. Tekerlekli sandalye firmaları Müge Anlı bağışları üzerinden Google’de reklama çıkmışlar.

Önce bunu da fırsata çevirmişler diye düşünüp kızdım. Sonra yapılan işin büyüklüğünün göstergesi olduğunu fark ettim. Müge Anlı tekerlekli sandalye sektöründe başlı başına bir alıcı kitlesi oluşturmuş…

Gündüz kuşağı programları arasında yıllardır zirvede olan ve yurt içi ve yurt dışındaki milyonlarca vatandaşa ulaşabilen Müge Anlı, engelli bireylere yönelik farkındalık söylemleriyle medyada ön alan programcılardan; engelli bireylere verdiği destekten dolayı Dünya Engelliler Günü’nde takdiri çok hak ediyor…  

Çok muhalif görünen teorisyenler bık bık edip duruyor; “Sosyal yardımlar kesilsinmiş; kimseye yardım edilmesinmiş. Bireysel yardımlar gereksizmiş. Devlet üstlenmeliymiş… İnsanlar STK’lar vesilesiyle yardım ederken, iktidara, sisteme pansuman yapıyormuş…”

İnsanın insanlığını öteleyen bu saçmalığa kimsenin aldırdığı yok… İyilik hareketleri çoğalıp duruyor…

Ve bu toplum iyilik ve dayanışma sayesinde onca fırtınaya, onca badireye rağmen ayakta kalabilmeyi başarıyor.

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI