Haftanın adı bizim belleğimizde eskide kaldı...
Bursa bir yana... Türkiye genelinde “Yerli Malı Haftası” ödülü verilse...
Bireysel olarak en çok hak eden tek kişi Mustafa Karaman’dır... Kurumsal olarak ise tartışmasız hak eden STK Kalite Birliği (KALBİR) Derneği’dir...
Mustafa Karaman KALBİR Başkanı, TSE ve Kalite savunucusudur...
KALBİR şehri kaliteli kılmak adına, isminin Kalite Şehri Bursa olması için hazırladığı projeyi TBMM’ye kadar götürdü; şehrin STK’larına ulaştırdı. Erişebildiği tüm yerel ve idari yönetimlerle projeyi paylaştı...
Tüm faaliyetlerini, hiçbir ücret talep etmeden hatta eğitim verdikleri okullara bile servisle gitmeyi bile kabul etmeyip kendi araçlarıyla giderek yürüten, başta okullar olmak üzere çeşitli kurum ve kuruluşlara ücretsiz Kalite eğitimi veren KALBİR, okullarda Kalite dersinin okutulması için ciddi bir çaba sarf ediyor...
Öte yandan...
ESKİNİN YERLİ MALI HAFTASI COŞKUYLA KUTLANIRDI
Yerli Malı Haftası bizim kuşak için tam bir nostaljik vakadır...
Laf ola, beri gele kabilinden değil, sahiden de coşkuyla kutlanırdı... Annemin yardımıyla hazırladığımız bir panoyu anımsıyorum.
Ansiklopedilerden bitkilerin fotoğraflarını bulup tam boy bir kartona minik minik çizmiştim. Mesela buğday başağı, fasulye, nohut bitkileri... O yıllarda Google falan yoktu. Babam sırf bu ödev için bitki ansiklopedisi almıştı. Resim yeteneği sayesinde tüm bitkileri çizip boyamıştım. Sonra da onların altına minik poşetlerin içine bakliyatlar ve ürüne çevrilebilen tohumlar doldurulmuş, naylon poşetler de kartona dikilmişti... Çok uğraşmıştık. Yerli malı haftasında okula bu mevsimde olan elma, portakal, mandalina, haşlanmış kestane gibi meyveler, çerez filan götürülürdü. Öğrencilerin anneleri muz göndermezdi okula, pahalıydı. 35 ile 40 arasında sınıf mevcuduna yetmeyeceğini, bazı öğrencilerin yiyip, bazılarının ise özeneceğini bilirlerdi.
Bize her Yerli Malı Haftası’nda yerli üretimin önemi uzun uzun anlatılırdı; Cumhuriyet öncesinde bir toplu iğneyi bile dışarıdan aldığımızı öğrenirdik. Mustafa Kemal Atatürk’ün sanayileşmeye, yerli üretime ne kadar büyük önem verdiğini, Bursa’da Merinos Fabrikası’nı hasta hasta açmaya geldiğini anlatırdı rahmetli Gülten Erbilgin öğretmenimiz...
Bizden sonra “Yerli malı yurdun malı, herkes onu kullanmalı!” sloganının içi dışı boşaldı... Yabancı /ithal marka ürünler piyasayı işgal etti... Yeni kuşaklarda marka bağımlılığı gelişti.
Türkiye kendi markası yerine dünyanın ünlü markalarına taşeronluk etti. Dünya sanayi devriminden sonra dijital devrimle çalkanırken ithale dayalı tüketim ekonomisi üretimde yeterli olmayan Türkiye’yi enflasyonun kucağına attı... Varsıl ile yoksul arasındaki fark daha da açıldı...
Artık sağcısı, solcusu, hiçbirinden değilim diyenleri dahil olmak üzere çoğunluk tarımda, sanayide üretimin ne kadar önemli olduğunun farkında...
Artık herkesin dilinde yerli, milli üretim var... Savunma sanayindeki atılım bugün Türkiye’yi bulunduğu coğrafyada, dünya ülkeleri arasında öne çıkarttı.
Öte yandan ... Elbette emeksiz üretimsiz üçe alıp beşe, ona satmanın bezirganlığında köşeyi dönen mutlu azınlığın yerli / milli üretim işine gelmiyor...
BTSO’DA TUTUM, YATIRIM VE TÜRK MALLARI HAFTASI PROGRAMI DÜZENLENDİ
Yine de Türkiye genelinde yerli malı / milli üretim konusunda bir aydınlanma var... Ana, ilk ve orta okullarda coşkuyla kutlandı. Bazı liselerde önemi vurgulandı... Kamu kurumlarında da önceki yıllara göre daha bir duyarlılık vardı. BTSO bile Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası kapsamında etkinlik düzenledi...
Bursa İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Bülent Altıntaş’ın da katıldığı programı 400 civarında öğrenci izledi.
Programın ilk oturumunda BTSO Meclis Üyesi Münür Özgen moderatörlüğünde, Makina Freze Kalıp (MFK) Genel Müdürü Muhsin MARDİN, ILESBUS Genel Müdürü Esra Yıldırım, Anılteks Genel Müdürü Burak ANIL, Beka-Mak Yönetim Kurulu Başkanı Engin Çetiner öğrencilere tecrübelerini aktardı.
İkinci oturumda ise BTSO E-Ticaret Dijitalleşme Konseyi Başkanı İlker Özgüven moderatörlüğünde Özdemirsim İletişim Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Özdemir, Hayat Hastanesi Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mehmet Fatih Özkul, Şener Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Burhan Sayılgan ve BKM Kitabevi Kurucusu Kutbettin Bingölbali başarı hikayelerini paylaştı.
KALBİR VE KALİTE ŞEHRİ BURSA PROJESİ’Nİ HATIRLATALIM
Kalite Şehri Bursa projesine gelince... Şöyle:
“Kurulduğu ilk günden beri, Bursa'nın kalite şehri olduğunu ısrarla ve iddia ile ileri süren,
Bu şekilde anılması gerektiğini, Bursa'nın bu unvanı hak ettiğini, her zeminde ifade eden, her alanda vurgulayan Kalite Birliği, bu alanda ki çalışmalarını sürdürmekte ve Bursa'nın markasının "Kalite" adının da "Kaliteşehribursa" olduğunu vurgulamaya devam etmektedir.
1502 yılında yayınlanan ve bugün, dünyada yayınlanan ilk Standard olduğu kabul edilen KANUN NAME-İ İHTİSAB-I BURSA, Bursa'da yayınlanmış ve uygulanmıştır.
Aslı Topkapı Revan Kütüphanesinde bulunan bu Standard'ın ilk standard olduğunu tüm dünya kabul etmektedir.
Bu durum bile başlı başına Bursa'nın bir kalite şehri olduğunun delilidir ve ispatıdır.
Ekonomik verileri, sanayideki hamleleri, Çanakkale'de ki şehitleri, Osmanlıya vermiş olduğu başkentleri, sosyal ve kültürel hayattaki aktiviteleri, bilim ve sanata kattığı ivmeleri, Ve bir çok özellikleri dolayısıyla Bursa, bir kalite şehridir ve bu unvanı hak etmiş olan bir şehirdir.
Tüm bu özellikler göz önüne alındığında, Bursa'nın kalite şehri unvanı, "Kalite şehri Bursa" olarak Türk Patent Enstitüsü tarafından tescil edilmiştir.
Mart 2022'de şu ifadeyi kullanmıştık;
‘Kalite Birliği, bu projeyle ilgili çalışmalarına sürekli devam etmekte olup, hazırlamış olduğu kapsamlı bir çalışmayı ülke gündemine yakın bir zamanda getirmeyi planlamaktadır."
Ve kapsamlı çalışmamızı kamuoyunun gündemine getirdik ve basın toplantısıyla projemizi açıkladık;
‘Bursa Kalite şehri olacak!’
Bu kadim şehir 'kaliteşehribursa' unvanını alacak."
Başta çok itiraz etmiştim... “Bu şehrin neresi kaliteli, havası mı, trafiği mi, eğitimi mi?” diye dırlanıp durmuştum... Karaman beni ikna etti. Artı, KALBİR ekibinin akademik açılımla özellikle genç kuşaklara yönelik hazırladıkları Kalite dersini birkaç oturumunu izledikten
Başkan Mustafa Karaman, Başkan Yardımcıları Ferudun Baykara, Prof. Dr. Erkan Işığıçok, Mustafa Toguş, Can Topaktaş, Meryem Gümüş, Müge Ergin, Tekin Çanga, Doç. Dr. İbrahim Öztahtalı, Hülya Bozyokuş, Ali Rıza Çakmak, Kadir Yavuzel, Gaye Tokmak, Mustafa Ekin, Pınar Yılmaz, Yıldıray Demirci, Ergun Türk’ten oluşan yönetim kurulu üyelerinin yanı sıra çok sayıda gönüllü ile birlikte KALBİR’de yerli ve millilikten ödün vermeksizin kaliteyi savunmayı sürdürüyorlar...