‘’Genç kimdir? İçinde yaşadığı toplumun ve dünyanın bugün ki değerlerine hitap eden ve bu değerleri yaşatan bir gelecek kurgusu içerisinde kendisini ve toplumunu daha iyi bir geleceğe taşımak adına sürekli öğrenen, çalışan ve birazda eğlenen kişidir.

Gençlik, insanın genç olduğu hayatın zamanıdır. Gençlik kelimesi aynı zamanda çocukluk ve yetişkinlik arasındaki zaman anlamına da gelebilir, ancak aynı zamanda kişinin sağlık açısından zirvesine veya genç bir yetişkin olarak bilinen yaşam dönemine de işaret edebilir.’’(blog.ikizoglu.com)

Birleşmiş Milletler, genç kavramını 15-24 yaş arası grup olarak tanımlamaktadır.

Bu süreç, beynin en çok prefrontal bölge diye adlandırılan kısmında nöron denilen sinirler ile oluşuyor. Nöronlar daha önceki deneyimleri, bilgileri taşıyor ve görevli bölge bunları işleyerek karar vermemizi sağlıyor.

Şimdi tribündeki Bursaspor taraftarına ön bilgi olsun diye yukarıda genç kimdir in bakışını ilmen anlatmaya çalıştım, bakın pandemi döneminde takım TFF 1.lgde iken oynayan gençler ile şimdi TFF 2. Ligde oynayan gençler arasında inanın uçurum kalite farkı yok 3 aşağı 5 yukarı birbirlerine yakınlar çünkü her iki jenerasyon da vakıfköyün yeterliliği tartışılır mevcut eğitim, öğretim. Plan, program ve organizasyonundan geçti o günkü kuşak ve bu günkü kuşak arasındaki performans farkının belirleyici unsuru neydi biliyormusunuz siz taraftarlarsınız; O gün zaruretten yoktunuz oyuncular dışsal seyirci uyaran baskısından uzak içsel motivasyonlarıyla oynuyorlardı bu gün ise oluşturduğunuz baskı altında oynuyorlar, olumsuzluk yaratan baskı altında ot bile yetişmez.

Bakın 25 yaş altı tüm vücut sistemleri olgunlaşma ve gelişim sürecinde olan genç oyunculardan bahsediyoruz,

Bakın sinir bilimi ne diyor; Beyinin şekillenmesi ergenlik yıllarında artış gösterse de, beyin bölgelerinin tam gelişimi farklı zamanlarda gerçekleşir. Gri madde en erken görüntü, ses, koku, tat ve dokunma gibi hissetme ile ilgilenen sensimotor bölgelerde, en son ise organizasyon, karar verme, plan yapma, duygu düzenleme gibi konular ile ilgilenen prefrontal kortekste görülür. Prefrontal korteks aynı zamanda sosyal bilişsel dolaşımın da önemli bir parçasıdır. Komplike sosyal durumlarla başa çıkabilme, ilişkiler, arkadaşlıklar, grup içinde kendini koruma ve gençlik yıllarının temelinde olan partnerin ilgisini çekebilme gibi becerilerden sorumludur.

‘’Gençlik bu nedenle gri ve beyaz maddedeki değişimin sonucu oluşan beyin şekillenme süreci olarak bilinir. Gençlerde prefrontal korteks aktiviteleri eksik değildir, yalnızca henüz ileride olacağı kadar iyi çalışmıyordur. Çünkü olay yalnızca kişinin beyninin 20’lerine kadar olgunlaşmaması değil, aynı zamanda gençlerin içgüdü, ödül ve risk kontrolünde zorlanmalarıdır.

En yeni gelişmeler gençlerin yaptığı en riskli davranışlara duygu merkezi olan limbik sistem bağlantılarının ergenlik döneminde ve içgüdülerimizi ve mantığımızı kontrol eden prefrontal korteksteki bağlantıların ise ileri dönemlerde olgunlaşmasından kaynaklanan uyumsuzluğun sebep olduğunu gösteriyor.  Bildiğimiz üzere prefrontal korteks kişi 20’li yaşlarına ulaşana kadar değişmeye ve gelişmeye devam ediyor. Ancak ergenlik daha erken başladığı için arada “uyumsuzluk yılları” ortaya çıkıyor.’’(dbe.com.tr.çocuk ve genç.)

Buradan çıkan sonuç şu; Gençleri anlamak tanımak vücut gelişimlerini bilmek bilhassa ana kumanda merkezi olan beyni bir sinirbilimci kadar değil ama kendi işimize yarar şeklinde bilerek gence yaklaşmak onda futbol adına ve hayata hazırlanma adına olumlu davranışların oluşmasına fayda sağlayacaktır.

Genç doğası gereği yukarıda da anlatıldığı gibi beyindeki erken oluşan ağırlıklı olarak duygularıyla hareket ettiren limbik sistemin kontrolünde hareket ettiğinden çok çabuk kırılır etkilenir üzülür yapacağı işte ve vereceği kararlarda aceleci kontrolsüz eksik ve yetersiz kalabilir bu durum onun doğasıdır ancak onu anlayarak tanıyarak empati kurarak hoş görüyle yaklaşmak bazı olumsuzlukları telafi edebilir. Taki beynin en son oluşan mantıklı planlı doğru kararların alınmasını sağlayan 20 li ve 25 li yaşlarda gelişimini tamamlayan prefrontal korteksin oluşumuna kadar.

Büyük Bursaspor taraftarı önce genç oyuncuları anlamak tanımak gerek, yoksa seviyelerine uygun yüksek performans beklentisi içerisinde oyunculara negatif yaklaşarak sadece kendi nefsi arzularımızı açığa çıkarırız, ama gençleri baskıladığımızdan onları verimsiz, yetersiz, hatta yok etmeye kadar götürürüz, bu durumda Şampiyon Bursaspor’un içinde bulunduğu durum itibariyle camianın hiçbir ferdine fayda sağlamaz.

Yapılacak en doğru yaklaşım genç oyuncuları olumlu dış uyaranlar ile besleyerek içsel motivasyonlarını yükseltmek onları duygusal erozyona uğratmamak ve potansiyellerindeki maksimal performanslarını açığa çıkartıp takımsal başarının yolunu açmak, mevcut şartlarda başka yapılacak iş ve yol yoktur. Hep olumlu destek, tam destek.

TEK ÇIKIŞ YOLU GENÇ FUTBOLCUYA SAHİP ÇIKMAK;

SAHİPSİZ,OYUNCUYA HAKARET EDEREK, BURSASPORUN BATMASI HAKTIR,

BURSASPOR TARAFTARI, SEN GENÇ FUTBOLCUYA SAHİP ÇIKARSAN,

ŞAMPİYON BURSASPOR BATMAYACAKTIR.