Osmaniye
Ambulans şoförü olarak görev yapan acil tıp teknisyeni Volkan Keleş, AA muhabirine, depreme eşi ve 2 çocuğuyla evde yakalandığını söyledi.
Evinde hasar oluşmadığını kaydeden Keleş, diğer insanlara yardım etmek için çocuklarını bırakıp iş yerine gittiğini ifade etti.
Depremin büyüklüğünü iş yerine giderken fark ettiğini anlatan Keleş, şöyle dedi:
"Evimin yanındaki bina yıkıldı. Ben depremi oradan ibaret sanıyordum. Sonra sahaya inince bölgenin dehşet verici şekilde olduğunu gördük. Birçok enkaza gittik. Birinci ve ikinci gün öğleden sonraya kadar kurtarmalarımız devam etti. İlk çıkardığımız vaka, 4 yaş altı iki çocuktu. Bunlar tabii gurur verici şeylerdi ama asıl gurur duyduğum saat 05.00'te görev başına gittiğimde orada tüm personelin ben de dahil çağrılmadan görevinde olduğunu gördüm. Bununla da gurur duydum. Herkes cansiparane çalıştı"
"Sakin kalmaya çalıştık"
112 Komuta Merkezinde görevli Nazan Erincik de depreme evde yakalandığını ve hemen görevinin başına gittiğini ifade etti.
Eşi ve çocuklarıyla evden çıktıklarını ve bu arada teyzesinin evinin yıkıldığını öğrendiğini ifade eden Erincik, şöyle konuştu:
"Teyzemin enkaz altında olduğunu bilmeme rağmen, başka insanların da bize ihtiyacı olduğunu düşünerek hiç düşünmeden komuta kontrol merkezine, görev alanıma yarım saat içinde ulaştım. Gittiğimde çok büyük bir karmaşa, çok büyük bir kaos içerisindeydi ortam ama sakin kalmaya çalıştık. Tabii korka korka sakin olmaya çalıştık. Her ne olursa olsun görevimizin başındaydık. Tabii ki çok üzücü haberler aldık. Sadece küçük bir olay zannederken birçok şehrin de bu duruma maruz kaldığını öğrendik. Bu bizi tabii ki çok büyük demoralize etmişti ve sürekli etraftan gelen göçük haberleri bizim çalışmamızı çok etkilemişti ama yine de güçlü kalmak zorundaydık. En büyük destekçilerimiz idari amirlerimizdi."
Teyzesinin sağ olarak enkazdan çıkarıldığını öğrendiğini de anlatan Erincik, görev yapmaya devam ettiğini ifade etti.
"Kurtarılması gereken çok insan vardı"
Sağlık görevlisi Ahmet Karaçocuk, göreve eşofmanının üzerine UMKE yeleği giyerek koştuğunu belirterek, şunları anlattı:
"Bütün gücümüzle afetzedelere müdahale etmeye çalıştık. Birçoğumuz ben de dahil depremzede olduğumuzun günler sonra farkına vardık ama kurtarılması gereken çok insan vardı. Hepsine, zamanında ve yerinde müdahale ederek işimizi yapmaya çalıştık. En az kayıpla işi atlatmaya çalıştık. Tüm ekip arkadaşlarım çok özverili çalıştı."
Başhekimden teşekkür
112 Ambulans Servisi Başhekimi Zeynep Demirdelen, saat 04.17'de meydana gelen ilk depremde evde olduğunu, yarım saat sonra da görevinin başına geçtiğini belirtti.
Tüm personelinin de kendisi gibi hemen işbaşı yaptığını aktaran Demirdelen, şöyle konuştu:
"Bir 112 personeli olarak çok büyük gurur içerisindeyim ki o gün hiçbir personelimi çağırmadan, hepsi ailesini güvene alıp, depremzede olduğunu düşünmeden, üzerindeki kıyafeti önemsemeden çıkıp işinin başına geldi. 'Hocam ne istiyorsanız, nereye istiyorsanız gidelim' dediler. Hızlı bir şekilde organize olduk. Bir sürü ekip kurduk ki sahada zaten ekiplerimiz vardı. Hepsi sahaya gittiler ve insanlara ulaşmaya çalıştılar. Komutadaki arkadaşlarımız keza o an canlarını kurtarmaktan öte birine ulaşabilir miyiz diye ailelerini, canlarını düşünmeden yine işlerinin başında kaldılar. Sonrasında da bir dakika dahi dinlenmeyi düşünmeden 24 saat boyunca hizmet verdiler. Sonrasında dahi yine ailemin yanına gideyim bile demediler. 'Hocam çalışmaya devam edelim' dediler."