Cumhurbaşkanı Erdoğan öğleden sonra geldiği Şanlıurfa'da ilk olarak 20'nci Zırhlı Tugay Komutanlığı'nı ziyaret etti. Daha sonra Şanlıurfa Valiliği'ne giden Erdoğan burada kente ilişkin Vali İzzettin Küçük'ten bilgi aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra beraberinde eşi Emine Erdoğan ile birlikte Topçu Meydanı'nda düzenlenen 278 eserin toplu açılış töreninde halka hitap etti.
YÜZDE 69 TEŞEKKÜRÜ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, platforma çıkıp Türkçe, Kürtçe ve Arapça 'hoş geldiniz' diyerek selamladığı miting alanını dolduranlara Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kendilerine verdiği destekten ötürü teşekkür ederek, "10 Ağustos 2014 seçimlerinde şahsıma verdiğiniz yüzde 69'luk destek için, ahde vefa, kadir şinaslığınız için şükranlarımı sunuyorum. Şanlıurfa bizi bugüne kadar hiç yalnız bırakmamıştı, 10 Ağustos'ta bu zirveye taşındı. Rabbim birliğimizi, beraberliğimizi daim kılsın. İnşallah sizlerin bu güvenine, itimadına layık olmaya çalışacağım" dedi.
Erdoğan, Şanlıurfa'da toplam yatırım tutarı 1 milyar 811 milyon lira olan 278 ayrı eserin açılışını yapacaklarını belirtirken, Başbakanlığı döneminde yaptıkları hizmetin Cumhuriyet tarihince yapılmadığını kaydetti. Erdoğan, açılışını yapacağı Şanlıurfa Mozaik Müzesi'nin de kente önemli katkılar sağlayacağına inandığını dile getirdi.
KILIÇDAROĞLU MUHATABIM DEĞİL
Erdoğan, açılışını yapacağı tesisleri sayarken ana muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirerek, "Biz diğerleri gibi, ana muhalefetin başındaki zat ne diyor; 'cek, 'cak'. Bir taraftan diyor ki; 'bana 4 yıl verin, 4 yılda işsizliği bitireyim' diyor. Bir taraftan da diyor ki; 'bu açıkladığım projede 7 yıl sonra işsizlik bitecektir' diyor. Bu ne perhiz, ne lahana turşusu. Hesap uzmanı ya, bu işleri gayet iyi biliyor. Ben diyorum siyasette bu seçimlerde bir rehavet var, 'Cumhurbaşkanı alanları boş gördüğü için bu ifadeyi kullanıyor' diyor. Benim muhatabım değil de, Şanlıurfa'nın bu meydanını acaba sen hiç böyle gördün mü? Dün Antalya'daydım. Antalya'nın meydanını öyle gördün mü? Hamdolsun bizim milletimizle birbirimize aşkımız var. Biz bu millete aşığız, sevdalıyız. Hani Neşet Ertaş ne diyor; 'aşk ile koşan yorulmaz' biz yorulmuyoruz" diye konuştu.
CEYLANPINAR ARTIK TAPUSUZ DEĞİL
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin tapusuz tek ilçesi olan Ceylanpınar'ın tapu sorununu çözdüklerini belirterek, "Ceylanpınar, o tapusuz Ceylanpınar'ın artık tapu sorunu kalktı. Göçerler sorunu vardı TİGEM'de o sorunu da hallettik, O da bitti. Biz sorun üretmeye değil, sorun çözmeye geldik. Biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik" dedi.
Erdoğan, istisnalar dışında temel atma törenlerine katılmadığını, aşkı ve sevdası olarak tanımladığı şehir hastanelerinin temelini attığını, Şanlıurfa'da da 18'inci şehir hastanesinin temelini atmanın mutluluğunu yaşadığını kaydetti.
DOĞU GÜNEYDOĞU'YA 12 YILDA 100 MİLYAR DOLARLIK YATIRIM YAPTIK
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Doğu ve Güneydoğu'ya 260 katrilyon liralık yatırım yapıldığını belirterek, "12 yıl başbakanlık yaptım ve yaptıklarımı herhalde anlatmak hakkım. Çünkü bazıları rahatsız oluyor, YSK'ya müracaat ediyor. Cumhurbaşkanı meydana çıkmasın diye. CHP, MHP, terör örgütünün beslediği HDP iki kez müracaat etti çıkmasın diye. Ben milletin içinden geldim, milletin tarafıyım, milletin ilk Cumhurbaşkanı olarak seçildim, geldim. Dolayısıyla 7 Haziran'da herhalde gerekli cevabı vereceksiniz değil mi? Buna hazır mıyız? Gayret edeceğiz değil mi? Kürdü, Arap'ı, Zaza'sı ne varsa el ele vererek bunu çözeceğiz değil mi? Doğu ve Güneydoğu illerine yapılan yatırımların toplam bedeli 260 katrilyon. Yani 100 milyar dolar. Şanlıurfa'ya 12 yılda yaptığımız yatırım miktarı 24 katrilyon lira. Şanlıurfa'ya yani her yıl ortalama 2 katrilyon yatırım yapmışız. Halep ordaysa arşın Şanlıurfa'da. Şanlıurfa, Doğu ve Güneydoğu'daki 23 şehir arasında ilk sırada yer alıyor. Siz inşallah 7 Haziran'da hizmete mi oyunu vereceksiniz, yoksa tehditlere mi? Nereye hizmete değil mi?" dedi.
Erdoğan, GAP projesinin en önemli projesi olan bölgenin asırlık hayali olarak yorumladığı Suruç Tüneli'ni kendilerinin bitirdiğini ve bir kısmının açılışının yapılarak Suruç Ovası'ndaki 951 bin dönüm arazinin sulanacağını, kuraklığın biteceğini böylece artık insanların farklı bölmelere gitmek zorunda kalmayacağını ifade etti.
KOBANİ'DEN GELENLERİ KİM AĞIRLADI
'Bugün sizlerle Cumhurbaşkanınız olarak bir şeyi özellikle dertleşmek istiyorum' diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, komşu ülke Suriye'den gelenlere ev sahipliği ile ensar görevini yerine getirdiğini kaydettiği Şanlıurfalılara teşekkür etti. Ayırım yapmadan Türkiye'ye gelen herkese kucak açtıklarını ancak Kobani'yi birilerinin istismar ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle dedi:
"Kobani'nin geçmişi neydi? Ayn-el Arap'tı değil mi? Onu istismar ettiler. Hükümetimizi, bizi Kobani'den gelen muhacirlere sahip çıkmamakla suçladılar. Kobani'den gelen 250 bin kişiyi buradaki kamplarda kim ağırladı? Onlara hizmeti kim verdi? Şimdi geri dönüyorlar değil mi? Peki onlara bu noktada da gerekli desteği kim veriyor? Biz veriyoruz, ama bu bölücü terör örgütü arkasına alan siyasi parti maalesef yalanda çok mahir. İşte bütün bunlara karşı benim Şanlıurfalı kardeşim yani ensar çok diri durmalı. Doğruları anlatmalı ki yalan hakim olmasın. İşte kardeşin kardeşe böyle zor zamanda yardımcı olması bu işin en güzel yanıdır. Ama ana muhalefetin genel başkanı ne diyor? Eğer iktidara gelirse, öyle bir şey yokta ülkemize sığınan Suriyeli kardeşlerimizi Esed'e teslim edeceğini söylüyor. Şanlıurfa buna ne diyor? Kardeşlerim, bunların tarihinde kendi kardeşlerini Boraltan Köprüsü'nde zalim Stalin rejimine teslim etmek vardır. Daha sonra o Azeri kardeşlerimizden bir düşünür şunu söylüyordu; 'keşke bizi Stlan'in askerlerine teslim etmeseydiniz de siz öldürseydiniz'. Ah ah kardeşlerim işte bu CHP zihniyeti budur. Geçmişte onu İnönü ile yaptılar, şimdi kendisi hazırlanıyor. Bu insanlar katil Esed'e, zalim Esed'e verilecek, ondan sonra bizim kardeşlerimiz orada katledilecek. 300 bin insanı katletti bunlar; varil bombalarıyla, kimyasal bombalarla. Buna müsaade etmeyeceğinize, gerekli dersi vereceğinize inanıyorum."
DEMİRTAŞ'A; ELİNE DİLİNE DURSUN
Bu sırada eline aldığı Kürtçe mealli Kuran'ı alanı dolduranlara gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, HDP'yi eleştirerek şöyle dedi:
"Bölücü terör örgütünü arkasına alan partinin zihniyetinin bunlardan ne farkı var? İşte buyurun ne diyor 'Kabe'miz Taksim'dir, zorunlu din dersli kalksın, Diyanet İşleri Başkanlığı'nı kaldıracağız' diyor. Ben Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bastırdığı şu Kürtçe mealli Kuran-ı Kerim'i gösteriyorum, beyefendi bundan rahatsız oluyor. Ne diyor; 'Diyanet bundan bir tane bastırdı onu da Cumhurbaşkanı'na gönderdi' diyor. Eline diline dursun. 10 bin adet ilk etapta bastırıldı. Doğu ve Güneydoğu'daki illere gönderildi. İşte ortada; Kuran'a Piroz burada. Çeşitli dillerde bastırmaya devam ediyoruz. Ama bunların Kuran'la ne alakası var. Şimdi açıklama yapmış; 'ben Kuran'ı babamdan, dedemden öğrendim' diye. Bizim bu işlere karnımız çok tok. Eğer sen Kuran'ı dedenden babandan öğrendiysen neyi emrediyorsa onu yaparsın, çünkü Kuran süs eşyası değildir. Bunlara gerekli dersi vereceğinize inanıyorum."
Suriye'den kaçarak Türkiye'ye sığınan insanları zalimlere teslim etmeyeceklerini anlatan Erdoğan, CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun emekliye iki bayram ikramiye vaadine atıfta bulunarak, "Buradan elde ettiği gelirle emeklilere ikramiye verecekmiş. Bunların sadece gözü kör, kulağı sağır değil aynı zamanda vicdanları nasır tutmuş. Hesap bilmedikleri gibi insanlıktan da bi haberler" dedi.
BÖLÜCÜNÜN TA KENDİSİSİN
12 yıl önce iktidarı MHP, ANAP ve CHP'nin yavrusu olarak tanımladığı DSP'den aldıklarını belirten Erdoğan, "Bunlar 25 bankayı batırdılar, 40 milyar dolar borçla devrettiler. Biz bu sorunları çözdük. İşçi, memur emeklilerin zorunlu tasarruf altında 15 katrilyon parasını aldılar. Kılıçdaroğlu senin bunlardan haberin var mı? Mensubu olduğun parti de bu günahın içinde. Sende SSK'nın başındaydın ya 6 sene. SSK başa baş giderken iflas durumuna getirdin. Aynı şekilde konut edindirme yardım altında da 3,5 katrilyon vatandaşına borçlanmıştı. Bunları da biz ödedik. Yolsuzlukların olduğu iktidar bunları yapabilir miydi? Göreve geldik 79 senede 6100 kilometre yol yapılmıştı ülkede, biz 12 yılda 17600 kilometre bölünmüş yol yaptık. Bunlar neyle oldu yolsuzlukların olduğu iktidar bunları yapabilir miydi? Bizde 'cek', 'cak' yok, 'yaptık, yapıyoruz' var. Dağları ovaları aşıp, dağları delerek Şanlıurfa'yı suya kavuşturuyoruz. Birileri ise Van'da musluklardan kan akıtıyor kan. Gördünüz değil mi onları? Bölücü terör örgütünün arkasında olduğu belediye bu, parti bu. Musluktan kan akar mı? İşte ülkeyi bunlar böldü. Bunlar bu ülkeyi ayrımcılığa tabi tuttu; Kürt, Arap dediler. Meydana çıkıyorlar 'bölücü değiliz' diyorlar. Ne değilsin ta kendisisin."
HDP-DHKP-C KOL KOLA
HDP'nin terör örgütünün silahlarının gölgesinden çıkamadığını ve Kobani protestolarında insanları sokağa döküp 50 kişinin ölümüne yol açtığını kaydeden Erdoğan, "Siyaset daha dün Çağlayan Adliyesi'nde savcımızı şehit etmiş canlı bombalarıyla milleti tehdit eden örgütle kol kola girmek midir. Tek amacı bu ülkeye ve millete düşmanlık olan Ermeni lobisi ile işbirliği midir? Avrupa parlamentosunda yapılan törende CHP ile bu terör örgütünün arkasında olan partinin üyeleri saygı duruşuna kalkıyor. Bizim arkadaşlarımızın hepsi oturuyor. Siyaset ülkeye ihaneti tescillenmiş olan Pensivanya'daki paralel örgüte teslim olmak mıdır? Bu milletin inancına hakaret edenlerin 7'sinde cevap alması lazım. Siyaset Kürt kardeşimi istismar ederek saygısızlık yapmak mıdır? Siyaset Avrupa'da projesi yapılan yeni oyunu oynuyor; Ali'siz Alevilik. Böyle bir fitne ver şimdi. Biz ne bilirdik; Aleviler Hazreti Ali efendimizi sevenler diye bilirdik. Bende onun için Alevilik Ali'ye sevmekse ben Aleviyim diyenlerden daha Aleviyim, çünkü ben Hazreti Ali efendimiz gibi yaşamaya çalışıyorum. Bunlar öyle yaşamıyor ki. İşte siyaset her türlü sapkınlığı savunurken Diyanet ve İmam Hatipleri kapatma sözü vermek midir?"
Diyanet İşleri Başkanı'na yönelik eleştirileri ve zırhlı bir makam arabası tahsis ettiğini hatırlatan Erdoğan, "Kalkmış Diyanet İşleri Başkanı'nın istifasını istiyorlar. Niye rahatsız oldun? İslam'ın hükümlerini açıklamasından mı rahatsız oldun? Bu makama hakaret sizin haddinize mi ya. Dünyada bu tür dini temsil edenlerin oluştuğu merciler ortada, kullandıkları araçlar ortada. Türkiye'de İslam'ı teslim eden bu en yüce makama yaptıkları saldırıya bak. Biz bu makama leke sürdürtmeyeceğiz" dedi.
YAKALANACAĞINI ANLAYAN AMERİKA'YA HAREKET EDİYOR
Rabia işareti yaparak tek vatan, tek bayrak, tek devlet ve tek millet vurgusu yapan Erdoğan, paralel yapılanma içerisinde olanların kaçmaya başladığını ifade ederek, "Burada tek devlet var ve Pensilvanya şu anda adeta kaçakların yeri oldu. Bakıyorlar yakalanıp, alınacaklar hemen Amerika'ya hareket ediyorlar, Pensilvanya'ya gidiyorlar. Bu can bu tende oldukça bu mücadele sürecek ve bu milleti bölenlere, parçalamak isteyenlere prim vermeyeceğiz" dedi.
Mısır'ın devrik Cumhurbaşkanı Mursi'ye verilen idam kararına tepkisini Şanlıurfa'da da sürdüren Erdoğan, "Sisi, Mursi'nin savunma bakanıydı. Mursi'nin arkasında namaza duran birisiydi ha bunu bilin ve darbe yaptı. Şimdi de idama mahkum etti. Benim indimde Mısır'ın cumhurbaşkanı Mursi'dir. Ben Sisi'yi cumhurbaşkanı olarak tanımıyorum. Çünkü mısır halkının yüzde 52'sinin oyu benim için saygındır. Eğer demokrasiye inanıyorsam bunu söylemem gerekiyor. Ama çift yüzlü olursam o zaman her numara olur. AB maalesef soyut konuşuyor somut konuşmuyor, açık net tavır koymuyorlar" diye konuştu.
Erdoğan konuşmasının ardından beraberindeki bakanlar ve protokol üyeleri ile yapımı tamamlanan tesislerin açılışını yaptı. Erdoğan, temeli atılan şehir hastanesinin projesinin izlerken; Kılıçdaroğlu'nun SSK hastanelerini hatırlattı, Ahmet Kaya'yı andı ve medyanın Kaya'ya yönelik tutumunu eleştirdi.
