60 BİNAYI BÜYÜKŞEHİR SATIN ALDI
İstanbul Yolu'ndaki yeniliklerle ilgili Merinos'ta basın toplantısı düzenleyen Başkan Altepe, burada 9 mahallede 160 hektarlık alanda 6 bin niteliksiz binanının dönüşümü beklediğini belirterek, "1985 yılında planları yapıldı. Ancak 30 yıldır şehrin girişindeki işletmeler kaldırılamadı. Şimdi oradaki işletmeler, "nereye gideceğiz "diye soruyarlar. Nereye giderseniz gidin. Kimseyi düşünecek halimiz yok. Bursa 80'li yıllarda planlandı. . 30 yıldır sanayi siteleri yapıldı. Ama oraya gitmediler. İstanbul Yolu'nda 2,5 emsal var. Buraya bir el değecek. Birileri para harcayacak. İlk parayı biz harcadık. Etaplara ayırdık. 20, 15 ve 12 bin metrekarelik etaplara ayırdık. Vatandaşları çağırıp yerini satın alıyoruz. Metrekaresine 2 bin liraya kadar para veriyoruz. Şu anda bizim verdiğimiz paranın yarısı dahi etmiyor. Uygulamada güzel yerler yapılacağı için vatandaşın mağdur olmaması gerekiyor. Vatandaşın yeri imarlı. Kamulaştırması ilk biten parselde yıkımlar gerçekleştiriyoruz. Beşyol Kavşağı'nın üzerindekie alan yıkılıyor. 20 dönüm için 40 trilyon kamulaştırma bedeli ödedik. 60 binayı satın aldık. Bu binalarda yıkıma başlanıyor. Beşyol Kebapçısı'ndan merkeze doğru 200 metrelik cephede. 30 metre yolun karşısında da binalar yıkılıyor. Vatandaş imzayı atıyor parasını alıyor. Çünkü hakkını veriyoruz. Buradaki dönüşümü 1,5 yılda bitirmeyi hedefliyoruz. Bu elde ettiklerimiz alanları hızlı şekilde değerlendireceğiz." dedi.
9 KAVŞAK OLACAK, ŞEHRİN GİRİŞİ TOKYO TARZI OLACAK
Beşyol Kavşağı'nı geçince 14 dönümlük alanın daha kamulaştırıldığını hatırlatan Başkan Altepe, "Buraya para harcıyoruz. Yerleri satın alıyoruz. Buraya biz hastane ve otel yapılmasını istiyoruz. Yatırımcı bekliyoruz. İstanbul Yolu ve bu mahalledeki vatandaşların hastane talebi var. Biz burayı parayla satın aldık. Bir an önce devretmemiz gerekiyor. Bu belediyenin dönüşümü. Bedelini aldıktan sonra diğer parseller de bölüm bölüm yıkılacak. Belediye dönüşüm yapacaksa paralarının da geri dönmesi lazım. Kentsel dönüşüm olacaksa bu paraların geri dönmesi lazım. Tabakhanelere bugüne kadar 50 milyon harcadık, belki 100 milyon haracayacağız. Ama geri dönüşünün de hızlı olması gerekiyor" diye konuştu.
"T2 HATTI TRAFİĞE KATILMAYACAK HIZLI AKACAK"
1.5 yılda yeni binaları, kavşakları, üst geçitleri ve tramvay hattı ile İstanbul Yolu'nun değişeceğini anlatan Başkan Altepe, "Kent Meydanı'na kavşak yapılacak. Panayır Kavşağı ihalede, Beşyol'a kavşak yapıyoruz. İstanbul yolu üzerinde 9 kavşak olacak. Kent Meydanı'ndan trafik durmadan ilerleyecek. Kesinti olmayacak. Kent Meydanı'ndan T1 hattına entegre olup Heykel'e de çıkacak. Şimdi eleştiriyorlar. "Yavaş gidiyor" diye. Eğer istersek T1 hattını hızlandırırız. T2 hattı trafiğin içine girmediği için daha hızlı olacak. Yolun yükünü tamamen taşıyacak. Mekik gibi çalışacak. Trafiğe takılmıyor. T2 tramvay hattı bölgeye de değer katacak. Hat uzunluğu 10,2 kilometre olacak. Her istasyona farklı üst geçit. Ayrı mimariler için çalışıyoruz. Tokyo modelini deneyeceğiz. Şehrin girişinde Bursa'yı anlatan farklı figürler olacak. Bunun için çalışıyoruz. En güzeli hangisini yaparsak değer katar. Yapıyorsak güzel yapalım. Bursa'ya giren ayrı birm dünya şehrine girdiğini anlasın" şeklinde konuştu.
YATIRIMCILARA ÇAĞRI
Başkan Altepe, İstanbul yoluna kamulaştırma haricinde 300 milyon lira harcadıklarını ifade ederek, "Yıktığımız yerlere birisi hastane yapsın, birisi otel yapsın.
Sağlık Bakanımız hastane açtırmayacak. Ama İstanbul yoluna ayrıcalık yapılmasını istedik. Hedefimiz özel hastane yatırımı gelsin. Orayı pazarlamaya çalışıyoruz. Bursa'nın yaşam kalitesi artsın. Biz en üst seviyeye çıkalım" şeklinde konuştu.
MİNİBÜSLER KALKACAK
İstanbul Yolu'ndaki dönüşüm ve tramvay ile birlikte minibüslerin de kalkacağını vurgulayan Başkan Altepe, "Minibüs de kartlı olmalı. Oraya binen insanın da kaydı tutulmalı. Hangi araca bindiği belli olmalı. Kontrol altında olmalı. Kaldırılması gerekiyor. Marmara Bölgesi bu konuda pilot olmalı. Büyükşehirlerin tümünün merkezine minibüs kaldırılmalı. Minibüsle metro yanyana çalışmaz. Haksız rekabet oluyor" diye konuştu.
EMSAL ARTIŞI İLE DEPREMDE ÖLÜMLERİ ÖNLEYECEĞİZ
0,50 emsal artışı ile riskli yapıların yıkılıp sağlam binaların inşa edilmesini istediklerini kaydeden Başkan Altepe sözlerini şöyle sürdürdü: "Nilüfer Sitesi'nde 1000 kişi yerine 1500 kişi yaşayınca denge mi bozuluyor. Deprem olup bin kişi ölürse kim hesap verecek. Metro var, mahallenin okulu var. Otopark ve yeşil alan artacak. Mahallenin dibinde 510 dönüm park yaptık. Buna karşı çıkıyorsak ne yapmamız gerektiğini söylemek lazım. Buradaki vatandaş evini nasıl yenileyecek formul üretmek lazım. Bizim gücümüz buna yetmiyor. Yarın Bursa'da her türlü deprem olabilir. Ne kadar insanı ve binayı kurtarabilirim. Buraya yapılacak bu site bölgeye değer katıyor. Cadde üzerinde çökmek üzere olan binaların değeri de artacak. Kuralları biz koyuyoruz. Belediye meclisleri neden toplanıyor. Kuralları koyduk, işleyecek. Başka bir şey yapılmayacak, sorunu kim çözecek?. Eyfel Kulesi yapılırken, başkan dikeceğim diyor. Herkes karşı çıkıyor, dikiliyor. Bunun yapılmaması lazım. Belediye Başkanı bir yıl sonra yıkacağım diyor. Bir bakıyorlar ki 1,5 yılda parasını çıkarıyor. Bursa'da yanlış bir şey olduğunda hesap bize soruluyor. Biz zaman kaybetmek istemiyoruz. 0,50 emsal artış karşılığı insan hayatı oluyor. Bu yer değerleniyor. Değerlensin diye proje yapılıyor. Hesabı iyi yapmak lazım. Burada müteahhit nasıl altından kalkacak merak ediyorum. Hesabını yapmıştık. Ortaya güzel bir eser çıkaracak. Çok büyük para kazanmasına imkan yok. Çaresiz vatandaşın ölmekten binanın altında kalmaktan kurtulması en büyük kazanç" diye konuştu.
BİNLERCE BİNA YIKTIK KİMSENİN HAKKINA TECAVÜZ ETMEDİK
Başkan Altepe, görevi boyunca 4 bin bina yıktığını, kimsenin hakkına tecavüz etmediğini de vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü: "Her yerde ayrı metotlar uygulanması yoğun mesai gerektiren konu. Binlerce bina yıkıldı. Bursa'da sıkıntımız yok. Her gün heryerdeyiz. 4 bin kusur binayı yıkan belediye başkanı gibi değiliz. rahatız. Herkesin hakkına riayet ettik. Vatandaş bol bol karşılığını aldı. Bunun sonucunda da güzel bir noktaya da geldik. Biz karşı çıkanlara şu soruyu soruyoruz, "Sizin öneriniz nedir" Bunun iktidar muhalefeti yok. Deprem olup şehir çökerse bunun izahatını kim yapacak. Adım doğru değilse, sorular sorarak eksikler giderilmeli" şeklinde konuştu.