İzmir
Bergama ilçesinde yaşayan Süleyman Karaslan, arıcılıkla uğraşan ailesinin de yönlendirmesiyle 2011 yılında Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Arıcılık Bölümünden mezun oldu.
Okul sonrası arıcılık üzerine farklı işlerde çalışan Karaslan, genç yaşta arıcılıkla ilgili önemli sayılabilecek bilgi birikimi ve edindiği tecrübeyi bu sektöre adım atmak isteyen girişimcilerle paylaşmak amacıyla Bergama Halk Eğitimi Merkezindeki yetkililerle görüştü.
Genç arıcı, teklifinin kabul görmesiyle halk eğitimi merkezinde arıcılık üzerine açılan programlarda ders vermeye başladı. Karaslan, bu süreçte yaklaşık 700 kursiyerin sertifika almasını sağladı.
Karaslan, 2019 yılında da Tarım ve Orman Bakanlığınca yürütülen Uzman Eller projesine müracaat etti. Başvurusu değerlendirilen genç girişimciye, 146 bin liralık hibe desteği verildi.
Yaklaşık 20 dönümlük arazisinin bir bölümünü arıcılık için düzenleyen Karaslan, destekle aldığı 150 arı kovanı ve 400 ana arı üretim kovanı ile bir sezonda 3 ton bal hasadı gerçekleştirdi. Ayrıca kısa sürede 500 ana arı yetiştirdi.
Çevresindeki arıcılara teknik destek veren Karaslan, 150 olan arı kovanı sayısını da iki yıl içerisinde 300'e çıkardı.
Kütahya, Bursa, Balıkesir'e giderek gezgin arıcılık da yapan Karaslan, balın yanı sıra polen ve propolis üretimi de gerçekleştiriyor.
"Bugün buralara geldiysem arıya borçluyum"
Evli ve bir çocuk babası olan Karaslan, AA muhabirine, hayalindeki işi yaptığı için mutlu olduğunu söyledi.
Arıcılığa başlarken bir tereddüt yaşamadığını ve gün geçtikçe işine daha çok bağlandığını belirten Karaslan, " Arıcılık gerçekten çok güzel bir meslek. Bugün buralara gelebildiysem tamamen arıya borçluyum. Arı sayesinde evimi, arabamı aldım, düğünümü yaptım. Sadece arıcılıktan geçiniyorum. İşsiz gençlere kesinlikle arıcılıkla uğraşmalarını tavsiye ediyorum." diye konuştu.
Hasat sezonunun verimli geçtiğini aktaran Karaslan, kovan başına 20 kilo bal aldığını dile getirdi.
Polen sayesinde giderlerini karşıladığına dikkati çeken Karaslan, şunları kaydetti:
"Ana arımı kendim üretiyorum. Arılarımı kendim bölüp kendim çoğaltıyorum. Başlı başına çok güzel, zevkli bir iş. Yediden yetmişe herkesin yapabileceği bir meslek. Tüm samimiyetimle söylüyorum bu işin üzerine gittiğinizde kimseye muhtaç olmadan evinizi çok rahat geçindirebilirsiniz. 2013 yılından bu yana halk eğitimi merkezinde arıcılıkla ilgili ders veriyorum. Kurslarından sertifika alan kursiyerlerimiz arasında mesleğe adım atanlar oldu. Kurslarda doktorlar, öğretmenler, imam ve özellikle de ev hanımları var. Çoğu da arıcılığa başladı, para da kazanıyorlar. Bu da benim için çok memnuniyet verici ve onların durumlarını da takip ediyorum."