TBMM’nin yeni yasama yılı açılış törenlerine katılmayarak, Edirne’de tutuklu bulunan Selahattin Demirtaş ve Abdullah Zeydan ile görüşmek için kente gelen HDP grubu milletvekilleri, F Tipi Cezaevine 4 kilometreden fazla yaklaştırılmadı. Edirne Emniyet Müdürlüğü ekiplerince, söz konusu cezaevi çevresinde Edirne Valiliği tarafından alınan güvenlik tedbirleri kapsamında 4 kilometre yarıçaplı kontrol noktaları oluşturuldu.
HDP heyetinin cezaevine geçişine izin verilmezken, F Tipi Cezaevinde tutuklu bulunan Demirtaş ve Zeydan’ın avukatları kendileri ile görüşmek üzere cezaevine gitti. HDP Grubu üyesi milletvekilleri de söz konusu cezaevine yakın bir kafeteryada avukatların dönüş yapmasını bekledi.
Aralarında Halkların Demokratik Partisi (HDP) sözcüsü olan Osman Baydemir, HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, HDP Şanlıurfa Milletvekili Dilek Öcalan, HDP İstanbul Milletvekili Celal Doğan ve diğer HDP grubu üyesi milletvekillerinden oluşan heyet, polisin oluşturduğu kontrol noktasına yakın bir bölgeye araçlarıyla geldi. Ellerinde şu an için tutuklu bulunan HDP’lilerin fotoğraflarının yer aldığı dövizleri taşıyan heyet, bir basın açıklaması yaptı.
“CEZAEVİNE GELMEK İSTEYEN HDP GRUBUNA KONAN YASAK GAYRİMEŞRUDUR”
Edirne F Tipi Cezaevinde tutuklu bulunan Selahattin Demirtaş ve Abdullah Zeydan’ın avukatları aracılığıyla gönderdiği ve ortak kaleme aldıkları mesajı okuyan HDP Sözcüsü Osman Baydemir, şunları kaydetti:
“Öncelikle meclis grubumuza bu anlamlı duruşları ve halk iradesine yönelik sahiplenme tutumları dolayısıyla teşekkürlerimizi, şükranlarımızı sunuyor bu vesileyle bütün milletvekillerimizi, partililerimizi ve halkımızı selamlıyoruz. Bugün TBMM tutuklu vekillerin, daha doğrusu siyaseten rehin alınmış vekillerin 1 yıla yakındır cezaevinde tutulmalarının eksikliği ve gölgesiyle açılıyor. Geçen 1 yıl zarfında parlamentomuzun ve başkanının tutuklu vekiller gibi bir gündemi ele almamış olması büyük bir utanç olarak tarihe geçmiştir. Her cümlelerinde milli iradenin üstünlüğünden söz edenler biz ati kendileri halkın iradesini yasadışı bir şekilde cezaevine atıp rehin almışlardır. Bizi cezaevine gönderenler savcılar ve mahkemeler değil Ak Parti, MHP ve bir grup CHP’li milletvekilleridir. Hali hazırda hiçbir davada ne adil yargılama ne de hukukun üstünlüğü söz konusu değildir. Biz sanki yargı kararlarıyla tutuluyormuşuz gibi davrananlar sadece kendilerini kandırmış olurlar. Bir kez daha belirtiyoruz. Biz siyasi kararla tutuklandık, yargı sadece bunun usulü, formalite ve tiyatral işlemini yerine getirmiştir. Ancak siyaseten HDP’ye tasfiyeyi dayatanların kendisi giderek tasfiye noktasına geldiler. Ortaya koyduğumuz direniş sayesinde HDP bu süreçten güçlenerek ve büyüyerek çıkmayı başarmıştır. Kendisini güçlü gibi gösteren Ak Parti tam bir hezimet ve dağılma sürecine girmiştir. Ak Parti’nin yaşadığı metal yorgunluk değil metan zehirlenmesidir. Bunun da esas nedeni siyasetin tam bir çöplüğe dönüşmüş olmasıdır. Bugün bizlerle dayanışma da ve gasp edilen parlamento iradesine sahip çıkmak için Edirne Cezaevine gelmek isteyen HDP grubuna vekillerine konan yasak hukuksuz ve gayri meşrudur. Yine her şeye rağmen siyasetin TBMM’de genel kurulundan olmadığını göstermek için Edirne’ye kadar gelen bütün arkadaşlarımıza bu anlamlı duruşlarından dolayı tekrar teşekkür ediyorum.”
Açıklamaların ardından HDP grubu milletvekilleri ve partililer, olaysız şekilde bölgeden ayrıldı.
(İHA)