<h6>Brüksel</h6> <div>Avrupa Birliği'nin (AB) Filistinlilere yönelik kalkınma yardımlarının dondurulmasına karşın insani yardımlarının devam edeceği bildirildi.</div><div>AB Komisyonunun kriz yönetimi ve insani yardımlardan sorumlu üyesi Janez Lenarcic, sosyal medyadaki açıklamasında "AB'nin, ihtiyaç sahibi Filistinlilere insani yardımları, gerek duyulduğu sürece devam edecek." ifadesini kullandı.</div><div>Lenarcic, Hamas'ın, İsrail'e saldırılarını kınayarak, sivillerin korunmasının ve uluslararası insani hukuka saygı duyulmasının şart olduğunu belirtti.</div><div>AB Komisyonunun komşuluk ve genişlemeden sorumlu üyesi Oliver Varhelyi, Hamas'ın, İsrail'e saldırıları gerekçesiyle Filistinlilere yönelik toplam 691 milyon avroluk tüm kalkınma yardımlarını gözden geçirme, tüm ödemeleri dondurma kararı aldıklarını açıklamıştı.</div><h3>AB'nin yardımları dondurma kararına tepki var</h3><div>Varhelyi'nin açıkladığı karar, bazı AB üyesi ülkelerin tepkisine neden oldu.</div><div>Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn, kalkınma yardımının askıya alınmasına karşı olduklarını dile getirdi.</div><div>Lüksemburg basınına konuşan Asselborn, askıya alma kararını, AB Komisyonunun değil, üye ülkelerin ortaklaşa alması gerektiğini ifade ederek, bu yardımların Hamas'a gitmediğini, Gazze halkı için yapıldığını vurguladı.</div><div>İspanya basınında çıkan haberlerde de hükümetin, AB Komisyonunun kararına katılmadığı belirtildi.</div><div>Diplomatik kaynaklara dayandırılan haberlere göre, İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares, kararın üye ülkelere danışılmadan alındığına dikkati çekerek, Komisyondaki muhataplarına karardan duyulan memnuniyetsizliğini iletti.</div><div>İrlanda hükümeti de AB Komisyonunun kararından memnun olmadığını bildirdi. Basındaki haberlere göre, İrlanda hükümeti, AB Komisyonundan bu kararla ilgili yasal zemini izah etmesini istedi.</div><div>AB Komisyonunun kalkınma yardımlarının askıya alma kararının, yarın video konferans yöntemiyle yapılacak AB Dışişleri Bakanları Toplantısı'nda gündeme gelmesi bekleniyor. Bazı ülkelerin, konunun gündeme alınmasını talep ettiği belirtiliyor.</div><h3>Ne olmuştu?</h3><div>Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı İsrail'e "Aksa Tufanı" adıyla kapsamlı saldırı başlatmıştı.</div><div>Gazze'den İsrail yönüne binlerce roket atılırken, Filistinli silahlı gruplar, Gazze-İsrail sınırındaki Beyt Hanun-Erez Sınır Kapısı'na baskın düzenleyerek burayı ele geçirmişti.</div><div>Silahlı gruplar daha sonra buradan İsrail içindeki yerleşim yerlerine girmiş, İsrail ordusu da onlarca savaş uçağıyla Gazze Şeridi'ne saldırı başlatmıştı.</div><div>Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılarda 560 kişinin hayatını kaybettiğini, 2 bin 900 kişinin yaralandığını açıklamıştı.</div><div>İsrail güçleri, 7 Ekim'den bu yana Kudüs ve işgal altındaki Batı Şeria'da da 16 Filistinliyi öldürmüştü.</div><div>İsrail Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Gazze'den düzenlenen saldırılarda en az 900 İsraillinin hayatını kaybettiği, 157'si ağır 2 bin 616 kişinin de yaralandığı belirtilmişti.</div>