AK Parti Genel Merkezinde AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında yapılan MYK toplantısı sonrasında açıklamada bulunan Ak Parti Sözcüsü Mahir Ünal, 15 Haziran’da darbe olacağı yönündeki iddialara cevap vererek, Türk halkının gönlünün rahat olmasını söyledi.
15 Haziran’da darbe yapılacağı yönündeki iddiaların sorulması üzerine Ünal, “Sayın Kılıçdaroğlu’nun da bu yönde talihsiz açıklamaları oldu. Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığı açıklamaların siyasal söylem analizini yaptığınızda bu açıklamaların nereye oturduğunu görebiliyorsunuz. Hangi mihraklarla ortak dili kullandığını görüyorsunuz. 15 Temmuz’dan sonra Türkiye’de hem yargıda, hem orduda, hem emniyette hem de diğer bürokratik kurumlarda FETÖ’nün beli kırılmıştır. Türkiye maalesef 15 Temmuz öncesinde Sayın Cumhurbaşkanımızın 17-25 Aralık’tan sonra paralel devlet yapılanması ve terör örgütü olarak nitelendirdiği bu yapıya karşı ortak tavır alma çağrısı yaptığında bu yapıya kimlerin sahip çıktığını biz çok iyi biliyoruz. Hukuki işlem yapılmak istendiğinde bunlara kimlerin kalkan olduğunu da biz çok iyi biliyoruz. Kemal Kılıçdaroğlu, FETÖ yapılanmasının siyasi ayağını aradığını söylüyor. 17-25 Aralık’tan sonraki süreçte AK Parti hem yerel seçimler, hem kongreler hem de genel seçimler sürecinde bütün siyasal sisteminde çok ciddi temizlik yapmıştır. Ama Sayın Kılıçdaroğlu kendi partisi içinde herhangi bir temizlik yapmış mıdır? Asla böyle bir şey söz konusu olmadı” dedi.
Türk halkının gönlünün rahat olmasını isteyen Ünal, “15 Temmuz’u savuşturmuş olan, püskürtmüş olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti bundan sonraki süreçte herhangi bir darbe girişimine asla müsaade etmeyecektir, bunun zemininin oluşmasına asla müsaade etmeyecektir. Bundan 2 gün önce biz Sincan’daydık, çatı davaya katıldık. Birilerinin bu millete karşı bir psikolojik hareket içinde olmalarına, içerideki darbecilerin morallerini yüksek tutmak için bir söylem biçimi geliştirmelerine tabii ki müsaade edilmeyecektir. Bu şu anlama da gelmiyor; konuyu kaleme alan köşe yazarının bunu yaptığı anlamına gelmiyor, bu tür söylemler sıkça birileri tarafından kullanıldığında, birilerinin bu dili kullanması, birilerini eğer umutlandıracaksa bundan kimse umutlanmaya kalkmasın. Türkiye Cumhuriyeti Devleti yargısıyla, ordusuyla, siyasetiyle, Cumhurbaşkanıyla, hükümetiyle dimdik ayaktadır. Milletimizin gönlü rahat olsun” diye konuştu.
“KILIÇDAROĞLU’NUN KONUŞMASI TALİHSİZ BİR KONUŞMA”
CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun parti grup toplantısında Katar ile ilgili yaptığı konuşma ile Rabia simgesine yönelik açıklamalarının hatırlatılması üzerine Mahir Ünal, “Sayın Kılıçdaroğlu’nun konuşması son derece talihsiz bir konuşma. Bizim parti tüzüğümüzde de yer alan Rabia tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devleti işaret eden ve her türlü darbeye karşı olmanın adıdır. Eğer Sayın Kılıçdaroğlu tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devletten rahatsızlık duyuyorsa bu onun bileceği iştir. Kendi milletvekilinin Türkiye’ye yaptırım uygulama çağrısı yapmış olması, o aklın Rabia’yı anlamasını, Rabia’nın Mısır ile ilgili olduğunu düşünmesi son derece normal. CHP’nin bölge okumasına baktığınızda bunu çok net bir şekilde görüyorsunuz. Acı olan şu ki, Mehmet Selim Kiraz’ı, savcıyı şehit eden teröristin yanında duran akıl eğer Mısır’daki darbe girişimine karşı çıkmış olmayı teröre destek vermek olarak görüyorsa bu son derece acı bir durumdur. Ana muhalefet partisi genel başkanının dış politika ve iç politikayı böyle okuyor olması, hele hele radikal sol örgütlere, birçok terör örgütüne düşünce olarak kendisini daha yakın ve akraba olarak gören bir anlayışın bu şekilde bir açıklamayla Rabia’yı bir Ortadoğu terör işareti simgesi olarak görmesi son derece talihsiz ve acı. Rabia’nın terörizm ile asla bağının kurulamayacağını, darbeye karşı çıkmak, milletin iradesine sahip çıkmak, milletin kendi bayrağına, iradesine, özgürlüğüne sahip çıkması olduğunu bir kez daha buradan Kılıçdaroğlu’na hatırlatıyorum. Ayrıca Rabia kelimesi Mısır’a ait bir kavram değildir. Rabia bizim tarihimize, kültürümüze, inancımıza, medeniyetimize ait bir kavramdır. Sayın Kılıçdaroğlu’nun bizim kültürümüze, tarihimize ve inancımıza ne kadar uzak olduğunu, bunun İhvan ya da Mısır ile ilişkilendirmiş olmasından anlıyoruz” ifadelerini kullandı.
(Derya Yetim / İHA)