Almanya Savunma Bakanlığı'ndan bugün yapılan açıklamada, Adana'daki İncirlik Üssü'ne alternatif yer arayışı çerçevesinde bir heyetin incelemelerde bulunmak üzere yarın Ürdün'ün başkenti Amman'a gideceği belirtildi.
ÜÇ SEÇENEK: ÜRDÜN, KUVEYT, KIBRIS
Deutsche Welle'in haberine göre, Bakanlık sözcüsü, bölgedeki üç ülkenin seçenekler arasında bulunduğunu kaydetti. Bildgazetesinde yayımlanması beklenen habere göre, Ürdün'ün yanı sıra Kuveyt ve Kıbrıs da seçenekler arasında yer alıyor.
"ACİL BİR DURUM OLURSA DİYE YENİ SEÇENEKLER HAZIRLIYORUZ"
Savunma Bakanlığı sözcüsünün verdiği bilgilere göre, ancak İncirlik Üssü'nde konuşlandırılan Alman ordusuna ait Tornado keşif uçaklarının başka bir yere aktarılmasına ilişkin somut planlar bulunmuyor. Sözcü, yapılacak incelemelerin acil bir durum halinde başka seçeneklerin devreye sokulmasına katkı sağlayacağını belirtti. Sözcü, ayrıca şu aşamada Alman birliğinin İncirlik Üssü'nden çekilmesini gerektirecek bir durum bulunmadığına işaret etti.
GÖREV SÜRESİNİN UZATILMASINA ONAY VERİLMİŞTİ AMA…
İncirlik Üssü'nde görev yapan Alman birliği, Suriye ve Irak'ta DAEŞ'e karşı yürütülen uluslararası mücadeleye Tornada keşif uçakları ve havada yakıt ikmali ile destek veriyor. Alman Meclisi'nde 10 Kasım'da yapılan oylamada, İncirlik Üssü'nde konuşlandırılan Alman birliğinin görev süresi koalisyon partilerinden milletvekillerinin oyları ile uzatılmıştı. Ancak hükümet ortaklarından Sosyal Demokrat Parti'ye mensup milletvekilleri, görev süresinin uzatılmasına hazırlanan ek protokol sayesinde onay verdi. Bu ek protokol İncirlik Üssü'ne alternatif yerlerin aranması öngörüyor.
KAYGILARA GEREKÇE TÜRKİYE'NİN TUTUMU
Sosyal Demokrat Partili milletvekilleri kaygılarına gerekçe olarak da Türkiye'nin tutumunu göstermişti. Alman Meclisi'nin ‘Ermeni soykırımını' tanıyan kararının ardından Ankara ile Berlinarasında yaşanan gerginlik nedeniyle Türk hükümeti, uzun süre Alman milletvekillerinin İncirlik Üssü'nü ziyaret etmesine izin vermemişti. Bunun yanı sıra keşif uçaklarının elde ettiği bilgilerin Türk ordusu tarafından Suriye'deki Kürtlere yönelik askeri operasyonlarda kullanılabileceği iddiaları rahatsızlık yaratıyor.