Katliamın en küçük kurbanı Veysel Atılgan ve babası memleketleri Batman'da toprağa verildi. Küçük Veysel için okulunda bir tören düzenlenirken, HDP Gebze İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Ziya Saygın'ın cenaze töreninde kızı Dilan, babasının tabutun başında ‘Baba sesimi duymuyor musun?’ diyerek gözyaşlarına boğuldu. 17 yaşındaki lise öğrencisi Dicle Deli ise İstanbul'da toprağa verildi. Dicle Deli'nin tabutu başında ablasının 'İsmin gibi akıp gittin Dicle' demesi yürekleri burktu. Dicle'nin babası ise ''Benim kızımın kanı bundan sonraki süreçte barışa vesile olsun, barışa kurban olsun'' dedi.
'BABA SESİMİ DUYMUYOR MUSUN?'
Ankara’daki ‘Barış Emek ve Demokrasi’ mitinginde meydana gelen terör saldırısında hayatını kaybeden HDP Gebze İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Ziya Saygın Sivas merkeze bağlı Düzova köyünde son yolculuğuna uğurlandı.
Ankara’da meydana gelen terör saldırısında hayatını kaybeden evli ve iki çocuk babası Ziya Saygın’ın (56) cenazesi memleketi Sivas merkeze bağlı Düzova köyüne getirildi. Düzova Köyü Cemevi’nde Saygın için cenaze töreni düzenlendi. Cenaze töreninde Saygın’ın çocukları Dilan, Taylan ve eşi Sema ile birlikte yakınları gözyaşı dökerek ağıtlar yaktı. Törende konuşmalar yapılırken sloganlar atıldı. Daha sonra Saygın’ın cenazesi Cemevinden omuzlara alınarak çıkarıldı. Cenaze namazı öncesi Ziya Saygın çocukları Dilan ve Taylan babasının tabutuna sarılarak uzun süre gözyaşı döktü.
Lise öğrencisi olduğu öğrenilen Dilan Saygın babasının tabutun başında ‘Baba sesimi duymuyor musun?’ diyerek gözyaşlarına boğuldu. Kılınan cenaze namazının ardından Ziya Saygın’ın cenazesi traktörle köy mezarlığa götürülerek oprağa verildi. Cenaze törenine Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Sivas Milletvekili Ali Akyıldız, sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerinin temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
BABA FAİK DELİ: BENİM KIZIMIN KANI BARIŞA KURBAN OLSUN
Ankara'daki bombalı saldırıda hayatını kaybeden 17 yaşındaki lise öğrencisi Dicle Deli, Silivrikapı Camii'nde öğle vakti kılınan cenaze namazının ardından Silivrikapı Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Cenaze törenine Dicle Deli'nin yakınları, arkadaşları CHP ve HDP Milletvekilleri, Şişli Eski Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu ile çok sayıda kişi katıldı. Bakırköy Belediyesi'nde zabıta memuru olan Faik Deli cami bahçesinde tek tek taziyeleri kabul etti.
"İSMİN GİBİ AKIP GİTTİN DİCLE"
Dicle Deli'nin tabutu başında abla ve kardeşlerinin yaktığı ağıtlar ise adeta yürekleri dağladı. Bir ablasının "İsmin gibi akıp gittin Dicle" sözleri ise herkesi gözyaşlarına boğdu.
Genç kızın cenazesi Fatih'teki Silivrikapı Camii içine alındı; burada öğle vakti cenaze namazı kılındı. Cenaze namazının ardından da Dicle Deli'nin tabutu kadınların omuzlarında Silivrikapı Mezarlığı'na götürüldü ve cenazesi toprağa verildi.
"KIZIM 50 METRE GERİMDEYDİ"
Tören sırasında basın mensuplarına konuşan acılı baba Faik Deli, "Biz buradan kızımla birlikte yola çıkmıştık. Sabahleyin saat 10.00 sıralarında kortejler yürümeye çalışırken ben kortejin en başındaydım, kızım da benim 50 metre gerimdeydi. Onun yanına gitmeye çalışıyordum, arkadaşlarımla selamlaştığım sırada birden bombaların patladığına tanıklık ettik. Benim kızımın kanı bundan sonraki süreçte barışa vesile olsun, barışa kurban olsun. Bizi öldürerek barış, demokrasi ve özgürlük söylemimizden bizi alıkoyamayacaklar. Bu böyle bilinmeli. Bizlerden ne kadar öldürürlerse öldürsünler yine biz söylemlerimize devam edeceğiz" dedi.
'GÜZEL ÇOCUĞUM KALK EVE GİDELİM'
Ankara’daki bombalı terör saldırısında yaşamını yitiren 97 kişi arasındaki 41 yaşındaki Gökmen Dalmaç’ın cenazesi, memleketi Trabzon’da gözyaşları içinde toprağa verildi.Trabzon’a dün gece getirilen Gökmen Dalmaç’ın cenazesi morgda bekletildi. Bir dönem Eğitim- Sen Trabzon Şube Sekreterliği görevini yürüttüğü ve Karadeniz Teknik Üniversitesi Öğrenci İşleri Daire Başkanlığı’nda çalıştığı belirtilen Gökmen Dalmaç’ın, birkaç yıl önce İstanbul’a taşındığı ve özel sektörde çalıştığı öğrenildi.
Gökmen Dalmaç’ın cenazesi öğle namazı öncesinde Trabzon İskenderpaşa Camisi’ne getirildi. 1 yıllık eşi Firdevs Dalmaç ve yengesi Günay Semiz, Dalmaç’ın tabutuna sarılarak gözyaşı döktü. Anne ve babasını küçük yaşta kaybeden Gökmen Dalmaç’ı büyüten amcasının eşi Günay Semiz, "Güzel çocuğum, kalk eve gidelim. Ben seni Trabzon’dan böyle mi yolladım?" diyerek ağıtlar yaktı.
Olay anında Ankara Tren Garı önünde bulunanlardan KESK Trabzon Şube Başkanı Muhammet İkinci de basın mensuplarına yaptığı açıklamada, "Türkiye’nin dört bir yanından kardeşlik ve barış isteyerek sesini tüm dünyaya duyurmayı amaçlayan insanlara vahşice katliam gerçekleştirildi. Bu toprakların dertlerini kendilerine sorun etmiş çocukları toprağa veriyoruz. İnadına, her şeye rağmen kardeşliği barışı korumak ve savunmak zorundayız. Bir ülke eğer yurttaşlarının yaşam hakkını tesis edemiyorsa, Anayasal hakların kullanımı konusunda gerekli ortamı sağlayamıyorsa ortada bir zafiyet var demektir. Tablo ortada bir güvenlik zafiyeti ve özensizlik olduğunu gösteriyor" dedi.
Öğle namazının ardından kılınan cenaze namazına eski bakanlardan AK Partili Faruk Nafiz Özak, CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı AK Partili Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu ile Dalmaç’ın yakınları, arkadaşları ve ailesi katıldı. Dalmaç’ın cenazesi, namazın ardından alkışlar eşliğinde cenaze aracına konularak toprağa verilmek üzere Bostancı Mahallesi’ndeki aile mezarlığına götürüldü.
'YEĞENİM MİTİNGE GİTMEMİŞTİ'
Ankara Tren Garı kavşağında meydana gelen bombalı terör saldırısında hayatını kaybeden Gökhan Gökbörü’nün cenazesi Adana’nın Ceyhan ilçesinde toprağa verildi. Gökhan Gökbörü’nün (18) cenazesine CHP Adana İl Başkanı Gökhan Yağ, CHP Ceyhan İlçe Başkanı Kadir Aydar ve çok sayıda vatandaş katıldı. Büyükmangıt Mahallesi’ndeki baba evine getirilen Gökhan Gökbörü’nün cenazesi burada okunan Kuran-ı Kerim ve yapılan duaların ardından Yılankale Mahallesi’ndeki mezarlığa defnedildi.
Amcası Mehmet Gökbörü, Gökhan'ın mitinge katılmayacağını, gezmeye gideceğini söylediğini belirterek, "Kenarda dururuz geçer gideriz diye izin almıştı. Oraya bir miting amacıyla gitmedi yeğenimiz, çocuğumuz. Hepsi bizim kardeşlerimiz evlatlarımız. Allah başka acı vermesin, hepsine Allah rahmet eylesin kimseyi suçlamam” dedi. Dayı Cemal Arıcı ise “Kendisini aradım 2 defa cevap vermedi, üçüncü aradığımda bir bayan çıktı ve ameliyata alındığını söyledi. Babasını aradım beraber Ankara’ya gittik orada öğrendik öldüğünü” diye konuştu.
'SÖYLEYECEK ÇOK SÖZ VAR AMA...'
Ankara'daki bombalı saldırıda hayatını kaybeden 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Elif Kanlıoğlu, memleketi Artvin’in Arhavi ilçesinde toprağa verildi. Ankara’daki bombalı saldırıda hayatını kaybeden Mersin Üniversitesi Eğitim Fakültesi 2. sınıf öğrencisi Elif Kanlıoğlu, memleketi Artvin’in Arhavi ilçesinde düzenlenen cenaze namazının ardından Yemişlik Mahallesi’ndeki aile kabristanlığına defnedildi.
Arhavi Yeni Cami’de öğle namazının ardından kılınan cenaze namazı öncesi Kanlıoğlu’nun babası Ümit, annesi Öznur ve abisi Emre Kanlıoğlu taziyeleri kabul ettiler. Çevre ilçe ve illerden de çok sayıda kişinin katıldığı cenaze namazına CHP Milletvekili Uğur Bayraktutan da katıldı. HDP ise cenazeye, üzerinde “Katiller kaybedecek, barış kazanacak” yazılı bir çelenk gönderdi.
Bombalı saldırıda hayatını kaybeden genç kızın babası Ümit Kanlıoğlu, barışın sağlanması talebinde bulunarak, “Ölenlerin değildir bu ayıp. Bu ayıp öldürenlerindir. Kana doymuyorlar. Bu ülkede barış olmasını istemiyorlar. Barış isteyenler burada. Barış istemeyenler çocuklara bile acımıyorlar. Ufak çocukları öldürüyorlar. Bugün bizim canımız yandı. Yarın kimin canı yanacak belli değil. Biz istiyoruz ki kimsenin canı yanmasın. Kızım barış olsun diye oradaydı. Kimse ölmesin diye oradaydı. Benim kızımın yanında Çerkezler öldü, Kürtler öldü, Türkler öldü. Çocuklar öldürüldü. Barış isteyen insanlar öldü. Yeter artık diyoruz. Bu sesimiz duyulsun artık istiyoruz. Çok söyleyecek şey var. Çok söz var ama bu acı ile bu kadar söyleyebiliyorum” dedi. Cenaze sırasında genç kızın sevenleri gözyaşlarına boğuldu. Genç kızın cenazesi kılınan namazın ardından Yemişlik Mahallesi’ndeki aile kabristanlığına defnedildi.
VEYSEL'İN OKULUNDA HÜZÜN
Akşam saatlerinde büyük bir araç konvoyu ile Gercüş İlçesi'ne getirilen baba-oğulun cenaze törenine, binlerce kişi katıldı. Sevenleri ve yakınlarının sinir krizleri geçirdiği cenaze töreni öncesi, baba ve oğlunun cenazesi Çarşı Camisi'ne getirildi.
Burada kılınan cenaze namazlarının ardından iki cenazenin mezarlığa getirilişi sırasında İbrahim Atılgan'ın kız kardeşi Fatoş Atılgan, "Ağabeyimin öldüğüne inanmıyorum. Lütfen onu bana gösterin" deyip fenalık geçirdi. 112 sağlık ekiplerinin müdahalesiyle Atılgan ailesinin yakınları sakinleştirildi. Daha sonra dini vecibeleri yerine getirildikten sonra İbrahim Atılgan ile oğlu Deniz Atılgan'ın cenazeleri gözyaşları arasında ve Kürtçe yakılan ağıtlar eşliğinde toprağa verildi.
TCDD Diyarbakır Müdürlüğü'nde çalışırken 5 yıl önce çocuklarını daha iyi bir eğitim alabilmesi için Ankara'ya tayin isteyen Birleşik Taşımacılık Sendikası üyesi İbrahim Atılgan ile birlikte bombalı saldırıda hayatını kaybeden oğlu 9 yaşında ki Muhammet Veysel Atılgan için Batıkent'te ki Kürşad Bey İlkokulu'nda anma töreni düzenlendi.
Küçük Veysel, 10 Ekim sabahı mitinge katılmak için erkenden kalkan ve babasının elinden tutarak hazırlıkların yapıldığı Tren Garı Kavşağı'na gitti. Hayatında ilk kez mitinge katılacak olmanın heyecanıyla bekliyordu. Hain saldırı onu ve babasını el ele yakaladı. 45 yaşındaki İbrahim Atılgan ile 9 yaşındaki oğlu Veysel Deniz Atılgan, memleketi Batman'ın Gercüş İlçesi'nde yan yana toprağa verildi. Küçük Veysel anısına bugün okulunda bir anma töreni düzenlendi. Okulun girişinde tüm öğrencilere yakasına küçük Veysel'in fotoğrafı takıldı. Veysel'in kendisi gibi henüz 8-9 yaşlarında olan arkadaşları onun kaybıyla derinden sarsıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan törene, Veysel'in öğretmeni Sebahat Yıldırım'ın haberi alır almaz kaleme aldığı mektubu damga vurdu. Mektubu güçlükle okuyan Yıldırım, yaptığı en zor konuşma olduğunu ifade etti. Yıldırım, küçük Veysel'e seslendiği konuşmasında şunları söyledi:
"BİZE VERDİĞİN DERSİ ALDIK ÇOCUĞUM"
"Sözlerime nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Şu ana kadar yaptığım en zor konuşma. Ankara'nın göbeğinde barış talebiyle toplanan insanlara yapılan hain saldırının acısı dalga dalga ülkemizin her bir yanına yayılırken çok üzgünüm ki okulumuzu da esir aldı. Her birimizde tarifi mümkün olmayan travmalar yaratan hain saldırıda kaybettiğimiz küçük yavrumuz Muhammet Veysel Atılgan'a seslenmek istiyorum. Mutlaka bir yerlerden bizi izliyordur. Sevgili yavrum, barış şenlik diye çıktığın evinden parçalanmış bedeninle döndün. Acımız tarifsiz ve büyük. O gülen yeşil güzel gözlerin artık dersleri izleyemeyecek, okuyamayacak, yazamayacak.
Arkadaşlarınla ben seni asla unutmayacağız. Sizlerin büyüdüğünü görmek gelecekte bu ülkenin çarkını döndüren ama adalete barışa insanlığa güzel günlere döndüren kişiler olmanızı istediğimi sen de biliyordun. Ancak sen barış diyerek bunu dokuz yaşında yaptık. Bize verdiğin dersi aldık çocuğum. Yolun açık ışığın bol olsun. Seni hiç unutmayacağız." Öğrenciler daha sonra sınıflarına gitti. 3/A sınıfında oturmayı çok sevdiği cam kenarındaki sıraya fotoğrafı ve karanfiller bırakıldı. Sınıf arkadaşları ve öğretmenler bu anlarda göz yaşlarına hakim olamadı.
AVUKAT OLMAK İSTİYORDU
Koyu bir Fenerbahçe taraftarı olan Veysel Atılgan'ın hayatını kaybetmeden önceki son görüntüleri de kameraya yansıdı. Avukat olmak istediğini söyleyen küçük Veysel, ailesinden de bisiklet, tablet ve bilgisayar istediğini belirtiyor.
KILIÇDAROĞLU TAZİYE İÇİN MALATYA'YA GELDİ
CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara'daki terör saldırısında hayatlarını kaybeden İl Gençlik Kolları üyelerinin ailelerine taziye ziyaretinde bulunmak amacıyla Malatya'ya geldi. Malatya Erhaç Havalimanı'nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İçişleri Bakanı ve Adalet Bakanı ile ilgili istifa talebini yineledi.
Kılıçdaroğlu, “Sayın Ahmet Davutoğu da aktardı, kamuoyuyla da paylaşıldı, bu olay cumhuriyet tarihinin en acı olayıdır. Bu işin bir siyasi sorumlusunun olması lazım. ‘Önlemleri aldık’, nerede aldınız önlemleri? Patlamanın olduğu yer de değil de başka yerde önlem alınmış. Bu kadar dar düşünen bir kişinin bakanlık koltuğunda oturması doğru değil” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu daha sonra saldırıda hayatını kaybeden CHP Malatya Gençlik Kolları Üyesi Eren Akın'ın merkez Yeşilyurt ilçesinde yaşayan ailesini ziyaret etti.
YILMAZ VE GÜLHAN ELMASCAN'IN YAKINLARI sinir krizi GEÇİRDİ
Ankara’da meydana gelen patlamada eşi Gülhan Elmascan ile birlikte hayatını kaybeden Yılmaz Elmascan memleketi Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde defnedildi. Suruç Devlet Hastanesine gelen Elmascan’ın yakınları sinir krizleri geçirdi. Anne Neslihan Elmascan yakınlarının yardımıyla ayakta durabildi.
Morgdan alınan cenaze Suruç İlçe Mezarlığına götürüldü. Yüzlerce kişinin katıldığı cenaze, sloganlar eşliğinde Suruç Mezarlığına götürüldü. Burada kılınan cenaze namazından sonra cenaze defnedilirken anne ve babası tabuta sarılarak gözyaşı döktü. Aynı patlamada hayatını kaybeden eşi Gülhan Elmascan’ın ise Konya’da defnedileceği belirtildi. Yılmaz Elmazcan ve Gülhan Elmascan’ın yaklaşık bir yıl önce evlendikleri öğrenildi.
'BİR DAHA GELMEYECEK'
Ankara’da meydana gelen ve hayatını kaybeden 97 kişi arasında bulunan HDP Antalya Gazipaşa İlçe Eş Başkanı Niyazi Büyüksütçü, memleketi olan Bolu’nun Mudurnu ilçesinde toprağa verildi. Mudurnu ilçesi Sarıyer köyünde öğlen namazının ardından düzenlenen törenle toprağa verilen Niyazi Büyüksütçü’nün cenazesinde, kendisi gibi emekli öğretmen olan eşi Emine Büyüksütçü’nün ağıtları yürek yaktı. Eşinin toprağa verildiği sırada sinir krizi geçiren Emine Büyüksütçü, “Bir daha gelmeyecek” diye haykırarak gözyaşlarına boğuldu. Büyüksütçü’yü yakınları sakinleştirmekte zorluk çekti.
Öte yandan Büyüksütçü çiftinin Ankara’daki barış mitingine birlikte gitme planları yaptıkları ancak Emine Büyüksütçü’nün ayaklarında oluşan ağrı nedeniyle son anda gitmekten vazgeçtiği öğrenildi. Eşi ile Ankara’ya gitmediği için büyük üzüntü duyan Emine Büyüksütçü, eşinin tabutunun başında “Keşke bende gitseydim” diyerek gözyaşı döktü. Patlamada hayatını kaybeden Ziya Büyüksütçü’nün cenazesi gözyaşları arasında toprağa verilirken, eşi Emine Büyüksütçü ise yakınlarının desteği ile güçlükte ayakta durduğu görüldü.