Annesinin olay günü kendisini evden uzaklaştırmak için anneannesine gönderdiğini gözyaşları içerisinde anlatan genç kız, "Annem, cinayetten iki ay önce bana 'babanı zehirleyelim' demişti" ifadelerini kullandı.
Aydın'ın İncirliova ilçesinde 4 Mart'ta meydana gelen olayda yol kenarında kafasına sert bir cisimle vurularak öldürülmüş olarak bulunan iki çocuk babası 57 yaşındaki Halil Hazar'ın, vahşi cinayete kurban gittiği ortaya çıkmıştı. Halil Hazar'ın eşi Keziban Hazar'ın (41), ilişkisi olduğu komşusu Bülent Güzel (39) ve eşi Kamile Güzel (33) ile kocasının ölümü üzerine plan kurduğu belirlenmiş ve üç kişi cinayet zanlıları olarak tutuklanmıştı.
'ZORLA TECAVÜZ ETTİ'
Yeni Asır gazetesinden Kazım Yörükçe'nin haberine göre, olayla ilgili Aydın 2'nci AğırCeza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmada Keziban Hazar, kocasını öldürmek için plan yapmadığını belirterek, suçlamayı reddetti. Komşusu Bülent Güzel'in iki kez kendisine zorla tecavüz ettiğini, karısı Kamile Güzel'in de kocasıyla birlikte kendisini başbaşa bırakarak buna zemin hazırladığını iddia eden Hazar, "Kocam, alacağı olduğunu belirtip evden ayrıldı. Ertesi gün olayı öğrendim. Cinayette benim herhangi bir dahlim yok. Polis karakoluna gidip kayıp ilanı verdikten sonra Bülent ve karısı Kamile eve gelip cinayeti işlediklerini söyledi" dedi.
Cinayeti işlediğini itiraf eden Bülent Güzel ise "Halil Hazar'ın karısı Keziban, kocasının cinsel ihtiyaçlarına cevap veremediğini belirterek benimle gönül rızasıyla ilişkiye giriyordu. Benden kocasını öldürmemi ve birlikte yaşamamızı istedi. Ancak bunu kabul etmedim. Karıma sarkıntılık ettiği için Halil Hazar'la tartıştım ve onu öldürdüm" diye konuştu. Bülent Güzel'in karısı Kamile Güzel, kocasıyla Keziban Hazar'ın ilişkisini öğrendikten sonra Halil Hazar'ın kendisiyle birlikte olmak istediğini ve ilişki için Keziban Hazar ve Halil Hazar'ın kendisine çocuklarını öldürmekle tehditte bulunduğunu savundu.
'BÜLENT'İ SEVİYORDU'
Pedagog eşliğinde olayla ilgili bildiklerini anlatan Halil-Keziban Hazar'ın kızı H.H, şunları söyledi: "Annem Bülent'i sevdiğini bana söylemişti. Bülent'in anneme zorla tecavüz etmediğini, isteyerek birlikte olduğunu düşünüyorum. Çünkü bana, 'Sen küçüksün, evlenirsen beni anlarsın' demişti. Kamile de bu ilişkilerinden haberdardı. Zaten annemin kendisine kuma gelmesini istiyordu. Annem, olaydan iki ay kadar önce bana, 'Babanı zehirleyelim mi' diye sordu. Cinayet gecesi annem beni evden uzaklaştırdı. Ben o gece anneannemlerde kaldım. Anneme büyü yaptırıp Bülent'ten ayrılmasını sağlayacaktık. Babamın kayıp olduğunu ablamın telefonuyla öğrendim.Sabah kalkıp eve gittim. Ben sürekli ağlıyorken Bülent, Kamile ve annem soğukkanlı bir şekilde 'Bir şey olmaz, canını sıkma' diye beni teselli etti. Polisler eve gelip annemi karakola götürdü. Ben, Bülent'i elleri kelepçeli görünce gerçeği anladım."
Genç kız, annesi ve diğer iki kişiden şikayetçi olduğunu belirtti. Mahkeme heyeti, üç sanığın tutukluluk hallerinin devamına karar vererek, duruşmayı 6 Ekim'e erteledi.
