Elazığ’da ilkbaharda etkili olan yağışların nektarlı bitkileri etkilediğini dile getiren Elazığ Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Kimyager Fırat Canbay, arıların nektarlı bitkiden faydalanmadığını ve bu yüzden rekoltede yaklaşık yüzde 50 düşüş beklediklerini söyledi.
Bu yıl ülke genelinde olduğu gibi Elazığ’da da kış ayı kurak geçerken, bu durumdan en çok etkilenenlerden biri de arıcılar oldu. Mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklıklarından dolayı arılar kış uykusuna yatmadı ve bahara stresli girdi. Arıcıların tek ümidi baharın iyi geçmesiydi fakat o da olmadı. İstenilen yağışlar alındı, doğa canlandı fakat yağışların sürekli ve ani olması, havaların soğuk gitmesiyle birlikte arı nektarlı bitkilerden faydalanamadı. Kışı kötü geçiren arıcıların bahar ümidi ise yarıda kaldı. Bölgede meteorolojik ekstrem olaylardan kaynaklı olumsuzluklar yaşadıklarını aktaran Elazığ Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Kimyager Fırat Canbay, verimde ortalama yüzde 50 düşüş beklediklerini söyledi. Nektarla buluşamayan arının bağışıklığının da düşeceğini vurgulayan Canbay, muhtemelen sonbaharda arı ölümleriyle karşı karşıya kalabileceklerini dile getirdi. Canbay, “Bölgemize baktığımız zaman yüzyıllara dayanan geçmiş bir mesleğe sahibiz. Bu mesleğin burada da var olmasının en önemli sebeplerinden bir tanesi bölgenin bitki ve flora yapısıdır. Bu sebepten dolayı yüzyıllardır bu bölgede büyük çapta arıcılık yapılmaktadır. Ancak son yıllarda küresel ısınmanın oluşturduğu iklim değişikliği ile birlikte bu bölgede arıcılarımız bitkiden ve floral yapıdan faydalanamamaktadır. Bu yıl kışı olumsuz geçirdik ve stresli bir arı ile karşı karşıya kaldık. Bu stresli arının biran evvel balla buluşması gerekirken bölgedeki meteorolojik ekstrem olaylardan kaynaklı olumsuzluklar yaşandı. Haftaları bulan ani ve sürekli devam eden yağışlar ile karşılaştık. Bu bölgede sıralı bitkiler dediğimiz nektar bitkilerinden bölge arıcılarımız faydalanamadı. Bu sebepten dolayı arıcılarımız bölgede arılarını geliştiremedi” diye konuştu. “Doğanın katkısı maalesef yüzde 25’lere kadar düştü”
Sürdürülebilir arıcılıkta doğanın yüzde 75 katkısının olması gerektiğini ifade eden Canbay, “Ama şu anda geldiğimiz noktada arıcının katkısı yüzde 75 doğanın katkısı maalesef yüzde 25’lere kadar düştü. Bölgedeki nektar bitkilerine sıralı olarak baktığımız zaman şu ana kadar olan hiçbir nektar bitkisinden faydalanmadı. Önümüzde çok nektarlı bitki kalmadı. Eğer arıcılarımız arılarını nektarla buluşturamazsa arıların bağışıklığı düşecektir. Bu sebepten dolayı sadece açlıkla alakalı değil, arılar bal ile buluşmadığı zaman oluşan bağışıklık düşüklüğünden dolayı hastalıklara karşı da açık olacak. Muhtemelen sonbaharda ölümlerle karşı karşıya kalma ihtimali yüksek. Çok ciddi zarar ve kovan kayıpları ile karşılaşabiliriz” şeklinde konuştu. “Doğa canlı ama arılar nektardan faydalanamadı”
Sezon olarak çok fazla yağışlarla karşı karşıya kaldıklarının altını çizen Canbay, “Bu yağışların doğaya olumlu yansıyacağı şeklinde bir öngörümüz söz konusu oldu. Doğa canlı ancak arılar nektarlı bitkiden faydalanamadığı için şu anda baktığımız zaman yılın sonunda rekoltemizde çok ciddi manada düşüş görülecektir. Bu da geçen yıla göre yüzde 50 düşüşe denk gelecektir. Bölgedeki arıcılarımız geçen yıl kovan başına 4 ile 6 kilo verim sağladı. Geçen yılda kurak ve doğa canlı değildi. Bu yıl doğa canlı ama arılar nektardan faydalanamadı. O yüzden bu senede 4 kilo ile yıl sonunu kapatacağız gibi görüyor” dedi. “Arı açlıktan saldırmaya başlıyor”
Yağışların çok etkili olduğunu aktaran arıcılarından Hıdır Erenler ise, “Yağış sonrası soğuk oldu. Çiçek aynı gün dondu. Arı gidip geliyor ama boş. Arı açlıktan saldırmaya başlıyor” diye konuştu.