1985’de yayınlanan “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunun Uygulanmasına dair yönetmelikte” dikkat çekici değişiklikler yapıldı. Toplantı ve gösteri hakkı kullanımının kapsamı daraltıldı.
Yönetmelik ile toplantı ve gösteri hakkının kullanımının kapsamı daraltıldı. Yasada yer alan mülkü amirlerin toplantı ve gösterinin yasaklanmasına ilişkin “açık ve yakın tehlike” bulunduğu gerekçesiyle yasaklama yetkisi yönetmeliğe de taşındı.
İçişleri Bakanlığı, son dönemde yapılan yasal düzenlemeler ışığında, 8 Ağustos 1985 tarihinden bu yana yürürlükte bulunan “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunun Uygulanmasına Dair” yönetmeliği güncelledi. Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanan yönetmeliğe göre başta İstanbul’da olmak bir çok ilde yapılacak toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin güzergahı tartışmalara neden olmuştu. Eski yönetmelikte eylem güzergahı “mahallin en büyük mülki amirince ” belirleniyordu.
GÖRÜŞ SORULACAK AMA
Yapılan değişiklikle toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin güzergahları TBMM’de gurubu bulunan siyasi partilen il ve ilçe temsilcileri ile güzergahın geçeceği ilçe ve il belediye başkanları ile, en çok üyeye sahip üç sendikanın ve kamu kurum niteliğindeki meslek kuruluşlarının il ve ilçe temsilcilerinin yazılı görüşü alındıktan sonra, mahallin en büyük mülki amiri tarafından belirlenecek. Yönetmeliğe göre, İstanbul gibi birden fazla toplantı ve gösteri yürüyüşünün bulunduğu güzergah bulunuyorsa, il ve ilçelerde düzenleme kurulu, kamu düzenini ve genel asayişi bozmayacak ve vatandaşların günlük yaşamını zorlaştırmayacak şekilde “belirlenen yer ve güzergahlardan birisini” tercih edebilecek.
HAVAİ FİŞEK YÖNETMELİKTE
Yönetmelikte Düzenleme Kurulunun görevlerinde de değişikliğe gidildi. Eski yönetmelikte bulunmayan ancak yasada yer alan düzenlemede güncellenen yönetmeliğe taşındı. Buna göre, Düzenleme kurulu, “Ateşli silahlar, Havai fişek, Molotof ve benzeri el yapımı olanlar dahil patlayıcıyı maddeleri” toplantı ve gösteri alınan sokmak isteyen kişiler engellenecek ve güvenlik birimleri haberdar edilerek yakalanmasına yardımcı olunması kuralı getirildi.
TEK TİP KIYAFET YASAĞI
Ayrıca düzenleme kurulu, toplantı ve gösteri yürüyüşüne yasadışı örgütlerin amblem işaretlerini taşıyan üniformayı andıran kıyafet giyenler ve yüzlerini bez ile örterek toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılmak isteyen kişiler engellenecek hemen güvenlik birimlerine bildirilerek yakalanmaları sağlanacak.
BOYALI SU İLK DEFA YÖNETMELİKTE
Yönetmelikte kanuna aykırı hale gelen toplantı ve gösteri yürüyüşüne nasıl müdahale edileceği de ayrıntılı bir şekilde anlatıldı. Eski yönetmelikte “gurubun sadece zor kullanılarak dağıtılacağı” belirtilirken yapılan değişiklikle bu zor kullanmanın kapsamı izah edildi. Buna göre topluluk dağılmazsa güvenlik kuvvetleri “basınçlı veya boyalı su veya diğer zor kullanma” araçlarını kullanabilecek.
UYARMADAN GÖZALTINA ALINABİLECEK
Yasada yer alan “ Toplantı ve gösteri yürüyüşü sırasında suç işleyenleri, ihtarların yapılmasına gerek duymadan yakalamak ve haklarında yer ve zaman kaydına bakılmaksızın, genel hükümlere göre işlem yapmak” şeklinde madde yönetmeliğe de taşındı. Böylece gösteri sırasında polis suç işlediğini tespit ettiği kişileri uyarmadan gözaltına alabilecek. Yine 2911 sayılı yasada yer alan ve fişleme tartışmalarına yol açan şu ibare de eklendi: “Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde, katılımcıların ve konuşmacıların ses ve görüntüleri kolluk tarafından yapıldığı belli olacak şekilde kaydedilebilir. Elde edilen kayıt ve görüntüler şüphelilerin ve suç delillerinin tespiti dışında bir amaçla kullanılamaz.”
AÇIK VE YAKIN TEHLİKE KRİTERİ
Mülki amirlerin bir gösteri veya yürüyüşü yasaklanmasına düzenleyen madde de değişikliğe gidildi. Yasada yer alan “ belirli bir toplantıyı bir ayı aşmamak üzere erteleyebilir veya suç işleneceğine dair açık ve yakın tehlike mevcut olması halinde yasaklayabilir” ibaresi yönetmeliğe taşındı. Böylece vali veya kaymakam toplantı ve gösteriye ilişkin “açık ve yakın bir tehlike” bulunduğunu düşünürse, söz konusu eylem yasaklanacak.
hürriyet