Babasından kalan saatçilik mesleğini devam ettiren Ayhan Oskaylar, çark, zemberek ve kadran gibi saat parçalarını yıllardır biriktiriyor. Parçaların hurdaya gitmesine gönlü razı olmayan Oskaylar, 50 ve 150 yıl arasında değişen parçaları kullanarak istediği figürün heykelini ve tablosunu yapıyor. İlk olarak Ford’un 1912 senesinde banttan çıkan bir modelini saat parçalarıyla canlandıran Oskaylar, otomobilin tekerleklerini saat kadranlarından motorunu da saat çarklarından yaptı. Zamanla bu alanda ustalaşan Ayhan Oskaylar, gözünde canlandığı denizatını saat parçalarına işledi. Görenlerin ilgiyle izlediği denizatı heykeli, farklı görünümüyle dikkat çekiyor. Ayrıca eserlerinde farklı bir çalışmaya imza atan Oskaylar, kullandığı saat parçalarında zamanı Mustafa Kemal Atatürk’ün öldüğü saat olarak bilinen 09:05’e sabitliyor.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Oskaylar, "Yıllardır geçmiş zamanlardan biriken saat parçalarını atmadık, hurdaya gitmesine gönlüm razı olmadı. Ford’un 1912’de banttan çıkan modeli çok hoşuma gitmişti. Daha sonra saat parçalarıyla bu arabayı canlandırdım. Saat kadranlarından tekerleklerini, motorunu da çarklarla düzenledim, egzoz borusunu yaptım ve güzel bir tablo ortaya çıktı. Müzayededen aldığım cilt kapağı vardı. Kapağın üzerinde Osmanlı arması var. O döneme ait saat parçaları, saat kadranları kullanarak bir model yaptık. Eserlerimdeki saatlerde Atatürk’ün öldüğü 09:05’i canlandırıyorum" diye konuştu.
"50-150 YILLIK PARÇALAR VAR"
Yaptığı eserlerde kullandığı saat parçalarının 50-150 yıllık olduğunu aktaran Ayhan Oskaylar, "Bir tele dizdiğim çarklar vardı. Başlarken denizatı canlandı gözümde onu yaptım. O parçaların çöpe gitmesinden çok değerlenmesi hem benim açımdan hem de bunları görenler tarafından beğeniyle karşılandı. Boş zamanlarımda hobi amaçlı uğraşıyorum. Saat parçaları çöpe gitmiyor hem de farklı tablolar, ufak heykeller ortaya çıkıyor. Şimdi günümüz teknolojisinde daha çok elektronik saate dönüldüğü için en az 50, 60, 100, 150 yıllık parçalar var. Bunları zamanında biriktirmişiz böyle hobi amaçlı yapıyoruz. Kimisi 2 ayda bitiyor. Tabi zaman ayırma sürecine de bağlı. O anda belli bir şey olmuyor. Vakit buldukça yapıyorum" ifadelerini kullandı.
"SAAT PARÇALARINDAN YAPILDIĞINI GÖRÜNCE HAYRETE DÜŞEN ÇOK OLUYOR"
Son olarak heykel ve tabloları görenlerin hayretler içerisinde kaldığını ve eserlerini satmayı düşünmediğini belirten Oskaylar, şunları söyledi;
"Bu eserleri dükkânımda sergiliyorum. Zaman zaman ’satılık mı’ diyen çok insan oluyor. Hoşlarına gidiyor, beğeniyorlar. Başkalarının beğenmesi benim de hoşuma gidiyor ama ben bunları satma amaçlı yapmadım. Belki çoğalırsa ileride herkesin görmesi için bir sergi açabilirim. İlk görenler uzaktan resim zannediyor. Yanına gelip saat parçalarından yapıldığını görünce hayrete düşen çok oluyor. Bunu kim yaptı veya nereden aldınız gibi sorularla karşılaşıyorum. ’Bunları ben yaptım’ dediğimde ’nasıl yaptınız’ diye soranlar oluyor. Belli bir kalıbı yok, o an elimizde ne varsa onunla bir şeyler yapmaya çalışıyorum.”
(Çağatay Gür /İHA)