CHP Genel Bakanı Kemal Kılıçdaroğlu, bugün Ordu’da düzenlenen Fındık Çalıştayı’na katıldı. Çalıştayda konuşan Kılıçdaroğlu, dokunulmazlık ve terör konusuna değindi. Kılıçdaroğlu, “Dokunulmazlık dosyası geldi. Dediler ki, ‘Türkiye’de terör var. Şu terörü çözeceğiz ama bu dokunulmazlık yüzünden elimiz kolumuz bağlı.’ ‘Getirin dokunulmazlığı’ dedik. ‘Biz kürsü dokunulmazlığı hariç bütün dokunulmazlığı kaldıralım’ dedik. Kul hakkı yiyenin Meclis’te ne işi var? İhaleye fesat karıştıranın Meclis’te ne işi var? Bundan sonra terörü önleme konusunda önlerinde hiçbir mazeret yok. Bitir kardeşim terörü. Ne istediysen oldu. Hiçbir mazeret üretemezsin” dedi.
Adam gibi hakimin karşısına çıkacaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, “Şimdi dokunulmazlıklarımız kalktı. Belli çevrelerde şöyle bir telaş var ‘aman ha sizi hapse atabilirler, sizi tutuklayabilirler.’ Yolsuzluk yaptık mı, yapmadık. Hırsızlık yaptık mı, yapmadık. Kul hakkı yedik mi, yemedik. Namusumuzla çalıştık, adam gibi siyaset yaptık. Davutoğlu’na ‘benim dokunulmazlığımı kaldırıyorsun’ dedim. Sen niye kaldırmıyorsun. Bakanların, başbakanların niye kaldırmıyorsun? Çünkü onları koruyorsun. Aslan gibi gideceğiz, hakimin karşısına oturacağız. Ülkede başta hakim, herkese demokrasi dersini vereceğiz. Demokrasi için hakimin karşısına çıkacağız. İnsan hakları için çıkacağız, gençlerimiz için çıkacağız. Din ve vicdan özgürlüğü için çıkacağız. Korkumuz yok. Allah’tan başka hiçbir korkumuz yok, çünkü biz kul hakkı yemedik” diye konuştu.
Hakimin karşısına çıkmasının demokrasi için bir kazanç olacağının altını çizen Kılıçdaroğlu, “Demokrasiyi ve özgürlüğü güçlendirecek olan biziz. Birileri korkuyorlar. İstediği kadar korksunlar. ‘Bakanların dokunulmazlıkları kalksın’ dedik kaldırmadılar. Şimdi dava Amerika’da görülüyor. Sen Türkiye Cumhuriyeti’nin yargısına güvenmiyorsun, dokunulmazlığı kaldırmıyorsun, orada aklamıyorsun. Amerika yargısı seni yargılıyor ve sen Türkiye’desin. Böyle bir ayıp olabilir mi? Önümüzdeki günlerde bütün pislikler ortaya çıkacak. Türkiye’nin kirli çamaşırlarını Amerika mı yıkayacak. Neden biz özgür irademizle haksızlık yapanları yargılayamıyoruz. Neden onları hakimin karşısına çıkaramıyoruz. Demokrasi ise sonuna kadar savunacağız. Çünkü biz adalet istiyoruz. Adaleti olmayanın bir toplumu olursa devlet diye bir kavram olmaz. Adalet devletin temelidir” şeklinde konuştu.
“GÜÇLÜ BİR PARLAMENTER SİSTEM KURACAĞIZ”
Anayasa değişikliğine de değinen Kılıçdaroğlu, “Anayasayı yeniden yapacağız, yeniden düzenleyeceğiz. İlk 4 madde en temel maddedir. Bunu değiştirmek istiyorlar. Parlamenter sistemi de değiştireceğiz. Güçlü bir parlamenter sistem kuracağız. Laiklik, din ve vicdan özgürlüğüdür. Biz herkesin inancına saygılıyız. Siyaset farklıdır, inanç farklıdır. CHP parlamentoda olduğu sürece Türkiye Cumhuriyeti’ni asla ve asla bölemezsiniz. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu iradesine sonuna kadar sahip çıkacağız. Cumhuriyetimize, bayrağımıza sonuna kadar sahip çıkacağız. Yaşasın tam bağımsız Türkiye. Bu memleket bize altın tepside sunulmadı. Bu memleketimizin kuruluşunda dedelerimizin, babalarımızın alın teri var” ifadelerini kullandı.
“BÜTÜN BELGELERİ HAKİME SUNACAĞIM”
Bütün belgelerle hakim karşısına çıkacağını belirten Kılıçdaroğlu şunları kaydetti:
“Rahmetli Ecevit’in hükümetinde 2002’de terör sıfırdı. Ne oldu? 14 yılda Türkiye’yi terör batığına saplandı. Kim yönetiyor bunu? 14 yılda Türkiye’yi terör batağına kimler getirdi? PKK mahkemeler kurdu seslerini çıkarmadılar. Şehirler dinamitlerle, patlayıcı maddelerle donatıldı, seslerini çıkarmadılar. Bir ilçede kamyonun üzerinde Kalaşnikof silahlar dağıtıldı. Polis müdahale etmek istedi, asker müdahale etmek istedi. Vali ‘müdahale edemezsiniz, Ankara izin vermiyor’ dedi ve bugünkü tablo ortaya çıktı. AK Parti yöneticileri teröre açıkça yardım ve yataklık yapmışlardır. Elimizde belge var. Dokümanlar var, bakanların ve başbakanların konuşmaları var. 2014 yılında askerler 292 yazı yazıyor. Şehitlerimizin ve gazilerimizin sorumlusu kim? Ben ‘terör örgütüne yardım ve yataklık yapıyorum’ diyorum. Beni korkudan mahkemeye veriyorlar. Ağzımı her açtığımda mahkemeye veriyorlar. Ama bunu söylediğim zaman mahkemeye vermiyorlar. Bütün belgelerimi mahkemeye getireceğim. Bunların bütün kirli çamaşırlarını mahkemeye getireceğim.”
(İHA)