Atılım Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Necla Tülek, deprem bölgesinde yaşanabilecek salgın hastalıklara karşı uyarılarda bulunarak, “Bölgedeki kişilerin daha önceki sağlık durumları, bölgedeki aşılanma oranları da salgını etkileyen faktör” dedi.
Atılım Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Necla Tülek, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bölgede meydana gelebilecek salgın hastalıklar ve sağlıkla ilgili sorunlar hakkında değerlendirmelerde bulundu. Prof. Dr. Tülek, afetlerin tipine göre oluşabilecek salgın riskleri olduğunu söyleyerek şunları kaydetti:
“Bu mutlaka salgın olacak anlamına gelmez asla. Olası riskler var, geçmişten de edinilmiş deneyimler var. Bunu da etkileyen birçok faktör var. Depremin şiddeti çok önemli, büyüklüğü önemli. Çünkü ona göre altyapı tahrip olabiliyor, altyapının tahrip olduğu zamanlarda risk daha fazla. Deprem alanının geniş olduğu durumlarda çok fazla insan hareketi, popülasyon hareketi ile risk daha fazla. Bütün bunlara bağlı olarak da salgın riski her zaman olabilir. Başka faktörler de etkili, o bölgenin daha önceki altyapısı, bölgedeki kişilerin daha önceki sağlık durumları, bölgedeki aşılanma oranları da salgını etkileyen faktör.” “Tetanos aşısı çok önemli”
Deprem bölgesinde beklenen riskler ve hastalıklardan bahseden Prof. Dr. Tülek, enfeksiyon hastalıkları açısından risk beklemediklerini ifade etti. Tülek, yaralanmalar, travmalara bağlı riskler olduğunu ifade ederek, “O dönemde tetanos aşısı çok önemli, çok ciddi yaralanmalar var. Geçmişte de bunun örnekleri var.
Deprem sonrası aşı yapılmadığı için tetanos olan olgular var. Bildiğim kadarıyla bölgede tetanos aşısı yapılmaya çalışıldı. Kan ve vücut sıvılarıyla temas olduğu için Hepatit B gibi hastalıkların geçişi kolaylaşabilir. Ona karşı da önlem almak gerekir. İlk dört günlük dönemden sonra ikinci evre dediğimiz enfeksiyon hastalıkları riski başlıyor burada. Su ve kanalizasyon altyapısı bozulduğu için, güvenli su temin edilemediği için su ve besinlerle bulaşan hastalık riski artar. Sıcaklık arttıkça bunlar daha fazla risk olarak karşımıza gelebilecektir. Diğeri solunum yoluyla bulaşan hastalıklar. Grip, Covid-19 gibi bunlar solunum yolu ya da hava damlacık yoluyla bulaşabilir. Deprem sonrası barınma koşulları nedeniyle daha kalabalık koşullarda insanlar bir arada yaşamak zorunda ve bunların yayılımı artar, dikkatli olmak gerekir” ifadelerini kullandı.
