Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Dereyi görmeden paçayı sıvayanlara, geçeceği köprüyü yıkanlara, deniz dibinde sincap araştıranlara benzeyemeyiz. Biz MHP’yiz. Biz Cumhur ile Cumhuriyeti buluşturan, geçmişle geleceği buluşturan partiyiz.
Hilale tutkunuz birliğe vurgunuz. Ne yaparlarsa yapsınlar ayrılmaz kardeşlikten kopmayız. Türkiye demekten vazgeçmeyiz. Bayrak çekildiği gönderden inmeyecek.
Önemli olan akıl sahibi olmak değil aklın doğru zamanda ve doğru yerde kullanılmasıdır. Akıl hazır olmayınca gözün görmesi mümkün değildir. Ortak aklı çalıştıramamış ortak payda kuramamış toplumların çözülüp dağılmaları muhtemel neticedir.
Milletin hiçbir ferdini anasının dili, kökeni ne olursa olsun hiç kimseyi ayrıştırmıyor öteki görmüyorum.
Osmanlı İmparatorluğu yerel topluluk ve kültürleri nasıl bir arada tutup muhafaza etmişse, Türk milleti barış döneminde de aynısı olacaktır. Türk milleti hiçbir dönemde asimilasyoncu olmamıştır.
Türk'ü Kürt'e, Kürt'ü Türk'e kırdırmaya, milleti etnik kabilelere ayırmaya Anadolu'yu mozaik cehennemine dönüştürmek için fırsat kollayan alçaklara sesimiz çıkmasın mı? Bağımsızlığımızın çiğnenmesine tepkisiz mi kalalım?
Geçen hafta açıkladım, herkes konuştu. Daha da konuşuyorlar. Türkiye Yüzyılı'nda terörün kökü kazınacaktır. Kürt kardeşlerimizle tek yüreğiz. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan terörist başı terörün bittiğini, PKK'nın lağvedildiğini, ihanet ve bölücülüğün çıkmaz sokak olduğunu söyleyecekse, "Haydi DEM grubuna gelsin, ak koyun kara koyun ortaya çıksın" Umut hakkından da istifade etsin. Sözümün arkasındayım ve teklifimde ısrarlıyım. Ezberler bozuldukça, statüko delindikçe, insanlar içlerinden geçeni özgürce söyledikçe, bir anlaşma noktasından diğerine küçük adımlarla ilerlemek daha kolaydır.
Analitik, ahlaki, akli ve empatik kavrayışla basiretsiz ve isabetsiz telkinlere yuvarlak ve yıkıcı ifadelere, olay ve olgularla bağdaşmayan aşırı isteklere kapalı durarak, 1000 yıllık kardeşliğimizi pekiştirmeliyiz.