USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Siyaset

Bahçeli'den, Erdoğan'a yanıt

MHP Lideri Bahçeli, ''FETÖ'nün siyasi ayağı'' eleştirilerine yönelik Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarına yanıt verdi: ''Anlaşılan odur ki, Sayın Cumhurbaşkanı hiç beklemediğim, arzu ve tahmin etmediğim ölçüde grup konuşmamdaki bu sözlerden rahatsız olmuştur. Kavurmacı'ya değil, kavrulan ülkeye bakın.''

Bahçeli'den,  Erdoğan'a yanıt
25-05-2017 17:41
Google News

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, grup toplantısında yaptığı FETÖ'nün siyasi ayağına yönelik açıklamalarına tepki gösteren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a Twitter üzerinden yanıt verdi.

Bahçeli, şu ifadeleri kullandı:

''ANLAŞILAN ODUR Kİ, SAYIN CUMHURBAŞKANI RAHATSIZ OLMUŞ''

''Partimizin bu haftaki Meclis grup toplantısında FETÖ’nün siyasi ayağı hakkındaki yorum ve değerlendirmelerim ses getirmiş, yankı bulmuştur. Haklı bir şekilde FETÖ’nün siyasi ayağının üzerine gidilmesi, bu kapsamdakilerin tespit ve teşhirinin yapılmasını istemiş, dilemiştim. Anlaşılan odur ki, Sayın Cumhurbaşkanı hiç beklemediğim, arzu ve tahmin etmediğim ölçüde grup konuşmamdaki bu sözlerden rahatsız olmuştur. Bu rahatsızlık Sayın Cumhurbaşkanı’nın kendi takdiri, kendi bileceği bir husustur.

''TALEBİMİZ HÜKÜMETE YÖNELİK''

İnandığımızı söylemek ilkeli siyasetimizin gereğidir. Sayın Erdoğan’ın, 24 Mayıs 2017’de Brüksel’e seyahati öncesinde üzücü ve üslup açısından sorunlu açıklamaları cevapsız kalmayacaktır. Bir defa bizim çağrı ve talebimiz hükümete yöneliktir. FETÖ’nün siyasi ayağının ortaya çıkarılması siyasi otoritenin başlıca vazifesidir.

''ALT KADEME BAZI SİYASİ YÖNETİCİLERİ HEDEF ALMAK MİLLİ VİCDANI TATMİN ETMEYECEKTİR''

Kavurmacı’yı müdafaa ederek AKP’ye fatura kesildiğini söylemek hem makul, hem meşru, hem de mantıki bir değerlendirme değildir. FETÖ’nün siyasi ayağı ile ilgili bugüne kadar hiçbir adım atılmaması milli vicdanı ziyadesiyle sarsmış ve yaralamıştır. Bu açıktır. Bu konuda en öncelikli görev hükümete düşmektedir. Emniyet, istihbarat ve yargıyı seferber edecek de hükümettir. Bu yalın gerçek ortadadır. Hükümetin FETÖ’nün siyasi uzantıları konusunda inisiyatif almasını beklemek, konuyla ilgili milletimize tercüman olmak haklı bir duruştur. FETÖ’nün siyasi ayağı olmadığını söyleyerek, alt kademe bazı siyasi yöneticileri hedef almak da milli vicdanı tatmin etmeyecektir. Üstelik böyle bir yaklaşım FETÖ ile mücadelenin etkinliğini ve inandırıcılığını zayıflatıp yıpratacaktır. Buna da kimsenin hakkı yoktur. 

''KAVURMACI'YA DEĞİL, KAVRULAN ÜLKEYE BAKIN''

Sayın Erdoğan’ın, siyasi ayakla ilgili temizlik yapılmadığını iddia edenin, iddiasını ispatlaması gerektiğine vurgu yapması temelsizdir. Devleti yöneten bellidir. FETÖ’yle irtibat ve iltisakı olanların isim listesi hükümetin elindedir. İspat değil,icraatın konuşulması lazımdır. Sayın Erdoğan, cinayet ve ihanet çetesi FETÖ’yle mücadelede iyi niyet ve samimi gayretimizi halen görmüyorsa diyecek bir şey artık yoktur. 'Kendi içindeki işleriyle uğraşsınlar, onları temizlesinler' deniliyor. Şahsıma, FETÖ’cülerin isimlerini versinler ne yapacağımı görsünler. Haddimizi biliyoruz. Haysiyetli davranıp hakikatin peşinden koşuyoruz. Ama bunu herkesin yapmasını bekliyoruz. Peki, hakkımız değil mi? Siyasette dürüstlük, adalet, erdem, ahlak kurallarını görmezden gelmek Türkiye’yi ateşe atmak, milleti yok saymaktır. Biz buna karşıyız. Sayın Cumhurbaşkanı, malumunuz, adalet ve hukuk herkese eşit uygulanmalıdır. Kavurmacı’yı bırakın, kavrulan ülkeye bakın. 'İhanet içinde olan babamın oğlu da olsa gözünün yaşına bakmayacağız' açıklamasının sonuna kadar ardında durulması tavizsiz temennimizdir.''

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN NE DEMİŞTİ?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Brüksel seyahati öncesi gazetecilerin sorularını yanıtlamıştı.

Erdoğan, "Siyasette FETÖ temizliği yapılmadığı" iddiaları ve FETÖ soruşturması kapsamında tutuklu yargılanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı'nın tahliye edilmesine ilişkin şöyle konuşmuştu:

"Siyasette bu temizliğin yapılmadığını iddia eden bunu somut olarak ortaya koyması lazım. Hep söyleriz, hukukta bir kaide var, 'Müddei, iddiasını ispatla mükelleftir.' Kimse bu söyle. Kalkıp İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın damadını söylüyorsan, tamam bu konu yargıyla alakalı bir konu. Yargı bu arada şu anda denetimli serbestlik kararı vermiş, bunun beraatine karar vermemiş. Yargılama süreci devam ediyor ve denetimli serbestlikle bırakılmış vaziyette. Dolayısıyla bu yargıyla alakalı bir sorun. Bunu kalkıp da şu anda siyasi partinin içerisinde herhangi bir konumu, görevi, yeri olmadığı halde bu şekilde, yani AK Parti'ye fatura kesmeye kalkmak kimsenin haddine değil. Önce bunlar kendi içlerindeki işleriyle uğraşsınlar, onları temizlesinler."

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
Bursa Gazete Manşetleri
PUAN DURUMU TÜMÜ