Arslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1 Eylül 2015'te başlayan denizlerdeki av sezonunun, 15 Nisan itibarıyla sona erdiğini anımsattı.
Sona eren av sezonunu ikiye ayırarak değerlendirdiklerini dile getiren Arslan, "Birinci dönem eylül, aralık arası. Geçtiğimiz yıllara oranla eylül aralık arası çok verimli geçti. Özellikle hamsi avı yüz güldürdü ama palamut için aynı şeyi söylemek mümkün değil. Büyük beklentimiz vardı ancak istediğimiz gibi bir palamut avı sezonu geçirmedik." dedi.
Arslan, aralık nisan arasını da ikinci devre olarak değerlendirdiklerini belirterek, "Bu dönem istediğimiz gibi gitmedi. Hamsi, Gürcistan ve Rusya karasularına erken göç etti. Diğer balıklardan da istediğimiz verimi alamadık. Balıkçılarımızın çoğu 15 Nisan'ı beklemeden, sezonu 1-1,5 ay önceden kapattı." ifadelerini kullandı.
Gelecek balık avı sezonundan pek umutlu olmadıklarını kaydeden Arslan, şöyle devam etti:
"Bunu söylemek için henüz erken ama denizdeki işaretlere bakacak olursak durum pek parlak değil. Umutlu olmak için bu dönemlerde denizlerde bir şeylerin olması gerekiyor. Şu anda da bizi umutlandıracak emareleri maalesef göremiyoruz ama Allah'tan umut kesilmez. Gelecek sezon bol ve bereketli balık av dönemi geçirmek için dua edeceğiz."
Arslan, 4 aylık balık avı yasağının Karadeniz için yeterli olmadığını savunarak, "Mayıs ve haziran ayları Karadeniz'deki balıkların yumurtalarını bırakma dönemleri. Yumurtalardan çıkan balıklar tam gelişim göstermeye başladıkları anda, 1 Eylül itibarıyla av dönemi başlıyor. Yani balık yavruları tam gelişemeden aynı yıl içerisinde avlanmakta. Av dönemlerinde görüyoruz, çok küçük balıklar avlanıyor. Gelişim gösteremeyen balık, nasıl denizdeki varlığını gelecek dönemlere taşıyabilir?" diye konuştu.
Özellikle hamsi başta olmak üzere Karadeniz'deki balık çeşitlerinin korunması gerektiğini anlatan Arslan, şöyle konuştu:
"Karadeniz'de balık avı bir yıl süreyle yasaklanmalı. Özellikle hamsi başta olmak üzere Karadeniz'deki balık çeşitleri varlıklarının artırılması, gelecek nesillere aktarılması için en az bir yıllık av yasağı getirilmelidir. Hamsi avcılığı normalde ekim ayının ortalarında başlayıp mart ayı sonlarına kadar devam etmekte ancak son yıllarda balık çeşitlerinin azalmasıyla hamside sezon erken açılıyor. Geçtiğimiz dönem palamudun olmaması sebebiyle eylül ayının ilk günlerinde hamsi avı başlamıştı. Erken açılan hamsi avı sezonu da erken kapanıyor. Kasım ya da aralık ayında hamside av dönemi bitmiş oluyor."
Balıkçıların Karadeniz'de avladığı balığın yüzde 80'lik kısmını hamsinin oluşturduğunu belirten Arslan, "Hamsi, Karadeniz'in olmazsa olmazı. Diğer balıkların da gıdası. Karadeniz'de yasağın uygulanması, en fazla hamsi varlığının artmasına katkı sunacaktır. Av yasağının bir yıla çıkmasıyla hamsi popülasyonunun yüzde 30-40 artması sağlanabilir. Bu süreyi balıkçılıkla ilgili kamu kurumları belirlemeli ancak bize göre bu süre en az bir yıl olmalı." dedi.
Arslan, yasak süresinin uzatılması halinde bu işten ekmek yiyen balıkçıların da korunması gerektiğini ifade ederek, "Balıkçıların mağdur olmaması için devlet tarafından karşılıksız destekler verilmeli. bugün fındık başta olmak üzere devlet çiftçilere karşılıksız destekler sağlıyor. Neden balıkçımız da desteklerden faydalanmasın? Desteklemeler yapılırsa ben inanıyorum ki balıkçımız alınacak yasak kararının uzatılmasına kesinlikle 'evet' diyecektir." değerlendirmesinde bulundu.