Fincan'ın ifadeleri şöyle:
Kalkıştan 5 dakika sonra konsolos yardımcısının sepete çöktüğünü söyleyen Fincan, “Yanında İranlı bir arkadaşı vardı. ‘Arkadaşını kaldır’ deyince, ‘Korktu’ dedi. Hatta ben, ‘Biz Türk’üz koruruz seni’ diye şaka yaptım. Güldüler. Ayağa kalkması için ısrar ettim. Ama ayağa kalkmadı. Normalde 40 dakika ile 1 saat arası uçuş var. Aradan 30 dakika geçmeden pilot, ‘İnmeye geçeceğiz’ dedi.
Yolculardan biri ‘İnemezsiniz’ dedi. Pilot ‘Neden’ diye sorunca, ‘Ben 200 TL verdim, niye iniyorsunuz. Bize 1 saat dediniz’ diye kadın tepki gösterdi. Pilot bunun üzerine ‘Hava şartları uymuyor, tehlikeli bir şey olabilir. İnmek zorundayız’ dedi. Pilot turu yarıda kesmek zorunda kaldı.
"PİLOT TARTIŞIRKEN TELİ SON ANDA FARK ETTİ"
Tam inişe geçerken kadın, pilotla tartışmaya başladı. Pilotun yüzü sepetin gittiği yöne değil, kadına çevriliydi. Kadını tanımıyorum. Tartışma sırasında pilot, balonun gittiği yöne doğru baktı, yüksek gerilim hattını gördü.
‘Tel’ diye bağırdı ama geç kaldı. Balonu aşağı indirmeye kalktı. Tel, sepet hizasındaydı. Alçalmasa tel direkt sepete çarpacaktı. Yüksek gerilim hattı, pilot alçalınca balonla sepet arasındaki halatlara çarptı. Yüksek gerilime çarptığı sırada sepete konsolos yardımcısı dışında kimse dokunmuyordu. Herkes fotoğraf çekmekle meşguldü. Sepete tek dokunan Fransız’dı. Yüksek gerilime direk maruz kaldı. Uçuş boyunca yerden hiç kalkmadı. Yere düşmemiz en fazla 5 saniye sürdü. Çok sert çarptık. İlk ben çıktım sepetten ve insanların çıkmasına yardımcı olduk. Balondan 30 metre kadar uzaklaştık. Daha sonra çevreden insanlar ve ambulanslar gelmeye başladı. “
Kaynak: Habertürk