USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Başbakan Davutoğlu; "Şiddet mi, barış mı ?"

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Çözüm sürecini istismar etmek, kamu düzenini yok etmeye çalışan kim olursa olsun tutumumuzu açıkça ortaya koyacağız. Silah mı, demokrasi mi? Şiddet mi, barış mı? şiddete karşıysalar bunu açıkça sözleri ile değil, eylemleri ile göstermek durumundalar" dedi.

Başbakan Davutoğlu;
25-07-2015 19:11
Google News

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile İstanbul’daki Huber Köşkü’nde görüşmesi öncesinde Esenboğa Havalanı’nda basın mensuplarına PKK ve IŞİD terör örgütlerine yönelik hava operasyonlarına yönelik açıklamada bulundu.

Açıklamalarının ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplayan Davutoğlu, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani görüşmesi sorulması üzerine, “Uluslar arası temaslarımız sürüyor. Dün NATO genel sekreteri ile güvenlik konularını kapsamlı olarak ele aldık. Dün sabah Mesut Barzani ile bir görüşmemiz oldu. Barzani ile 1 saati aşkın bir durum değerlendirmesi yaptık. Ben kendilerine Türkiye’nin Kuzey Irak’da özellikle operasyonları ve çerçevesini aktarma imkanı buldum. Sayın Barzani, gerek DEAŞ gerekse PKK yönelik operasyonlarının haklı nedenlere dayandığını ve bu çerçevede Türkiye ile dayanışma içinde olduklarını bir kez daha ifade ettiler. Son derece dostane, güzel bir görüşmede bunları paylaştık. Sayın Barzani, ‘Bu operasyonun kesinlikle herhangi bir etnik veya mezhebi kesime yönelik olmadığını bildiklerini ifade ettiler. Teröre karşı, Türkiye ile her zaman beraber olduklarını ve bundan sonra da her türlü işbirliğine katkı sağlayacaklarını ifade ettiler. Bu temasların sürmesi konusunda da karar verdik” diye cevapladı.

Bir gazetecinin, İncirlik kullanımı konusunda bir takvim var mı? sorusuna Davutoğlu, “Mutabakat açıklandı. Şuana kadar yürütülen operasyonlar bu mutabakattan bağımsızdır. Önümüzdeki günlerde bundan sonra bu mutabakat nasıl uygulanacağı ile ilgili olarak temaslar ve bir takım düzenlemeler yapılacak” şeklinde cevapladı.

“ÇÖZÜM SÜRECİNİ İSTİSMAR ETMEK, KAMU DÜZENİNİ YOK ETMEYE ÇALIŞAN KİM OLURSA OLSUN TUTUMUMUZU AÇIKÇA ORTAYA KOYACAĞIZ”

Yaşanan olayların ardından çözüm süreci bitti denilebilir mi? sorusuna Davutoğlu,” Çözüm süreci milli birlik kardeşlik projesi, süreci gibi değişik dönemlerde sürdürülen süreç bizim için tarihidir. 2013 Mart’ında bir çok sınamalardan sonra Türkiye’deki silahlı unsurların 2013 Mayıs’ında Türkiye’yi terk etmesi temelinde bir aşamaya gelinmişti. Bu sadece hükümetimizin değil Türkiye’nin projesiydi. Bu konuda da gereken adımları attık. Muhatabımız da sadece bir kesim değim bütün vatandaşlarımızdı. Aynı dönemde gayrimüslim vatandaşlarımıza, Alevi vatandaşlarımıza da büyük bir demokratik kültür anlayışıyla yaklaştığımızı da herkes bilir. 2013 Mayıs’ında ülkemizi terk etmesi gereken, bakın 2015’in Temmuz’undayız. 2 sene 2 ay oldu. Bırakın ülkeyi terk etmeyi gittikçe silahlanmayı artırarak ülkeyi çözüm sürecini istismar eden bir tutuma girme yolunu tercih ettiler. Sabırla, sürekli bu unsurlara Türkiye’ye terk etmeleri çağrısında bulunduk. Bu unsurlar bir taraftan baskıları artırarak demokratik seçimlere müdahale etmeye cüret gösterdiler diğer taraftan Suriye’deki süreci kullanarak farklı üsluba yöneldiler. Çözüm sürecini istismar etmek, kamu düzenini yok etmeye çalışan kim olursa olsun tutumumuzu açıkça ortaya koyacağız. HDP yetkilileri sık sık çıkıp barıştan bahsediyorlar. Son derece samimiyetsiz söylemlerdir bunlar. Son HDP ziyaretimde de söyledim, Silah mı, demokrasi mi? Şiddet mi, barış mı? şiddete karşıysalar bunu açıkça sözleri ile değil, eylemleri ile göstermek durumundalar. Polisimiz ensesinden vurularak şehit edilecek, HDP yetkilileri bunu kınama cesareti bile gösteremeyecek. Dün uçaklarımız Kandil’i vurdu. Kim aynı mesajı vermeye kalkarsa karşılığını görecek. Karar vereceklerse bugün karar günüdür. Bu kararın şekline ve seyrine göre de onlarla ilgili olarak da çözüm süreci bağlamında ne yapılacağını düşünürüz. Muhataplarımız değişebilir ama hedefimiz değişmez” cevabını verdi.

İstanbul Valiliği, yarın HDP İstanbul İl Başkanlığı olmak üzere siyasi partiler, meslek kuruluşları ve sivil toplum örgütleri temsilcileri tarafından yapılacak yürüyüşü iptal ettiğini duyurdu. Bunun gerekçesi nedir? sorusuna Davutoğlu, şu cevabı verdi:

“Toplantı ve gösteri yapma hakkına herkesin vardır. Ama herhangi bir izinde, düzenleme talebinde olmaksızın insanları şu güzergah üzerinde davet etmek, o güzergah üzerinde olabilecek güvenlik riskleri, vatandaşlarımızın hakkını ihlal edecek gelişmelerle bütün sorumluluk valilik üzerindeyken, kimse tek taraflı olarak şuradan şuraya yürüyeceğiz, herkes de gelsin çağrısında bulunamaz. Farklı bir grup karşı güzergahta yürüme talebinde bulunursa ne olacak. İstanbul’da bellidir. 8 nokta tespit edilmiştir. Gitsinler orada barış içinde toplansınlar. Güvenlik güçlerimiz güvenliklerini sağlayacak. Ama şunu söylüyorum hiçbirinin elinde silah ve maske olmayacak. Yüzüne maske takan eline silah alan terör eylemi gerçekleştirmek için harekete geçmiş demektir. Yüzüne maske takan eline silah alan terör eylemi gerçekleştirmek için harekete geçmiş demektir. Bunu son çıkardığımız yasayla da, yasal bir çerçeveye oturttuk. Polisimizi şehit edenler yüzleri maskeleri unsurlardır. Toplantı ve gösteri hakkı vardır. Gösterilen yerlerde barış içinde toplanabilirler. Dün Meclis Başkanımız’la görüştük. Olağanüstü toplantı talebine olumlu yaklaşıyoruz. Muhtemelen Çarşamba günü yapılacak. Bilgilendirme yapacağız. Orada bir deklarasyon çıkarsa memnuniyet duyar, ’Kapalı kulaklar açıldı’ deriz.”

Davutoğlu, ’Meclis, çarşamba günü olağanüstü toplanacak.’ Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? sorusuna, “Dün Meclis Başkanıyla konuyu görüştük. Böyle dönemler de TBMM nihai istişare makamıdır. Bu olağanüstü toplantı talebine olumlu yaklaşıyoruz. Muhtemelen Çarşamba günü yapılacak. Orada bir deklarasyon çıkarsa, memnuniyet duyarız ve nihayet kapalı gönüller açıldı deriz. Umarım genel başkanlar böyle bir ortak tavra gelecek olgunluğu gösterirler” diye cevapladı.

3. Dalga Operasyonu sorulması üzerine ise Davutoğlu, “Türkiye’yi tehdit niteliği taşıyan bütün 3 terör örgütünün de DHKP-C’nin de Kandil’de ne yaptığını biliyoruz. Burada DHKP-C ve PKK arasında son dönemde ortaya çıkan terör işbirliğinin de farkındayız. Dolayısıyla bu 3 terör örgütünün de karargahları, Türkiye dönük yaptığı bütün planlar, Türkiye kullanmak için depoladıkları bütün silahlar yok edilene, tasfiye edilene kadar operasyonlar gerekirse sürer” şeklinde cevapladı.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
Bursa Gazete Manşetleri
PUAN DURUMU TÜMÜ