Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
Uşak bugün bir başka güze. Uşak her zaman davamıza sahip çıktı. Bütün projelerin Uşaklı kardeşlerime hayırlı olmasını temenni ediyorum. Sevgili kardeşlerim, bundan tam 55 yıl önce demokrasi tarihimiz adına, millet adına utanç verici bir hadise yaşandı. 27 Mayıs 1960 darbesi kara bir gün olarak tarihimize yazıldı. Ege'nin yiğit evladı merhum Adnan Menderes "Yeter söz milletindir" diyerek iktidarı devraldıktan sonra Türkiye'ye çok katkı sağladı. İmam Hatip okullarının önü onun döneminde açıldı.
Menderes'in akıbeti tıpkı demoklesin kılıcı gibi siyasetçilerin üstünde sallandı.
Paralel örgütün militanı olan bir savcı "Sonları Menderes gibi olacak" diyor. Devir değişse de zihniyet değişmedi.
Bugün de aynı şekilde birileri çıkıyor, resmimi koyup "Yüzde 52 oyla idama mahkum oldu" diyorlar.
VESAYETİN TETİKÇİLERİ
Rahmet Özal, rahmet Erbakan bunu bizzat yaşadılar. Biz de 40 yıldır bu tehditlere maruz kaldık. Bugün de bazıları çıkıp resmimi koyuyor, altına da ne diyor "Yüzde 52 oyla idama mahkum oldu" diyor. Sonra sosyal medyadan bunu çekip alıyor, sonra biz onu demedik diyorlar. Dürüst olun dürüst. Her zaman şunu söyledik, bunların tehditleri hikaye. New York Times'ın Türkiye haberleri hep provokasyon kokar. Bunlar Türk milletinin asil duruşunu bilmiyorlar. Şarlatanlıklarına her gün yenilerini ekliyorlar. Bunlar ücretli şarlatanlar. Vesayetin tetikçileri. Sizlerin söz sahibi olmasına tahammül edemiyorlar.
Mekke'ye gitseydin, Medine'ye gitseydin ya. Ne işin var Pensilvanya'da?
KARŞINIZDA ASKERİMİZİ BULURSUNUZ
Kardeşlerim 15 bin km ötede Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanına parmak sallayanlara 7 Haziran'da cevap vermeye hazır mısınız? 7 Haziran'da bu ülkede birici kuvvet basındır diyenlere hayır birinci kuvvet millettir demeye var mısınız? Vatan topraklarında birileri operasyon düşünüyor. Boşuna heveslenmeyin bizi karşınızda bulursunuz. Askerimizi ve emniyet güçlerimizi karşınızda bulursunuz. En önemlisi ise milletimizi karşınızda bulursunuz. Çıkmış bir paralel devlet. Devletin kurumlarına yerleşiyor. Yıllarca bunu din kisvesi altında yaptılar. Eğitim dediler böyle yaptılar. Adımlar atmak süretiyle milletimizi kandırdılar.
"BAŞBAKAN'A DA TEKLİFİMİ YAPACAĞIM"
Diyanet İşleri Başkanı'nın altındaki arabaya taktılar. Bu makama o araba az gelir ve kendisine dedim ki benim kullandığım zırhlı mercedeslerden birini size tahsis edeceğim. Sayın Başbakan'a da teklifimi yapacağım ve Diyanet İşleri Başkanımız bundan sonra tarifeli uçaklarla seyahat etmeyecek. Bu sadece Türkiye'deki değil, coğrafyadaki müslümanların itibarıdır.
