Belçika’nın Genk şehrinde bir mağazada başörtülü olarak işe alınan 27 yaşındaki Mahmure Karaoğlu’nun iş bulma sevinci erken bitti. Başörtülü olduğu için iş bulmakta zorluk çeken üniversite mezunu Karaoğlu, İş Bulma Kurumu’na (VDAB) başvuruda bulundu. Başvurusu neticesinde Kringwinkel adındaki tasarruf mağazası Karaoğlu’nu başörtüsüyle kabul ederek işe aldı. Ancak Karaoğlu, ikinci iş gününde “Ya başörtüsünü çıkar ya da işine son verilecek” sözleri ile sarsıldı.
Kringwinkel mağazasıyla iki defa görüşme yaptığını ve ikisinde de başörtülü olduğunu söylediğini anlatan Karaoğlu, “İkinci iş günümde ise aradan 2 saat geçmesinin ardından bir yetkili gelerek özel konuşmamız gerektiğini söyledi. Bir odaya çıktık ve orada üç yetkili ile yaptığımız görüşmede müdürün başörtümü çıkarmamı istediğini ve başörtümle çalışmamın sorun teşkil edeceğini belirtti. Kendilerinin de emir kulu olduğunu ve ellerinden hiçbir şey gelmediğini söylediler. Ben de başörtümü çıkarmayacağımı söyledim” ifadelerini kullandı.
İş görüşmelerinde başörtüsünü çıkarması gerektiğine dair bir şey söylemediklerini belirten Karaoğlu, “İş sözleşmesini yaptığımızda başörtümün sorun olup olmadığını veya iş maddesi tüzüğünde başörtülü çalışmaz gibi bir maddenin bulunup bulunmadığını sordum. Böyle bir maddenin olmadığını fakat müdürün bir talimatı olduğunu aktardılar” dedi.
İnancı gereği başörtüsü giydiğini söyleyen Karaoğlu, “Bu nedenle başörtümle çalışmama müsaade yok ise ben de işi bırakacağımı söyledim” diyerek yaşanan ayrımcılığı anlattı.
İş Bulma Kurumunun başörtülü olarak çalışacağını bildiğini ve ona göre iş aradığını söyleyen Karaoğlu, “’İş sözleşmesinde ve iş tüzüğünde neden başörtü yasağı olduğunu belirtmediniz?’ soruma bundan son belirtileceğini söylediler. Müdür benim işten kendi isteğimle çıktığını savunuyor. Elbette kendi isteğimle işi bıraktım, çünkü başörtümle çalışmama izin vermedi” diye konuştu.
“HALA KILIK KIYAFETLE UĞRAŞMAK UTANÇ VERİCİ”
Baba Mehmet Karaoğlu ise, kızının başörtüsünü çıkarmayarak işi bırakmasının doğru bir karar olduğunu söyledi. Baba Karaoğlu, “Sözde demokratik bir ülkede yaşıyoruz, halen insanların kılık kıyafeti ile uğraşılması çok utanç verici bir durum. İnsanların beyinleri ve çalışma kapasitesi göz önünde bulundurulmalı, kılık kıyafetleri değil” dedi.
(İHA)