Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Cumhurbaşkanıyla Gündem Özel” programına katıldı. Ulus’taki eski TBMM binasında düzenlenen programda gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplayan Erdoğan, önemli açıklamalarda bulundu.
Miting meydanlarındaki havayı değerlendiren Erdoğan, “Şu anda meydanlar ısınmaya başladı. Örneğin bugün benim Mersin, daha önce de Tarsus’ta temel atma törenlerimiz vardı. Mersin’den de Hatay’a geçtim. Üçünde de çok çok farklı bir coşkuyu yaşadım. Hava sıcaklığı da bugün 35 ile 39 derece arasındaydı. Tüm bunlara rağmen vatandaşlar sabretti. Ondan sonra da Ankara’ya geldik” diye konuştu.
Vatandaşların seçimin havasına tam manasıyla girdiğini meydanlardan gördüğünü ifade eden Erdoğan, “Bugünkü havaya girince bakıyorum ki artık vatandaş seçimin havasına tam manasıyla girmiş. Yarın Kayseri’de çok coşkulu bir mitingimiz olacak. Kayseri mitingiyle beraber de bu trend yükselecek. Tüm bunlarla beraber Kayseri’yi yalnız bırakmıyoruz, araya bir de Nevşehir koyduk” ifadelerini kullandı.
Abdurrahim Karakoç ve Cahit Zarifoğlu’nun bugün ölüm yıl dönümlerinin hatırlatılması üzerine Erdoğan şunları söyledi:
“Allah rahmet eylesin. Cahit Zarifoğlu aslında çocukların şairiydi. Çocuklara yönelik şiirleriyle temayüz etmiş değerli bir ağabeyimizdi. Onun bir kısa bir üçlüsüyle başlayayım, ‘Bir duruşu olmalı insanın; bir bakışı, bir anlayışı, bir aşkı. Bir davası olmalı...’ Büyük insanlar böyledir, hayatını, aşkını davasını ayırmaz. Abdülrahim Karakoç’un çok önemli bir şiiri var, ‘Beden ölür, çürür, cana bakın siz. Kim kiminle yürür ona bakın siz. Bırakın dönsün dönme dolaplar, haktan hakikatten yana bakın siz’ Allah’tan her ikisine de rahmet diliyorum. Abdurrahim Karakoç’un oğlu da adaylarımızın arasında onu da inşallah parlamentoda görürüz.”
“BUNLAR DAHA ÇIRAK BİLE DEĞİL, BİR BAKKALI ÇIRAĞA TESLİM EDER MİSİNİZ”
“16 yıldır AK Parti neden yapamadı da şimdi neden böyle kapsamlı bir beyanname hazırladılar” yönündeki eleştiriler hakkında konuşan Erdoğan, “Bizim beyannamemizin teferruatı muhalefeti niye rahatsız ediyor? Biz bir tecrübeyi gündeme getiriyoruz. Biz 16 yılın tecrübesini konuşuyoruz. Biz 16 yıl çalıştık. Türkiye’de ne eksik, ne fazla onu gördük. Bunlar daha çırak bile değil, bir bakkalı çırağa teslim eder misiniz? Biç çıraklığı, kalfalığı, ustalığı geride bıraktık şimdi biz halkımıza diyoruz ki; bize baş ustalık için icazet verin. Aylardır seçim beyannamesinin hazırlanmasıyla ilgili çalışmalar yapılıyor. Hem bakan arkadaşlarımızın hem sivildeki arkadaşlarımızın katkıları var” ifadelerini kullandı.
“BEN MEYDANLARDA TERÖRÜ ANLATIYORUM, O İSE TERÖRLE MÜCADELE EDEN BİR KAHRAMAN KOMUTANIN ÜZERİNE GİDİYOR”
CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce’nin Türkiye’nin yönetimi, terörle mücadelesi gibi dertlerinin olmadığının altını çizen Erdoğan, “Sayın İnce’nin yeni yönetim sistemi diye bir derdi var mı, meydanlarda teröre yönelik ağzında bir şey duydunuz mu? Açın bakın, ben duymadım. Ben meydanlarda terörü anlatıyorum, o ise terörle mücadele eden bir kahraman komutanın üzerine gidiyor. Aramızdaki fark bu. Biz şu ana kadar kaç tane teröristi etkisiz hale getirdik bunu anlatıyoruz, o ise terörist başının desteği ile meydanlara gelen ve 7 Haziran sonrasında ‘Dökülün meydanlara’ diye bizim Diyarbkır’daki Kürt kardeşlerimizi sokağa döken bir Demirtaş’ı Edirne Cezaevinde ziyaret ediyor. Bunları ben bir proje olarak görüyorum. Genel Başkanının Ankara’dan İstanbul’a sözde demokrasi, sözde adalet yürüyüşünde de terör örgütlerinin desteğiyle parlamentoya girenler arkasında vardı. Cumhurbaşkanlığına aday bir insanın bu tür insanlarla ilintisi olabilir mi?” açıklamasında bulundu.
“KANAL İSTANBUL’U ANLAMAYAN NE İSTANBUL’U, NE TÜRKİYE’Yİ ANLAYABİLİR”
Kanal İstanbul projesi üzerinden yürütülen spekülasyonları ele alan Erdoğan, “Kısa bir süre önce boğazda bir yalıya gemi çarptı. Allah göstermesin bu bir tanker olabilirdi. Bu büyük bir felakete dönüşürdü. Bundan yıllar önce Haydarpaşa Limanı’nın önünde olmuştu. O zaman Selimiye taraflarında aylarca yanmıştı o tanker. Bu 2 değil, 3 değil, 4, 5 her zaman olabilir. Bu tür gemiler hep çarpmıştır. Bu zevk için yapılan bir şey değil, bu stratejik bir projedir. Biz bunu yaparken İstanbul’umuza güzelliği katarken, stratejik bir damgayı da atacağız. Bu bütünüyle gerçekleştiğinde İstanbul’a kentsel dönüşüm noktasında da çok farklı bir güzellik katacak. Birçok insanları buralara taşıyacağız. Doğan yeni alanlarda yeni yapılanmalara gideceğiz. Kanal İstanbul’u anlamayan ne İstanbul’u, ne Türkiye’yi anlayabilir. Bunların böyle bir ufku yok” şeklinde konuştu.
“Bir zamanlar birinci köprü, ikinci köprü olayında komünistler, ‘istemezük’ diyorlardı”
Muharrem İnce’nin “Birinci köprüyü Demirel yaptı, ikinciyi Özal yaptı, üçü Erdoğan yaptı, dördü de ben yapacağım” söylemi hakkında konuşan Erdoğan şunları söyledi:
“Öyle şeyler söyleniyor ki bir zamanlar birinci köprü, ikinci köprü olayında komünistler, ‘istemezük’ diyorlardı. Bu biraz daha farklı gidiyor, birinci köprüyü Demirel yaptı, ikinci köprüyü Özal yaptı, üçü Erdoğan yaptı, dördü de ben yapacağım diyor. Bunlar Özal’a karşı Calp’ı çıkardı. Özal karşısında Calp bu ülkeye bir şeyler kazandırabilir mi? İnce ince bir şeyler yapmaya çalışıyor. Şu süreci bir atlatalım bunları daha iyi anlayacak. Her şeyden önce yeni yönetim sisteminde ne var ne yok son hafta bunları açıklayacağım. Bakan sayısı nereye iniyor, kurullarımız olarak, onların yanında ajanslar olacak. Tüm bunlarla beraber, bakan sayılarının ciddi manada azalması ve cumhurbaşkanının çok saha seri çok daha ofansif yönetim sistemini inşallah getirmiş olacağız. Yeni dönemde futbolda olduğu gibi daha ofansif anlayışa ortak aklı devreye sokarak, yanınızda ciddi bir ekip ve o ekiple beraber de süreyi hızla işleten bir yapıyla Türkiye’yi uçurmanın gayreti içinde olacağız.”
Millete sunduğu vaatlerin daha önce muhalefet tarafından sunulduğu yönündeki ithamlara değinen Erdoğan, “Benim derdim İnce’nin meydanlardaki performansını takip etmek değil. Kalkıp projeyle konuşmuyor, hep kaçak güreşiyor. Biz bir şey söylediğimizde ‘ben bunu söylemiştim’ diyor. Yalan söyleme ya neyi söylemiştin. Millet bahçeleri bizim Büyükşehir Belediye Başkanlımız sürecinden gelen bir şey. İstanbul’daki Atatürk Havalimanı projesini gündeme getirirken bir şey ortaya koyduk. Bu bambaşka olacak, bu Centralpark’ı da aşacak, daha büyük. Şu anda bu ham. Statlar yapıyoruz, eski statları da hep millet bahçelerine dönüştürüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
(Caner Ünver/İHA)