FIRTINANIN İLK HABERCİSİYDİ
Nihat Ali Özcan, saldırıyla ilgili şu yorumu yaptı;
“Kurbanların kimliğine bakınca bu katliamı yapanların net bir hedefe kilitlendiği görülüyor. Bu hedef de Türkiye’nin hassas ve harekete geçmiş fay hatlarındaki çatlağı derinleştirmek. Olağan şüpheliler listesi uzun. IŞİD olabilir. Doğrudan ya da dolaylı olarak yabancı devletlerin istihbaratları olabilir. Bu açıdan bakıldığında listenin başında Suriye’nin olduğu söylenebilir. Ancak korkarım ki bu bir başlangıç. Fırtınanın ilk habercisi… Çünkü etrafınızda bu kadar çok kara delik varken sizin de bir parçanız bu kara deliğe çekilmeye çalışılması sürpriz olmaz Bu saldırıların devam etmesinden endişeleniyorum. Bunu engellemek de devletin kapasitesiyle ilgili.”
ENDİŞELİYİM...
İstihbarat konusunda çalışmalarıyla tanınan Gazeteci Avni de şüphelilerin çok olduğu konusunda Özcan ile hemfikir. Özgürel, başka eylemlerin de olabileceği görüşünde.
“Eylemin yapılış biçimi ve hedefi Suruç saldırısının bir benzeri. Emniyet, Sıhhıye meydanında tedbir almış ama saldırı toplanma yerinde meydana geldi. Yani emniyetin ve istihbaratın tedbirlerini boşa çıkarmışlar. Demek ki bunun arkasında profesyonel bir planlama var. Rastgele bir canlı bomba eylemi değil. Türkiye son zamanlarda cephaneliğe çevrildi. Kimi yerde 5, kimi yerde 20 ton patlayıcı yakalandığını unutmamak gerek. Bu saldırıyı herkes, terör örgütleri de, istihbarat örgütleri de düzenlemiş olabilir. Kim yaptı deseniz, bir gerekçe bulursunuz. Şüpheli listesi epey uzun. Bu tip saldırıların değil ama, başka türlü provokasyonların devam edeceğinden endişeliyim. Suikastlar gibi mesela. O yüzden herkesin güvenliğinin arttırılması gerektiğini düşünüyorum. Duyarlılıkla hareket edilmesi gerektiğini düşünüyorum.”
ETNİK VE MEZHEBİ FAY HATLARINI HAREKETE GEÇİRMEK
Al Sharq Forum Araştırma Direktörü Galip Dalay da eylemin amacının Türkiye’deki toplumsal fay hatlarını harekete geçirmek olduğunu söyledi:
“Elbette kimin yaptığını şu aşamada bilmiyoruz ama, beyin egzersizi yapınca zihne iki odak geliyor. Birincisi IŞİD vari bir yapılanma olabilir. İkincisi de devlet içi mekanizmalarla özellikle emniyetle ilişkili bir yapılanma olabilir. Kendi başına, kendi gündemleriyle hareket eden devlet içi yapılanmaların tam anlamıyla tasfiye edilip edilmediği konusunda şüphelerim var. Ayrıca, Reyhanlı, Suruç ve Diyarbakır saldırılarına bakınca, bu saldırılar sonrasında anlamlı bir resmin ortaya konulamamasını da doğal bulmuyorum. Evet, o saldırılar sonrasında belki, şu şahıs denildi ama, ilişki ağları ortaya konulmadı.Bu eylemlerin asıl amacının Ortadoğu’da var olan Türkiye’de de yansıması olan etnik ve mezhebi fay hatlarını harekete geçirmek olduğu açık. O fay hatları Türkiye’de de var. Bu bir süreden beri amaçlanan Türkiye’yi, Suriye’deki kadar sert olmasa da, yumuşak bir biçimde Suriyeleştirme çabası. Ayrıca Türkiye’nin Ortadoğu’ya yönelik bölgesel aktivitelerini etkilemeye yönelik bir saldırı bu. Bu anlamıyla Türkiye’nin bir çeşit terbiye edilme amacı var. Söylemeye gerek yok, bu seçimlere yönelik de bir operasyon. Ama bu Türkiye’yi Suriyeleştirme çabasının yanında ikincil kalıyor. “
"IŞİD böyle bir saldırı yapacağını bas bas bağırarak söylüyordu."
IŞİD BAS BAS BAĞIRIYORDU
Ahi Evran Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi ve 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Ortadoğu ve Afrika Masası Başkanı Serhat Erkmen, polisin açıklamasını beklemek gerektiğini ancak, emniyet güçlerinin fail olarak IŞİD’i işaret etmesi durumunda hiç şaşırmayacağını söyledi:
Ahi Evran Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi ve 21.YY Türkiye Enstitüsü Ortadoğu ve Afrika Masası Başkanı Serhat Erkmen.
“Saldırıyı iç politika çerçevesinde açıklamaya çalışanlar var. Ancak IŞİD böyle bir saldırı yapacağını bas bas bağırarak söylüyordu. Küresel dergileri Dabık’ın son sayılarında Türkiye’yi hedef göstermişlerdi. Türkçe dergileri Konstantiniyye’de eylemi kimin yapacağını tartışıyorlardı. Polis de böyle bir eylem yapılacağını biliyordu ama yerini kestiremiyordu. Bizim anlamamakta ısrar ettiğimiz bir şey var: Suriye’de bu kadar şiddetli bir iç savaş yaşanırken, bu iç savaşın tarafları Türkiye’de de varken bu bize de sıçrayacaktır. PYD, ABD ve şimdi de Rusya’dan aldığı destekle IŞİD’e karşı büyük çaplı bir operasyona girişme hazırlığı içinde. Bunu gizlemiyor. Mümkün olduğu kadar çok insan öldürerek terör eylemi yapma tarzı olan IŞİD’in kendi etki alanının genişliğini de göstermek adına bu saldırıyı düzenlemiş olması şaşırtıcı olmayacaktır.
Kaynak: Al Jazeera
Gündem
"Benzer provokasyonlar tekrar edilebilir"
Güvenlik Uzmanı Nihat Ali Özcan ve Gazeteci Avni Özgürel, Ankara’daki saldırıyı gerçekleştirebilecek şüphelilerin listesinin epey uzun olduğunu ve benzer provokasyonların tekrar edebileceğini söyledi.