New York
BM Güvenlik Konseyi’ndeki, “Uluslararası istikrar ve güvenlik” konulu toplantıda Kızıldeniz’de ticari gemilere yönelik saldırılar görüşüldü.
BM Orta Doğu, Asya ve Pasifik'ten Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Mohamed Khaled Khiarı, BM’nin bölgedeki gelişmelere karşı tarafları uyarmaya devam ettiğini dile getirerek, “ Husilerin deniz seferlerine yönelik tehditlerinin sürmesi, askeri gerilimin daha da artması riskine karşı ciddi endişe kaynağı olmaya devam ediyor ve potansiyel olarak Yemen'de, bölgede ve dünya çapında milyonlarca insanı etkileyebilir.” dedi.
Khiarı, Kızıldeniz ve çevresindeki mevcut saldırıların deniz trafiği ve ticareti üzerindeki potansiyel etkisine vurgu yaparak, deniz taşımacılığında emniyet ve güvenliğin sağlanmasının önemini teyit ettiklerini söyledi.
Yemen'de Husilerin kontrolündeki bölgelerden kaynaklanan bu tür saldırıların durdurulması gerektiğini tekrarlayan Khiarı, “Deniz seferleri özgürlüğüne karşı hiçbir sebep ve şikayet bu saldırıların devamını haklı çıkaramaz.” diye konuştu.
Khiarı, bölgede ilgili tüm tarafları gerilimi daha da tırmandırmaktan kaçınmaya davet ederek, Kızıldeniz'deki trafiğin normale dönebilmesi ve Yemen'in bölgesel bir çatışmaya sürüklenmesi riskinin ortadan kaldırılması için bunun kritik öneme sahip olduğunu vurguladı.
Kızıldeniz'de yaşananlar
Son dönemlerde Yemen'deki Husilerin, İsrail'in Gazze'ye saldırılarına karşılık olarak ticari gemilere yönelik eylemlerinin ardından çok sayıda gemicilik şirketi Kızıldeniz'deki seferlerini durdurma kararı almıştı.
Pentagon, 6 Aralık'ta Yemen’deki Husi güçlerinin Kızıldeniz’deki ticari gemilere yönelik saldırılarına karşı uluslararası "Deniz Görev Gücü" kurulması için görüşmeler yaptıklarını bildirmiş, 18 Aralık'ta da "Refah Muhafızı Operasyonu" adında çok uluslu bir misyonun oluşturulduğunu duyurmuştu.
Husilerin saldırıları, Akdeniz'i Kızıldeniz'e bağlayarak Avrupa ile Asya arasındaki en kısa rotayı sunan ve küresel ticaretin yaklaşık yüzde 12'sinin yapıldığı Süveyş Kanalı'ndan geçişleri tehlikeye atarken, Kızıldeniz'de ticari gemilerin uğradığı saldırılar ve şirketlerin pes peşe aldığı kararlar, küresel ekonomide yeni bir "tedarik zinciri krizinin" başlayacağına ilişkin endişeleri artırmıştı.