Erdoğan'ın imzasıyla Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör olarak atanan Melih Bulu, devam eden protestolarla ilgili açıklama yaptı.
Bulu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:
Şimdiye kadar birçok noktada birçok tecrübe kazandım. Ben bu tecrübelerimi Boğaziçi Üniversitesi'nde rektör olarak aktarma hayaliyle yaşadım çok uzun süredir. Şu anda bu noktaya geldiğim için bu hayalim gerçekleştiği için çok memnunum. Boğaziçi'nin paydaşlarıyla birlikte, mezunlarıyla, öğrencileriyle, hocalarıyla hatta etraftaki esnaflarıyla birlikte biz Boğaziçi Üniversitesi'ni çok daha iyi noktalara taşıyacağız. Boğaziçi evet bugün de çok iyi bir yerdedir. Ama gerçekten dünyanın ilk 100 üniversitesi arasına sokma hedefim var. Ve bunu yapabileceğime inanıyorum, 4 sene içerisinde. O yüzden de asla istifayı düşünmüyorum ve Boğaziçi'ni de ilk 100'e sokmak için elimden geleni yapacağım
Boğaziçi Üniversitesi Türkiye'nin en güzide kurumlarından birisidir. O yüzden Boğaziçi öğrencilerinin ve hocalarının her türlü görüşü çok kıymetli. Boğaziçi'nde demokratik sınırlara uyduğu sürece insanların kendini ifade etme hakları vardır. Ben de rektör olarak buna sonuna kadar izin veren bir rektörüm. Bununla birlikte başkalarının haklarını suistimal eden, onları zorlayan noktalara geldiği zaman ben de bunları olabildiğince engellemeye çalışıyorum. Demokratik eleştiri kültürünü mutlaka korumamız lazım. Ülkemiz için ve Boğaziçi için çok kıymetli.
Boğaziçi Üniversitesi'nde maalesef bazı gruplar bu protesto kültürünü biraz aşırıya getirdiler. Mesela, evvelsi gün olan olaylarda rektörlük binasının üç kapısı da ablukaya alınarak içeride çalışanların saat 9'a kadar dışarıya çıkmaları engellendi. Bununla ilgili uyarılar yapılmasına rağmen öğrenciler başkalarının özgürlüğünü engelleyici tarzda bir duruma girdiler. Bu kapsamda da uyarılmalarına rağmen bu abluka kalkmadığı için bununla ilgili bir tedbir alınma zorunluluğu doğdu.