Ekohaber'den Elif Didem Danacıoğlu'nun sektör çevrelerinden aktardığına göre, Bursa’nın boya tüketimi yaklaşık 21 milyon litre civarında. Bursa’da tüketilen inşaat boyalarının büyük bölümü, Marshall, Dyo, Polisan gibi büyük markalara ait olmakla birlikte, Bursa’da üretilen Akiş, Damla, Tuna, Altınmakas, Üçmavi marka boyaların da pazarda ciddi bir ağırlığı bulunuyor.
İnşaat sektörünün hızlı büyümesi, özellikle yeni yapılan konut projeleri ve yenileme pazarı boya tüketiminin artacağına işaret ediyor.
Bursa boya sektör temsilcileri, gerek Bursa yerel, genel de ülke genelinde markalı boyalarla rekabet için Ar-Ge çalışmalarını artırmak gerektiğini belirtiyorlar.
Boya üreticileri, kendi bölgeslerinde bir üretim ve çekim merkezi olma hedefiyle gelişimini şekillendirmeye çalışıyor.
Bursa Boya sektörü temsilcileri, “görsel” olmaktan öte “koruyucu” amaçlı boyama bilincinin de her geçen gün artmakta olduğunu söyledi. Giderek büyüyen ve kat edecek daha çok yolu olan rekabet dolu bir pazar ortamında olduklarını ifade eden boyacılar, kentsel dönüşümün sektörün önünde önemli bir dönüm noktası olduğunu belirttiler.
Firma yetkilileri, sektörün geleceğini değerlendirirken, Bursa’da özellikle site yerleşiminin yoğun olarak bulunduğu Nilüfer ilçesinde mantolamaya yoğun bir ilgi gösterildiğine dikkatler çektiler.
Boya sektörünün temsilcileri, boya sektörünü değerlendirdiler.
Ar-Ge ve inovasyona önem vermeliyiz
Ahmet Yiğitbaşı BOSAD YKB
Türkiye ihracatında büyük paya sahip olan kimya sektörünün önemli alt sektörleri arasında yer alan boya sanayimiz son yıllarda önemli bir gelişim gösterdi. Bu gelişim süreci ekonomik büyüme hızı ile orantılı olarak devam etmekte. Türkiye boya pazarının yurt içi ekonomik büyüklüğü yaklaşık 2 milyar dolar civarında. Türk boya sanayinin kendi bölgesinde bir üretim ve çekim merkezi olma hedefiyle gelişimini devam ettireceğini öngörüyoruz. Avrupa standartlarında üretim yapan ve teknoloji altyapısını sürekli yenileyen bir sektör olarak Asya pazarlarındaki gelişimi yakından izlememiz gerektiği inancındayız. Özellikle sanayi boyalarında önemli fırsatlar bulunmakta.Boya ve hammaddeleri sektörünün, küresel pazardaki gelişimi sürüyor. Türk boya sektörünün yurtiçi ve yurtdışı toplam ekonomik değerinin 2.5 milyar dolar civarında olduğunu söyleyebiliriz.
Üretimin miktar bazında yüzde 60’ını inşaat, yüzde 40’ını sanayi boyaları oluştururken; değer bazında ise üretimin yüzde 60’ını sanayi boyaları, yüzde 40’ını inşaat boyaları oluşturuyor. Türkiye’de boya sanayi bağlı olduğu ana kimya sektörü içinde son yıllarda önemli bir gelişim gösterdi. Bu süreçte sektör önemli de bir ekonomik büyüklüğe ulaştı.
Boya sanayimiz içinde miktar bazında üretimin yüzde 60’ını oluşturan inşaat boyaları ya da diğer adıyla dekoratif boyalar, önemli bir ekonomik büyüklüğe sahip. Son 5 yıllık dönemde kentsel dönüşüm süreci ile birlikte inşaat sektörü bağlantılı gelişmeler boya sektöründe önemli bir olumsuzluk yaratmadı. Bunun temel nedeni inşaat boyalarındaki toplam yurt içi pazarın yüzde 85’nin yenileme pazarı olan mevcut binaların boyanmasıdır. Bu değişim süreci ancak dış cephe inşaat boyalarında bir miktar olumsuzluğa neden oldu diyebiliriz. Boya sanayimiz ayrıca son 3 yıllık dönemde Ar-Ge teşvikleri konusunda kimya ana sektörü içinde en yüksek ivmeyi gösteren sektör konumunda bulunuyor.
Türk boya sektörünün uluslararası alandaki başarısının temelinde bölgesel üretim gücü ve teknolojik yapısıyla ulaştığı seviye geliyor. Sektörümüz üretim gücü olarak Avrupa’nın ilk 5’ine giriyor.
Önümüzdeki 10 yıllık dönemde ise sektörel hedefimiz Avrupa’da ilk 3 arasında yer almak. Bu başarının devamı için üretim ve teknoloji altyapımızı daha da güçlendirerek, Ar-Ge ve inovasyona önem vermek gerektiği inancındayız.
Nanoteknoloji de yüzlerce patent alındı
Melih İyigüllü Akiş Boya Genel Müdürü
Türkiye’de boya sanayi, ana kimya sektöründe önemli bir ekonomik büyüklüğe sahiptir. 2014 yılında sektörde yüzde 3-4’lük büyüme görülmüştür. İç pazardaki boya tüketimi 2,2 milyar dolar değerindedir. Türkiye Avrupa’nın en büyük 5. boya üreticisi olarak Dünya pazarının yaklaşık yüzde 2’sine sahiptir. 2014 yılında Türk boya ve hammaddeleri sektöründe yaklaşık 903 bin tonluk üretim gerçekleşti. Üretimin miktar bazında yüzde 60’ını inşaat, yüzde 40’ını sanayi boyaları oluşturmaktadır. Değer bazında ise, üretimin yüzde 60’ını sanayi boyaları, yüzde 40’ını inşaat boyaları oluşturmaktadır. Küresel boya pazarının ekonomik ve ticari değeri 2010-2030 yılları arasında yılda yüzde 3,5 büyümesi beklenmektedir. İlgili yeni bir alan olan nanoteknoloji alanında, onlarca yüzlerce patent sadece boya endüstrisi için alınmıştır.Önümüzdeki beş yıl boyunca, hava kirliliği yönetmelikleri yeni boya teknolojilerinin benimsenmesi arkasındaki itici güç olmaya devam edecektir. Tüm boya ve kaplamalar, su bazlı ve yüksek katı kaplamalar, tozlar, UV ve iki bileşenli sistemler için beklenen talebin nispeten yavaş bir büyümeyle de olsa iyi bir büyüme umudu vaat etmektedir. Genel olarak, çevre düzenlemeleri daha sıkı hale gelmekte, uçucu organik bileşikler (VOC) ve tehlikeli hava kirleticileri sadece sanayileşmiş dünyada değil, aynı zamanda Çin gibi gelişmekte olan ülkelerde de, emisyonu limitli hale gelmektedir.
Nilüfer İlçesi’ne yoğun bir ilgi gösterildi
Murat Altınmakas Altınmakas Boya YKB
Bursa ilimizin nüfusu 2015 verilerine göre 2.842.000 kişidir. Türkiye ortalamasında kişi başı tüketimin 7,5 lt olduğu tahmin ediliyor. Şehrimizin boya potansiyelinin 21 milyon litre civarında olduğunu tahmin ediyorum. İnşaat sektörü bu hızla büyümeye devam ettiği sürece yeni yapılan projeler ve yenileme pazarını düşündüğümüzde potansiyelin daha da artacağını görülüyor. Görsel olmaktan öte koruyucu amaçlı boyama bilinci de her geçen gün artmakta. Giderek büyüyen ve kat edecek daha çok yolu olan rekabet dolu bir pazar ortamındayız. Kentsel dönüşüm sektörümüzün önünde önemli bir dönüm noktası. Şehrimiz de özellikle site yerleşiminin yoğun olarak bulunduğu Nilüfer ilçesinde mantolamaya yoğun bir ilgi gösterildi. Ayrıca gerek kensel dönüşüm gerekse yeni yapılan sıfır projeler de 2008 sonrası çıkan yönetmelikle binalar Mantolama projeleri tamamlanmış bir şekilde inşa ediliyor. Bu durum da önemli bir potansiyel oluşturmaktadır. Mantolama sektöründe çok geniş bir kalite aralığı mevcut ve vatandaşlarımızın da bu sebeple kafası oldukça karışıyor. Bizim burada yoğun bir şekilde üzerinde durduğumuz kaliteli ürün ve doğru uygulama. TSE standartlarına uygun üretilmiş ürünlerin kullanılması ve İzoder tarafından belirtilen standartlarda yapılacak uygulamalar. Ancak bu alanda yaşadığımız en bütük sıkıntı rekabetin getirdiği kalitesiz malzeme kullanımı ve kalitesiz işçilikdir.
Gidişat iyi ama çözülmesi gereken sorunlar var
Ferhat Daysalı Bursa Boya ve Dek. Odası YKB
2016 yılını baz aldığımızda geçen yıla göre aynı seviyelerde giden sektörün kentsel dönüşümün hız kazanmasıyla daha da hareketlenmesini bekliyoruz. Bursa, inşaat sektörü açısından oldukça hareketli ve verimli bir pazar. Boya ve dekorasyon sektöründe hizmet veren firmalar genel anlamda pazarın gidişatından memnun olsa da bizim Oda olarak tespit ettiğimiz ve çözülmesi gereken bazı konular var. Örneğin kayıt dışı ve belgesiz iş yapan firmalar, pazarda haksız rekabete sebep olmanın yanı sıra pastadan aldıkları ciddi pay ile başkalarına da kötü örnek olmaktadırlar. Buradaki sebepler arasında bazı müteahhitlerin ve site yöneticilerinin belgesiz alışverişe meğilli olmasıdır. Oysa ki yapılan her imalat ve hizmette ödenen KDV, vergi iade yöntemiyle maliyeden geri alınmakta ve ülkemiz açısından vergi kaybına sebep olmaktadır. Bu konuda Maliye Bakanlığı’nın sıkı denetimler ve yeni yasalar ile sektörü disipline etmesi en büyük temennimizdir. Son olarak, 26 Mayıs 2016 yılında yürürlüğe girecek Mesleki Yeterlilik Belgesi uygulamasının da sektöre bir ciddiyet kazandıracağına inanıyoruz.
Kalitede Avrupayı yakaladık
Cemal Tuna Tuna Boya YKB
Türkiye 400 civarındaki üretici ile 830.000 tonluk üretimini 2015 yılı itibari ile gerçekleştirmiştir. Bursa bazlı üretimde ise 40.000 tonluk üretim olduğu tahmin edilmektedir.
Bu üretim tonajının oto,sanayi ve inşaat boyaları olarak dağılımı mevcuttur. Bursa bazlı üretimin yüzde 70’i oto ve sanayi grubu ürünlerden yüzde 30’u inşaat grubu ürünlerinden oluşmaktadır. Bursa ihracatımız 2015 yılında 17.000.000 Dolar civarındadır. Dünya devi firmalarla rekabet edebilmek ve ihracatımız arttırabilmek için devletimizin kimya sektörüne özel imkanlar oluşturarak ara reçine ve ajanların ülkemizde üretimesi sağlanmalıdır. Türkiye nüfus oranının artışı, ısı yalıtım sistemi ve kentsel dönüşüm hamlelerini birleştirdiğimizde bunada son 10 yılda millli gelir artışını da ilave edersek boya tüketimi sürekli artmakta olan bir ülkedir. Son dönemlerde dekorasyon amaçlı ürünlere talep artmakta olup boya bir ihtiyaç malzemesi olmaktan çıkıyor denebilir. Boya sektöre üretim kalitesi açısından Avrupa standartlarına erişmiş durumdadır. Bu boya sektörünün ithal girdisinin çok yüksek
olmasından kaynaklıdır. Çünkü aynı hammaddeleri kullanmaktayız. Bu nedenle ana hammadde girdilerimizde Ar-Ge çalışmalarımızı arttırmalıyız. Dekoratif inşaat boyaları ve sanayi boyaları için renklendirme makine sistemleri oluşturulmuş ve istenilen binlerce renk pazara sunulmuştur. Boya sanayisinde ürünlerde bir dolum standardı oluşturulmalıdır. Kalite standardında TSE eskiden kalite simgesi olarak görülürdü . Bunu tüketici hala böyle görmektedir. Fakat TSE artık kaliteye değil her ürüne alınabiliyor. Tek bir şart ile kutunun üzerindeki özelliklere bağlı kalmak kaydıyla standart üretim yapılmakta bu da kalite olgusunu bozmaktadır.
Yerli kimya sanayisi güçlenmeli
Koray Çetin Üçmavi Boya Kimya Müh.
Kısa dönemde sektör verilerini olumsuz etkilese de, uzun dönemde kentsel dönüşümün gerek inşaat grubu gerekse sanayi grubu boya sektörü için bir avantaj olacağını düşünmekteyim. Binalara uygulanacak enerji kimlik belgesi zorunluluğu ile birlikte mantolama işlemleri ciddi bir hız kazanmıştı. Bu durumun boya sektörüne katkı yapmaya devam edeceğini düşünüyorum. Son yıllarda özellikle yabancı sermayeli yatırımın artışı ile birlikte yabancı sermayeli boya firmalarının da Türkiye pazarına giriş yaptığını görmekteyiz. Artan talep ile birlikte sektörde büyüme gerçekleşeceği aşikar. Henüz ülkemizde çok fazla gündemde olmasa da, birçok ülkede yönetmeliklerle çevre dostu boya teknolojileri desteklenmektedir. Solvent bazlı boyalarda uçucu organik bileşen rakamları düşürülürken, solvent bazlı boyalardan da su bazlı boyalara geçiş hızlanmaktadır. UV lambaları ile anlık kuruma yapabilen boyalar da sektörün en hızlı gelişen kolu olarak görünmektedir.İnovasyonun ve Ar-Ge faaliyetlerinin önemi gün geçtikçe artmaktadır. Bu anlamda devlet destekleri ile birlikte güçlü Ar-Ge yapıları oluşturarak dünya pazarında daha rekabetçi hale gelmeliyiz. Yerli kimya sanayisinin güçlenmesi de sektöre çok ciddi bir katkı sağlayacaktır.
Mantolama dış cephe boyalarını hareketlendirdi
Altan Ulutaş Boykimsan Boya YKB
Türkiye, çok büyük bir inşaat hareketi içinde. Bursa’nın da bununla paralel olduğunu düşünüyoruz. Boya pazarı, yıllara göre devamlı artan bir ivme ile devam ediyor. Çeşitlilikleriyle bizi zorlayan bir fiyat politikaları var. Uluslararası sermayesi olan firmalar pazardaki boya satışı artışından daha fazla pay alıyorlar. İnşaat boyalarının çok yoğun bir ihracatı var. Ortadoğu pazarı savaşlardan dolayı sıkıntıya girdi. Aslında çok iyi potansiyeller vardı. Sanayi durumu biraz daha profesyonelleşmiş bir kısım olduğu için sanayi grubu ihracatı da son dönemlerde biraz daha artış olduğunu gözlemliyoruz. Uzun vadeli bir kimya stratejisi belirlenmesi gerekiyor. Kimya sektörü, hem kârlılık hem faydalık açısından çok önemli bir sektör. Dünyada çok büyük kimya firmaları var. Türkiye boya pazarının hacmini 1 milyar dolar civarında olduğunu düşünürsek, bunun yüzde 70’i inşaat boyaları ve yüzde 30’u sanayi boyaları olduğu tahmin ediyor. Boya pazarının hızlanarak gideceğini ve önümüzdeki en az 15-20 seneninde yükselen bir ivmenin devam edeceğini düşünüyorum. Kentsel dönüşümün başlamasıyla boya yenileme işinin ötelendiğini birebir biz sahada gözlemledik. Mantolamayla beraber dış cephe boyaları ile ilgili büyük bir hareket var.