Buca Belediyesi ve Sosyal Demokratlar Derneği (SDD) İzmir Şubesi işbirliği ile düzenlenen “Demokrasi ve Yerel Yönetimler” panelinde sosyal demokrat belediyecilik uygulamaları ile öne çıkan 3 belediye başkanı, yerel yönetimlerde demokrasiyi anlattı.
Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer ve Buca Belediye Başkanı Levent Piriştina’nın katıldığı panelde demokrasinin katılımcılık ilkesinin yerel yönetimlerdeki uygulamaları ve sonuçları ele alındı. Buca Belediyesi Meclis Salonu’nda düzenlenen panele ilgi oldukça yoğundu.
Sosyal Demokrasi Derneği İzmir Şube Başkanı Cengiz Onur’un yönettiği panelin açılış konuşmasını yapan Buca Belediye Başkanı Levent Piriştina, sosyal demokrat belediyelerin birbirine daha sıkı sarılması gereken bir dönemden geçildiğini vurguladı. Piriştina, “Nilüfer ve Seferihisar Belediye Başkanları sosyal belediyecilik için çok başarılı iki örnek. CHP iktidara geldiğinde, sosyal demokrasi hüküm sürdüğünde neler yapılabileceğinin en somut örnekleridir“ dedi.
MAHALLE KOMİTELERİ TÜRKİYE’DE BİR İLK
Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de, Türkiye’de, hatta dünyada örnek gösterilir hale gelen sosyal belediyecilik uygulamalarını anlattı.
Projeleri , insan odaklı ve katılımcı yönetim anlayışıyla sürdürdüklerini belirten Başkan
Bozbey, muhtarlarla birlikte çalışmanın önemine vurgu yaptı. Türkiye’de bir ilk olan Mahalle Komiteleri ile demokratik yönetim anlayışını işlettiklerini anlatan Başkan Bozbey, ”Mahalle komiteleri ile hemşerilerimizin karar süreçlerine katılımı sağlıyoruz. Yerel yönetimin bir parçası olarak Mahalle Komiteleri, hem mahallenin ihtiyaçlarının karşılanması hem de doğrudan demokrasi ve katılım süreçlerinin en önemli ayağını oluşturuyor” diye konuştu.
“NİLÜFER SANAT, SPOR, EĞİTİM VE BİLİM KENTİ”
1999 yılında göreve başladığında Nilüfer’i, eğitim , bilim, spor, kültür ve sanat kenti yapmak için yola çıktıklarını anlatan Başkan Bozbey aradan geçen süre içinde ulaşılan sonuca dikkat çekti . Bozbey “Okullarımıza her türlü fiziki iyileştirme yapıyoruz. İlçemizdeki okullara 172 yardımcı personel verdik. Nilüfer bir spor kenti. Çok başarılı kadın voleybol ve erkek hentbol takımlarımız var. Bunlara bağlı altyapılar var. Amatör branşlarda 2000’e yakın lisanslı sporcuya sahibiz. İki milli bayramı bağlayan 23 Nisan ve 19 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirdiğimiz Nilüfer Uluslararası Spor Şenlikleri’nin bu yıl 16’ncısını yapacağız.
Hedefimiz 17 bin 500 kişinin bu şenliklere katılması. Ayrıca merhum Bursaspor Başkanımız İbrahim Yazıcı adına 7 bin kişilik stad yapıyoruz. Türkiye de ilk defa tam donanımlı Jimnastık Salonu’nu yakın bir zamanda hizmete açacağız” dedi.
NİLÜFER KÜTÜPHANELERİ İLE ÖRNEK
“Bursa da kültür- sanat derseniz Nilüfer akla gelir” diyen Başkan Bozbey “ilçemizde 5 kütüphanemiz var. Bunlardan bir tanesi Türkiye’nin ilk şiir kütüphanesi. Köyden mahalleye dönüşen kırsal yerleşim yerlerindeki bin 200 kadınımız her ay bir kitap okuyor. Bu kadınlarımızı 4 ayda bir kitapların yazarlarıyla buluşturarak kitap üzerinde konuşma fırsatı veriyoruz. Kente değişimi yönetiyorsanız, kadınlar olmazsa olmazdır. Biz CHP olarak kadınların yüzde 50’sinin oyunu alamazsak iktidar olma şansımız yok” ifadelerini kullandı.
Nilüfer’de bu yıl ilk kez Uluslararası Caz Tatili Festivali ‘ni gerçekleştirdiklerini anlatan Bozbey şöyle konuştu: “Bu konserlere İzmir’den, Balıkesir’den katılımlar oldu. 27 Mart’ta da Tiyatro Festivali’ni başlatıyoruz. Kültür sanat etkinlikleri ile ilgili 2004 ve 2009 yerel seçimleri öncesi çok sert eleştiriler aldık. Diğer partiler “Paraları sanatçılara veriyor” diye kıyameti kopardı. Ancak bizi eleştirenler bu gün bizim 10-15 yıl önce başlattığımız yoldan gitmeye çalışıyorlar ama maalesef beceremiyorlar.”
ÇEVRE İLE BARIŞIK KENT
Nilüfer’in bir çevre kenti de olduğunu anlatan Bozbey “Önce insan diyerek başlattığımız calışmaları, şimdi ‘önce canlı’ diyerek devam ettiriyoruz. Kenti oluştururken, halkımızın yanında sokak hayvanlarının, ağaçların da yaşam hakkını koruyoruz. Çevre ile barışık bir toplum, bir kent hedefliyoruz. Demokrasinin sokaktan geleceğine inanıyoruz. Tepsiyle verilen demokrasiyi, yarın tepsiyle alırlar” ifadelerini kullandı.
Panelin soru cevap bölümünde yeni Bütünşehir Yasası’nın etkileri konusunda yöneltilen sorulara cevap veren Mustafa Bozbey “ Maalesef merkeziyetçi bir anlayışa gidiyoruz.
Gelişmiş dünyada karar vericiler yerel yönetimler olurken, bizde ise her şeyi tek bir kurum, kurum bile değil tek bir kişi belirliyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bizim haberimiz olmadan, ilçelerimizde büyük planlamalar yapıyor. Büyükşehir Belediyesi ise siyasi yaklaşımla bir çok önemli projemizi engelliyor” diye konuştu.