USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Bursa

BTÜ’nün adı var kendi yok

CHP Bursa Milletvekili ve Milletvekili Adayı Orhan Sarıbal, eğitim kurumlarının ağır bir saldırı altında olduğunu ileri sürdü.

BTÜ’nün adı var kendi yok
28-09-2015 15:16
Google News

Üniversitelerin siyasi iktidarın uygulamalarının onama merkezine dönüştüğünü savunan CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, “YÖK’ün kaldırılması ve bağımsız, özerk, laik demokratik üniversitelerin inşası şarttır” dedi

CHP Bursa Milletvekili ve Milletvekili Adayı Orhan Sarıbal, eğitim kurumlarının ağır bir saldırı altında olduğunu ileri sürdü. Toplumun tüm birimlerine yönelik, yeniden yapılandırma ve biçimlendirme politikalarının belirgin bir hale geldiğini savunan Sarıbal, “Bu politikalara karşı gelenler ötekileştirilmiş, değersizleştirilmiş ve itibarsızlaştırılmıştır. Bununla yetinilmemiş, hedef haline getirilerek topyekûn bir saldırıyla karşı karşıya bırakılmıştır. Bütün bu yaşananlardan Uludağ Üniversitesi de nasibini almıştır. Üniversiteler, merkezi kararların, siyasal iktidarın uygulamalarının onama merkezi ve destekleyicisi olarak tanımlanmaya başlanmıştır” dedi.

Yazılı bir açıklama yayımlayan Sarıbal, Akademiden siyasal iktidar kararlarının destekleyicisi, hatta uygulayıcısı olması beklendiğini, bu beklentilere yanıt vermeyen, karşı duranların da bir çok biçimde müdahalelere maruz kaldığını belirterek şunları söyledi:

“Toplumsal sorunlar karşısında her zaman duyarlılık gösteren ve üzerine düşen sorumluluklardan kaçınmayan üniversiteler, son 13 yılda kamusal sorumluluğunun gereğini yerine getirmekten giderek uzaklaşmakta, uzaklaştırılmaktadır. Üniversiteler son yıllarda izlenen yüksek öğrenim politikaları nedeniyle önemli ölçüde güç kaybına uğramıştır. Küresel İnovasyon (Buluş) Endeksi raporuna göre Türkiye 141 ülke arasında 54’üncü sıradan 58’inci sıraya indi. Türkiye; dünyanın en buluşçu (en inovatif) ülkeleri İsviçre, İngiltere, İsveç, Hollanda, ABD’nin çok gerisinde yer aldığı gibi Ortadoğu ve Kuzey Afrika sıralamasında dahi gerilerde yer aldı.”

BTÜ’NÜN ADI VAR KENDİ YOK
Ekonomik açıdan güç durumdaki öğretim elemanlarına, ağır ders yükü altında ezilmeleri dışında bir seçenek sunulmadığını söyleyen Sarıbal, özellikle genç akademisyenler, özerk ve özgür üniversitede yeri olmayan bir şekilde, işlerini kaybetme tehdidi altında, güvencesiz koşullarda çalıştığına dikkat çekti. Fizibilite çalışması yapılmamış, gereksinimleri hesaplanmamış yeni üniversitelerin açılmasının eğitim değil sorun ve sorunlar ürettiğini ifade eden Sarıbal, açıklamasına şöyle devam etti:

“Örneğin Bursa Teknik Üniversitesi öğretim üyesi kadrosu, ihtiyaç durumu, fiziki koşulları düşünülmeksizin açılmıştır. Adı var kendi yok bir üniversite, kadrolaşma amaçlı yapılmış, hiçbir fizibilite çalışması, araştırması, çalışması değerlendirmesi yapılmadan açılmıştır. Mevcut üniversitelere bakış açısının tipik bir örneği olmaya mahkûmdur.”

'YÖK’ÜN KALDIRILMASI ZORUNLULUKTUR'
Sarıbal, tüm bu şartlar düşünüldüğünde YÖK’ün kaldırılmasının zorunluluk olduğunu vurgulayarak şunları sıraladı: “Üniversitelerde öğretim üyesi kıyımı olağanca hızıyla devam etmektedir. İktidar yanlısı taraflı liyakat anlayışından uzak bu yapı ile objektif bir eğitimin olmasını beklememek gerekir. Üniversiteler AKP’li kadrolar tarafından kuşatılarak yönetilmektedir. Üniversiteler halkın değil AKP’nin üniversiteleri haline getirilmiştir, Bilimsel çalışmalar yerine kadrolaşma hâkim bir yapı halindedir. Özetle her geçen dönem artan üniversite mezunlarına karşın, istihdam sorunu hızla büyümektedir. Üniversiteli işsizlerimizin durumu ülkemizin acı bir gerçeğidir. Acil çözüm üretilmesi zorunludur. “Bağımsız, özerk, laik ve demokratik üniversitelerin inşası şarttır.”

'BAĞIMSIZ ÜNİVERSİTELER İÇİN HALKIN İKTİDARINI KURMAK ZORUNDAYIZ'
Eğitim ve öğrenimlerine başlayan ve devam eden öğrencilerimizin ise başta burs ve yurt sorunları ciddi bir toplumsal sorun haline geldiğini de vurgulayan Sarıbal, tüm problemlerin sürdürülebilir ve bilimsel politikalarla çözüme kavuşturulabileceğini anlattı. “Yakın gelecekte bütün bu sorunların çözümleri için geldiğimizde ortak aklın egemen olduğu bilimsel politikalar sergileyerek eğitimin bulunduğu bu durumdan kurtaracağız” diyen Sarıbal, açıklamasını şöyle sonlandırdı:

“Yeni öğretim yılında tüm öğrenci, öğretim üyesi ve eğitim emekçilerinin yeni öğretim yılını kutlarken; bağımsız, demokratik, laik, özerk, katılımcı ve çoğulcu bir eğitim anlayışını ülkemize getirmek için 1 Kasım'da halkın iktidarını kurmak zorundayız.”

KAYNAK:BURSAPORT

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
Bursa Gazete Manşetleri
PUAN DURUMU TÜMÜ