Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığında düzenlenen Smartcon 2019 Ankara Teknoloji Zirvesi’nin açılışına katıldı. İş ve teknoloji dünyasını bir araya getiren zirvede teknolojinin sürekli gelişen ve değişen dönüşümünün tarıma etkileri masaya yatırıldı. Programda konuşan Bakan Pakdemirli, Meteoroloji ile yürütülen proje sayesinde tarımda üretimin ve fiyatların öngörülebilir olacağının altını çizdi. Son 15 yılda Türkiye’de hayvancılığın büyük oranda artış gösterdiğini belirten Bakan Pakdemirli, buna karşılık tarımın düşük oranda artış gösterdiğini söyledi. Gelişen teknoloji içerisinde tarımda robotlara yer verilmesinin verimlilik artışı sağlayacağını ifade eden Pakdemirli, "Bugün itibariyle Türkiye, 941 tane ilçede neyi üreteceğini, neyi üretmemesi gerektiğini çok iyi biliyor. Bununla ilgili havza bazlı çalışmalar yapılmış durumda. Son 15 yılda hayvancılık alanında 2-2 buçuk misli bir artış söz konusu. Bitkisel üretim ise yüzde 20 ile 25 oranında artmış desteklemelere rağmen. Bu da çok önemli bir ev ödevimiz olduğunu gösteriyor. Biz bakanlık olarak değil, tüm paydaşlarımızın da birlikte çalışıp üretiyor olması gerekiyor. Makineler dünyayı ele geçirecek gibi felaket senaryoları çiziliyor. Bunları iyi kullanmayı becerebilirsek burada inanılmaz fırsatlar yatıyor. İnsan hatasından arınmış bir şekilde çok daha iyi yarınların bizi beklediğinin göstergesi. İşin olumlu tarafından bakıyorum ben. İnsanların yaptığı bir takım işleri robotların yapmasını biz bakanlığımızda da konuşuyoruz. Dertsiz tasasız çalışanlarımızın her birinin kendine göre sıkıntısı, aile sorunları olabiliyor. Bunlardan çok yüksek verim almak mümkün değil. İşin sosyolojik boyutu da var. İşte robotlar devreye girerse insanlar ne yapacak diye ama ilerlemiş ülkelerde insanların aç kalmadığını, daha nitelikli işlerde çalıştığını görüyoruz" dedi.
"BİZ KENDİMİZİ TARLADAN ÇATALA KADAR SORUMLU GÖRÜYORUZ"
Hollanda’da kimyasallarda robot püskürtme sayesinde yüzde 90 azalmaya varan verimler yakalandığını belirten Pakdemirli, "Tohumdan sofraya kadar izleme. Bu sorumluluk tamamen bakanlığımızda olmamasına rağmen biz kendimizi tarladan çatala kadar sorumlu görüyoruz. Tohumdan çatala kadar yürüyen bu zinciri mutlaka takip edebiliyor olmamız lazım. Bugün geldiğimiz teknoloji ile beraber aslında biz bunu takip edebiliyoruz. Sadece gıda içerisindeki nano partiküllerle takip değil. Onun ötesinde gübreyi, ilacı takip edebilmek, nerede nasıl atılmış bunları takip etmek söz konusu. GSM sektörü Türkiye’de de otomatik sulama hizmeti verebilmekte" diye konuştu.
"BİZ E-DEVLET ÜZERİNDEN İŞLEMLERİ ÜCRETSİZ HALE GETİRELİM İSTİYORUZ"
Bakanlık olarak dijital olgunluk seviyesini arttırdıklarını söyleyen Pakdemirli, bakanlığa yapılan başvuruların e-Devlet üzerinden yapılması için alt yapı çalışmalarının sürdüğünü ifade ederek, "Ortak bir veri merkezi kuruyoruz. 9 kurumun 10 bilgi işlem merkezini tek merkezde topluyoruz. Tek merkeze toplanınca tekrar eden yatırımlardan kurtulmuş olduk. Etkinliğimiz, tasarrufumuz artıyor. Bizim bakanlığımız iki bakanlığın bir araya gelmesinden oluştu. Vatandaşımız bize başvurduğu zaman biz başka bir birimden evrak isteyip, vatandaşı oraya yönlendiriyoruz. Halbuki onu yapmamamız gerekir. Bizde olan bir bilgi için vatandaştan bilgi istemeyip vatandaşa eziyet etmemiz gerekiyor. Bu anlamdaki sadeleşme ve veri merkezlerinin birleşmesi bu alana ciddi hizmet veremeye başladı. Amacımız tüm hizmetlerimizi e-Devlet’e taşımak. Genel bir şikayet var; vatandaş bizimle ilgili işlemlerini yaparken diğer kurumlara başvuru yapıyor. Onlara başvurduğu zaman da bazen almış olduğu faydanın önemli bir kısmına tekabül eden bir ücret ödemek zorunda kalıyor. Biz e-Devlet üzerinden işlemleri ücretsiz hale getirelim istiyoruz. Çiftçi ve tarım kesiminde internet kullanımı az da olsa bugün herkes cep telefonunu kullanıyor. Kendisi yapamazsa oğluna, oğlu yapamazsa torununa verip mutlaka işini yaptırır dedik ve yavaş yavaş tüm işlerimizi, vatandaşa değen tüm işlerimizi internet üzerinden yaptırmak amacımız. Mevcut olan iş gücümüzü de daha verimli alanda kullanmak istiyoruz. Personelimizin çok ciddi bir evrak görevleri var. Bundan dolayı asıl görevlerini sahada yapamıyorlar" şeklinde konuştu.
"TARIMDA FİYATLAR ÖNGÖRÜLEBİLİR OLACAK"
Meteoroloji ile ortak yürütülen çalışmalarla tarımda fiyatların öngörülebilir olacağının altını çizen Bakan Pakdemirli, "Meteoroloji tarıma gelen en büyük hediyelerden bir tanesi. Meteoroloji son derece önemli tarım için. Tarımda inanılmayacak kadar önemi var. Açık tarım yapılıyorsa hava şartları çok önemli. Bugün itibariyle meteorolojide bu tarz hizmetlere yönelme, rekolte tahminlerine doğru gitmeye başladık. Arkadaşlar limonla başladılar. Limonun mesela önümüzdeki aylardaki fiyatlarını tahmin etmeye başladılar. İleriye yönelikte nasıl bu tahminleri daha çok üründe gerçekleştiririz ve bu tahminler sayesinde de nasıl çiftçiye, üreticiye nasıl bilgi veririz ve fazla üretimin nasıl önüne geçeriz, üretim olduğu zaman nasıl tedbir alacağız bununla ilgili planlama yapacağız. Hava tahminleri de önemli. Burada da yüzde 90 üzerinde bir verimliliğimiz var. Bu çıtayı yüzde 95 koyduk, biraz zor bir çıta ama arkadaşlar bunun üzerinde çalışmasına devam ediyor. Coğrafi bilgi sistemleri tarımdaki parselleri bir dijitize etme sürecindeyiz. Bununla ilgili önemli bir mesafe aldık. Uydu vasıtasıyla parsellerin renk, kot farklılıklarından parsellerde ne ekilip dikildiğini biliyoruz. Parseli takip edebildiğiniz zaman teşviki doğru yere verip vermediğinizi görmüş oluyorsunuz. Alan bazlı teşvikler Türkiye gerçeği. Bunları Dünya Ticaret Örgütü bunu çiftçiye verin diyor. Alan bazlı teşviklerden teknolojiyi kullanarak vazgeçip, hangi parselde ne üretildi bunu görebiliyor olacağız. Sadece uydu değil drone’ları da kullanarak bu verileri tahmin etmek söz konusu" ifadelerini kullandı.
"DÜNYADA YANGINA MÜDAHALEDE BİRİNCİYİZ BAKANLIK OLARAK"
Meydana gelen orman yangınlarında drone ile müdahalenin önemli bir aşama olduğunu kaydeden Bakan Pakdemirli, geliştirilen teknoloji ile yangının nerede çıkabileceğinin tahmin edilebilir olduğunu söyledi. Pakdemirli şunları kaydetti:
"Bana göre bir ağacın parasal bir değeri yok. Bu milyarlarla ölçülemez. Bu anlamda yangına müdahale ediliyor olması çok önemli. Öncelikle nerede yangın çıkabileceğini tahminleme sistemlerimiz var. Orada geri planda çalışan bir tahminleme sistemimiz var. Bununla birlikte yangın helikopterlerinin konumlandırılması da çok önemli. Dünyada gururla söylemek istiyorum yangına müdahalede birinciyiz bakanlık olarak. Bunun sebebi de teknolojiyi iyi kullanıyor olmamız."
HAYVANLARA GSM ’Lİ KÜPELER GELİYOR
Hayvanlar için geliştirilen küpe sistemiyle ülkedeki hayvan varlığına ve sağlığına dair önemli bilgilere ulaşmanın mümkün olabileceğini söyleyen Pakdemirli, "Veterinerlikle ilgili de hayvanlarımız ile ilgili ilaç reçete takip sistemi var. Bizim hayvanları saymaya ihtiyacımız var dedim. Nasıl sayım yapacağız diye düşündük. Bu elimdeki küpe içinde bir GSM telefon var. Bunun mucidi benim. Bunun üzerinde yerli ve yabancı firmalar üzerinde çalışıyor. Bunun üzerinde tamamen bir cep telefonu var. Hayvan iki üç günde uyanacak ve ’merhaba benim adım sarıkız diyecek.’ Bugün yaşadığımız problemlerden biri hayvan kesilince küpeleri toplanıp hayvan envanterinden düşülmüyor, düşülmesi gerekli. Bu anlamda Türkiye’de hayvan varlığını takip ediyor olmamız önemli. Bir planlama yapmak için doğru bilgiye ulaşmamış lazım" diye konuştu.
"VERİM VE REKOLTE TAHMİNLERİ YAPILABİLECEK"
Tarımda teknoloji kullanmanın büyük önem taşıdığını sözlerine ekleyen Pakdemirli, "Üzerinde çalıştığımız bir traktör var. Seri üretime geçirmeye hazır olan bir prototip. Bunu yapabilirsek karbon ayak izimizi düşürmüş olacağız. Bugün devlet olarak mazotu çok ciddi bir şekilde destekliyoruz. Bu traktör ulaşılabilir fiyatlarla olacak. Hedeflerimiz de var. Bu çalışmalara başladık ama bu çalışmalarda en ileri noktada değiliz. Verim ve rekolte tahminlerinde tüm ürünlere yayma amacımız var. Yapay zeka ürünleriyle de bunu yapmayı düşünüyoruz. Meteorolojik, jeolojik ve ekonomik ve tarımsal veriler bir araya gelerek modellemeleri hayata geçirip tarıma optimize edilmesini istiyoruz. Tarımda teknolojiyi kullanmak ihtiyarı değil mecburidir" ifadelerini kullandı.
(Hülya Keklik /İHA)
