Bursa Barosu’ndaki basın açıklamasını, Kadın Hakları Merkezi Sorumlusu Av. Özlem Gürgen Eldem okudu. Bursa Barosu Başkan Yardımcısı Av. Aslı Evke Yetkin ile yönetim kurulu üyeleri ve avukatların katıldığı açıklamada şöyle denildi:
“Av. Dilara Yıldız, mesleğinin başında genç bir kadın avukattı. Cani bir erkek tarafından katledildi. Bir kadın, bir avukat, bir insan daha ellerimiz arasından kayıp gitti, koruyamadık.
Aynı gün Raziye Oskay’ın ölüm haberini aldık. Türkiye’nin farklı illerinden neredeyse her hafta benzer öykülere sahip kadın cinayeti haberleri gelmeye devam ediyor. Maalesef kadınları koruyamıyoruz.
Biz avukatlar, yasaların uygulanmasını ve İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmemesi gerektiğini defalarca anlattık. Erkek egemen sistemin toplumun sosyal, siyasal ve ekonomik alanlarına hakim olduğu, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ve “zehirli erkekliğin” cinsiyet terörünü doğurduğunu, kadınların bu şekilde ötekileştirilerek eril şiddette maruz bırakıldıklarını defalarca haykırdık.
Fakat tüm bu söylemlerimiz dikkate alınmadı. İstanbul Sözleşmesi’nden imza çekildi, 6284 Sayılı yasa etkin uygulanmadı, nafaka tartışılmaya açıldı, kadının özgür bir birey olduğunu kabul etmeyen zihniyete cesaret verici söylemlerde bulunuldu.
Adli makamlar kadın cinayetleri davalarında şiddeti meşrulaştıran argümanları kabul ederek indirim yoluna gitmekte, kadınların şiddete maruz kaldığı yönündeki şikâyetlerin inandırıcılığını sorgulamakta, acil önlemler alınmamaktadır. İlgili makamların şiddet karşısında ayrımcı, pasif ve özensiz davranışları kadınları korumasız bırakmaktadır. Dolayısıyla, kadına yönelik şiddetin ve cinayetlerin artmasına yol açılmaktadır.
Tıpkı Av. Dilara Yıldız cinayeti gibi…
Dilara Yıldız, bir avukattı ve yasaları iyi biliyordu. Zanlı Oktay Dönmez hakkında uzaklaştırma kararı almıştı. Defalarca şikayetçi olmuştu. Fakat, meslektaşımız kamuya açık bir alanda, polislerin olay yerine intikal etmesine rağmen Oktay Dönmez tarafından silahla katledildi. Bu olay, ülkemizde kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin ne kadar rahat işlenir hale geldiğini dehşet verici şekilde açıkça ortaya koydu.
Bu nedenle bir kez daha kadına yönelik şiddetin önlenmesi için;
Türk Medeni Kanununun, 6284 sayılı kanunun, uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan kadın haklarının tüm kurum ve kuruluşlarca eksiksiz uygulanmasını…
Aile hukuku ve kadına karşı şiddet alanlarında uzlaşma ve arabuluculuk uygulamalarının kabul edilmemesini…
Nafaka konusunda yasal bir değişiklik yapılmamasını ve İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden yürürlüğe alınmasını önemle vurguluyoruz.
Meslektaşımız Av. Dilara Yıldız ve Raziye Oskay’ın öldürülmesinden dolayı üzüntümüz ve öfkemiz sonsuzdur. Meslektaşımızın ailesine ve hukuk camiamıza başsağlığı diliyoruz.
Kadının insan hakları için mücadele eden biz Bursa Barosu Kadın Hakları Merkezi ve üye avukatlar olarak bir kez daha kadınların yanında mücadelemizi sürdüreceğimizi vurguluyor, meslektaşımızı katleden zanlı Oktay Dönmez’in en ağır cezayı alması için yasal sürecin sonuna kadar takipçisi olacağımızı kamuoyuyla paylaşıyoruz.”
