Bursa’da tüzel kişiliklerini bir kenara bırakan Demokratik Sol Parti, Genç Parti, Türkiye Değişim Partisi, Bağımsız Türkiye Partisi, Gelişim ve Demokrasi Partisi, Memleket Partisi, Doğru Parti, Anadolu Birliği Partisi, Doğru Yol Partisi, Liberal Demokrat Parti, Hak ve Adalet Partisi, Cihan Partisi, Adalette Birlik Partisi İl Başkanlıklarından oluşan Bursa İçin Birlik Platformu ortak açıklama yaptı. .
Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Kahramanmaraş’taki yıkıcı depremin ardından binlerce bina yerle bir oldu. 'Deprem yönetmeliği olmasına rağmen bu kadar bina neden yıkıldı?'diye soruyoruz. Yıkılan binaların müteahhitleri ve binalara ruhsat verenlerin adil bir şekilde yargılanmasını talep ediyoruz. Lütfen şimdi bunun sırası mı demeyin. Bir yandan depremzedelere yardım ederken, bir yandan binaların bu halde olmasından sorumlu olanlardan hesap sormalıyız. Şimdi bu kişiler yargı önünde hızla hesap vermezse, bundan sonra yine kaçak yapılar, deprem yönetmeliğine uygun olmayan yapılar yapılacak ve bir sonraki depremde yine canımız yanacak. Hepimiz biliyoruz ki ülkemizde gündem değişip, depremi yaşayanlar acılarıyla baş başa kaldığında, bu konunu unutulacak, unutturulacak. 99 Depreminin davaları ne oldu, sonuçlarını bileniniz var mı? Gölcük, Kocaeli depremlerinde de bunları yaşadık. Önce herkes isyan etti, sonra unuttu. 6000 müteahhit ve teknik sorumluya dava açıldı. Ama kaç kişi ne ceza aldı? Evet bu çok büyük bir depremdi ve iki deprem üst üste yaşandı. Ancak bir bina yerle bir olmuşken, yanındaki binanın ayakta kalması neyle açıklanacak? Hastane binalarının, devlet kurumlarının, okulların, otellerin, havaalanının yıkılmış olması sizce kabul edilebilir bir durum mu? Sadece 1 yıllık olan ve deprem yönetmeliğine uygun diye reklamı yapılan binaların toza dönüşmesinin hesabını kim verecek? Bu binaları yapanlar ve buna izin verenler, vakit geçmeden yargılanmaya başlanmalı. Bunun için:
1. Binaların tarihleri sorgulansın. Belediyelerin elinde bu bilgi var. Tarih itibariyle envanteri çıkarılsın
2. O envantere göre ruhsat veren net bir şekilde ortaya çıkacak. Kurumlar ve imza verenlerin listesi çıkarılsın.
3. Hatalı olduğu tespit edilen tüm firma, kişi ve kurumlar hakkında savcılık hızlı bir şekilde soruşturma başlatsın.
4. Sorumlu kişiler hakkında yurt dışı çıkış yasağı uygulansın.
5. Atılan adımlar vatandaşlarla şeffaf bir şekilde güncel olarak paylaşılsın
Zorunlu deprem sigortası gereği binası hasar görenlerin zararları karşılanmak zorunda ama, bunun da hakkaniyetli bir şekilde yapılacağından emin olmak istiyoruz. Bu önerimiz deprem kuşağının üstünde bin yıldır varlığını iç ve dış düşmanlara karşı koruyan ülkemizde uygulanması gereken “'ürdürülebilir Afet Yönetimi' kapsamının yalnızca küçük bir parçasıdır.”