Geçtiğimiz günlerde zabıtaların sıkı denetimi sonucunda Çin'den ithal edilen ve aslen hayvan yemi olarak kullanılan tonlarca kestane ele geçirildi.
Bireylerin sağlığını tehlikeye atan ve zehirlenmelere sebebiyet veren Çin kestanelerinden uzak durmak gerekiyor. Ancak Çin kestaneleri ile tüketime uygun kestaneler birbirine oldukça benzer.
Peki Çin kestanelerini nasıl ayırt edebiliriz?
Çin kestanesi, bilimsel adıyla Aesculus hippocastanum Avrupa ve Asya'nın yerli bitki örtüsünün bir parçasıdır. Türkiye'nin farklı bölgelerinde de sıklıkla rastlanılan bu bitki, büyüklüğü ve tohumları ile dikkat çeker.
Bu bitkinin meyveleri, hem büyük boyutları hem de içerisinde barındırdığı tohumları ile bilinir.
Bu meyveler, olgunlaşma sürecini tamamladığında tüketilebilir hale gelirler fakat çiğ tüketildiklerinde zehirli etkiler gösterebilirler.
Çin kestanesi meyvelerinde yer alan hemaglutinin adlı madde, insan sağlığı üzerinde toksik etkiler oluşturabilir.
Çin kestaneleri, hemaglutinin kırmızı kan hücrelerinin birbirine yapışmasına sebep olup kanın pıhtılaşma sürecini zorlaştırır.
Bu durum, kanamadan baş dönmesine, mide bulantısından kusmaya ve ishale kadar çeşitli belirtilere yol açabilir.
Çin kestaneleri çiğ olarak kesinlikle tüketilmemelidir. Pişirildiğinde toksik etkilerinden arınan Çin kestaneleri en az 20-30 dakika boyunca kaynatıldıktan sonra tüketilmelidir.
Çin kestaneleri, yerli kestanelere kıyasla daha uygun fiyattan satışa sunulur. Fiyat kıstası Çin kestanelerinin ayırt etmekte en önemli husulardan bir tanesidir.
Çin kestanelerini ayırt etmenin bir diğer hususu da kestanenin kokusudur.
Çin kestaneleri, yerli kestanelere kıyasla daha kötü bir kokuya sahiptir. Kestanenin formu da doğru kestaneyi bulmak için oldukça önemlidir. Kestanenin formu, olgunlaşma seviyesinin bir yansımasıdır. Olgunlaştıkça, kestane genellikle yuvarlak veya oval bir görünüm alır.
Aynı şekilde kestane alırken kabuğunun durumunu da incelemek gerekir.
Kabuğu sertleşen kestane, olgunlaşma sürecini tamamlamıştır. Yumuşak ya da çatlak görünen kabuklar, kestanenin henüz olgunlaşmadığının bir göstergesidir.
Bu nedenle, olgunlaşmamış kestaneler tüketilmemeli ve bu durumdan kaçınılmalıdır.