Suriye'de yaşayan Diya Hudra, ülkesinde çıkan iç savaşta eşini kaybedince oğlu Yusuf'u da yanına alarak kardeşleriyle Bursa'ya geldi. Diya Hudra, daha sonra kardeşi Ahmet Hudra'nın yanında çalıştığı Köksal Temel ile dini nikahlı birlikte yaşamaya başladı.
Merkez Osmangazi İlçesi Soğanlı Mahallesi'nde oturan ve market işleten Köksal Temel, geçen yıl eylül ayında kıskançlık yüzünden tartıştığı Diya Hudra'yı oğlu Yusuf'un gözleri önünde 20 bıçak darbesi ile öldürdü.
Nikahsız eşini öldürdükten sonra cesedinin başında 19 sigara içen Köksal Temel evden bir kilometre uzaklıkta Fatih Mahallesi'ndeki bir okulun bahçe duvarı önünde çömelmiş vaziyette ağlarken gözaltına alındı. Eve giden polis ve komşuları ise minik Yusuf'u annesine sarılı halde, üzeri kanlanmış olarak buldu. Temel, tutuklanırken, Diya Hudra'nın cenazesi ise Bursa'da yaşayan kardeşi tarafından Hamitler Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Bursa Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'ne bağlı Çocuk Yuvası'nda koruma altına alınmasına karar verilen minik Yusuf, dayısı Ahmet Hudra'nın isteği üzerine kendisine teslim edildi.
4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'Kasten adam öldürmek' suçundan ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılanan Köksal Temel, savunmasını yaptı. Bir anlık sinirin kurbanı olduğunu söyleyen Köksal Temel, "Ben artık Diya ile ilişkimi bitirmek istiyordum. Bunu ailesine de söyledim çok üzgünüm. Olay günü Diya'nın hasta olan oğlu Yusuf'un iğnesini yaptırmak için Hastaneye gittik. Eve gelince tartışma devam etti, ne olduğunu anlayamadım" diye konuştu.
Diya Hudra'nın erkek kardeşi Ahmet Hurda da katıldığı duruşmada, verdiği ifadesinde, "Ablamı öldüren bu adamdan şikayetçiyim" dedi. Mahkeme heyeti eksik evrakların tamamlanması ve Köksal Temel'in akıl sağlığının belirlenmesi için Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne sevk edilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.
