BUSMEK’in ‘11. genel sergisi’, Atatürk Kongre Kültür Merkezi (Merinos AKKM) fuaye alanında sanatseverleri ağırlamaya devam ediyor. Aynı zamanda sergi kapsamında, usta sanatçılar da Bursa Kent Konseyi Koza Salonu’nda söyleşileriyle sanatseverlerle bir araya geliyor. Prof. Dr. Ayşe Üstün, ‘klasik sanatlarda desen ve motifler’ konulu bir söyleşiyle sanatseverlerle buluştu. Hat ve tezhip kursiyerlerinin yoğun katılım gösterdiği söyleşide Üstün, yıllarını verdiği meslek hakkında tüyolar verdi. Sakarya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi olan Prof. Dr. Ayşe Üstün, konuşmasında tarihten bu yana uygulanan süsleme çalışmalarını ayrıntılı bir şekilde anlattı. Bezeme sanatını alaylı olarak öğrendiğini belirten Üstün, “Desen çizmeye hobi olarak başladım. Sonra mesleğim haline geldi. Bu işleri yaparken kendi başınıza öğreniyorsunuz ama iyi bilen bir üstatla çalışmanız şart. Sabırlı olmak gerek, ben tam 10 yıl çizim yaptım. Hocama artık boyamaya geçeyim diye teklif bile etmedim. Şimdiki öğrenciler çok hevesli çabuk üretim yapmak, hemen sergi açmak istiyorlar” dedi.
Üstün, kentin değerlerinden de bahsederek, “Bursa’da yaşayan hat ve tezhip öğrencileri çok şanslı… Bursa, desen açısından çok zengin. Mimari yapılar, özel eserler çok fazla. Özellikle Ulucami’de her zamana ait hattatların eserleri var. Sadece mimari yapılar değil, yerdeki çimenler bile ilham kaynağı olmalı. Bir yaprağa bakın, inceleyin ondaki kanaviçeyi göreceksiniz” diye konuştu.
Program sonunda Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe adına Muhsin Özlukurt, Üstün’e teşekkür ederek plaket ve Yeşil Türbe çinisi takdim etti.
Öte yandan Yrd. Doç. Selman Can ve Muhammet Mağ ile ‘Türk İslam Sanatlarının Mahiyeti’ konulu söyleşi de yoğun ilgiyle gerçekleşti. Yrd. Doç. Selman Can, söyleşide, sanatın gelişim sürecinden bahsetti. Hat ve Tezhip Sanatçısı Muhammet Mağ ise İslam sanatlarının mimariden başladığını söyleyerek, “Modern bir mimari yapıyorsanız onun içine hiçbir zaman hat, tezhip koyamazsınız. Kabul etmez bina. Ecdadımız zanaatla sanatı beraber yürütmüştür. Zanaat işin süsü, sanat ise felsefesidir. Buradaki felsefe de ait olduğun medeniyeti, kültürü, inancınızı ifade edebilme yeteneğidir” dedi.
İcra ettikleri sanat dallarının Türkiye’deki durumunu da ele alan sanatçılar söyleşi sonunda katılımcılardan gelen soruları da cevapladı.