Ülkenin gelecek ay yapılacak referandum sonucunda Avrupa Birliği'den çıkmasını isteyenler Türkiye'nin AB'ye girmesinin hem İngiltere ekonomisine hem de güvenliğine zarar vereceğini iddia ediyor. Tartışmanın odağında AB'den çıkışı savunan İngiltere Savunma Bakanlığı Müsteşarı Penny Mordaunt'un "Türkiye'nin AB'ye girişi ihtimali karşısında yapabileceğimiz hiçbir şey yok"açıklamasına ve bu sözlere AB'de kalınmasını destekleyen Başbakan David Cameron'ın verdiği "Hayır doğru değil, üyeliği veto etme hakkımız var. Mevcut reform hızıyla da Türkiye ancak 3000 yılında üye olur" yanıtı var.
İngiltere'de yaklaşan AB referandumunda Türkiye'nin AB üyelik süreci önemli bir kampanya malzemesine dönüşürken, Başbakan David Cameron "Türkiye’nin AB’ye girmesi uzak bir ihtimal. Bugünkü ilerleme hızıyla bunun gerçekleşme ihtimalinin belirmesi bile on yıllar alacaktır" dedi. Cameron ardından bu konudaki tahminini daha da ileri götürerek, “Bugünkü ilerleme hızıyla AB’ye girmeleri, 3000 yılı civarında olur muhtemelen” iddiasında bulundu.
İngiliz ITV televizyonunda katıldığı programda konuşan Cameron, İngiltere’nin AB’den ayrılması için kampanya yürütenlerin İngiliz halkına "Türkiye’nin AB’ye girmesini engelleyemeyiz, o nedenle bizim çıkmamız için oy kullanın” çağrısı yaptığını ancak bunun gerçeği yansıtmadığını söyledi.
"Türkiye’nin AB’ye girmesi uzak bir ihtimal" ifadesini kullanan Cameron, "Bugünkü ilerleme hızıyla bunun gerçekleşme ihtimalinin belirmesi bile on yıllar alacaktır. O aşamada bile ‘hayır’ diyebilecek durumda olacağız” diye konuştu.
İngiltere’nin de bütün diğer AB üyelerinin de herhangi bir ülkenin AB’ye girmesini veto hakkı bulunduğunu belirten Cameron, Türkiye'nin üyelik süreciyle ilgili olarak “1987’de başvurdular. Bugünkü ilerleme hızıyla AB’ye girmeleri, 3000 yılı civarında olur muhtemelen” ifadesini kullandı.
“AB’NİN TÜRKİYE’Yİ DIŞARIDA TUTACAĞINI DÜŞÜNMÜYORUM”
İngiltere'nin 23 Haziran'da yapacağı referandumda AB'den ayrılması için kampanya yürüten Silahlı Kuvvetler Bakanı Penny Mordaunt yaptığı açıklamada, Türkiye’nin 8 yıl içinde AB’ye üye olacağını ve İngiltere’nin bunun önleyecek pozisyonda olmadığını söylemişti.
Sığınmacı krizinin AB üzerinde Türkiye'nin üyeliğiyle ilgili baskı yarattığını savunan Mordaunt, "AB'nin Türkiye'yi dışarıda tutacağını düşünmüyorum. Bence Türkiye AB'ye girecek. Sığınmacı krizi de işleri bu yöne itiyor" demişti.
Türkiye, Makedonya, Karadağ, Sırbistan ve Arnavutluk gibi ülkelerin AB’ye üye olmasıyla bu ülkelerdeki suçluların İngiltere’ye akın edeceğini savunan Mordaunt, “Bu ülkelerin pek çoğunda suç oranları yüksek, çeteler ve terör hücreleri var. Yoksulluk da önemli düzeyde” ifadesini kullanmıştı.
TÜRKİYE KAMPANYA MALZEMESİ
Hükümetteki Muhafazakar Parti, AB üyeliği konusunda ikiye bölünmüş durumda. Başbakan David Cameron bakanları referandum konusunda kişisel görüş açıklamakta serbest bırakırken, hükümet politikasını AB üyeliğini sürdürmekten yana belirledi.
Referandum sürecinde Türkiye'nin AB üyelik müzakereleri muhafazakar siyasetçiler için malzeme oluşturuyor. İngiltere'nin AB'den çıkmasını savunan muhafazakar ve aşırı sağ gruplar zaman zaman Türkiye'yi karalayan ve AB üyeliğiyle ilgili kuşku yaratan mesajlar veriyor.
CAMERON TÜRKİYE İLE SIKIŞTIRILIYOR
İngiltere’nin AB’de kalmasından yana kampanya yürüten Başbakan Cameron daha önce Türkiye’nin AB üyeliğine verdiği açık destek nedeniyle eleştiriliyor.
AB’den ayrılmak için kampanya yürüten gruplar, Cameron’ın 2010’dA Ankara’da düzenlediği basın toplantısında kullandığı "Türkiye için ‘Kampı koruyabilir ama çadıra giremez' denilemez. AB’ye üyeliğiniz için mümkün olan en güçlü destekçiniz olarak kalacağım” sözlerini sık sık gündeme getiriyor.
Cameron’ın da referandum öncesinde Türkiye ile ilgili olumlu tavır almaktan kaçındığı görülüyor.