Çankırı
Çankırı Belediyesi Kadın Eğitim Kültür Merkezi'nce deprem bölgesindeki depremzedeler ve bölgede canla başla çalışan kurtarma personeli için kazak, bere, atkı örmek için harekete geçildi. Merkezden yapılan duyuru sonucu çok sayıda ip ve polar kumaş desteği alınmasının ardından gönüllü olarak kadınlar merkeze başvuruda bulundu.
Dağıtılan ipler ve kumaşların ardından kazak, bere, atkı, hırka, boyunluk gibi ürünler çıkarmak için harekete geçen kadınlar, ilmikleri deprem bölgesindeki vatandaşlar için attı.
Çankırı Belediyesi Kadın Eğitim Kültür Merkezi Birim Sorumlusu Elif Uzun, AA muhabirine, depremlerden etkilenenlere nasıl yardımcı olabileceklerini konuşabilmek için bir araya geldiklerini söyledi.
Merkeze gelen kursiyerler ve destek vermek isteyen kentteki tüm kadınlarla bere, atkı, polar hırka, boyunluk gibi çalışmalar yapmak istediklerini belirten Uzun, "Elimizden dua ve bunlardan başka bir şey gelmiyor. Deprem bölgesine yardımlarımız tabii ki oluyor. Üşüdüklerini hissettikçe biz de burada üşüyoruz. Bir nebze faydamız olsun istedik. Çankırılı bütün hanımlarımız, sadece kursiyerlerimiz değil vatandaşlarımızdan ve ev hanımlarımızdan da katkı sağlandı. Sağ olsunlar esnafımızdan da ip desteği aldık, polar desteği aldık. Kursiyerlerimiz kendi aralarında para topladı, bunları malzemeye çevirdik ve üretime geçtik. İnşallah faydamız olur." diye konuştu.
"Boğazımızdan bir lokma geçmiyor"
Kursiyer Ferda Yakışık, çok üzgün olduklarını, ellerinden gelen desteği vermeye çalıştıklarını dile getirdi.
Deprem haberinin ardından şoke olduklarını, ne yapacaklarını bilmediklerini aktaran Yakışık, "Bere, boyunluk örüyoruz, şapka örüyoruz. Elimizden gelen her şeyi yapıyoruz onlar için. Allah yardımcıları olsun. Benim de ablam oradaydı, çok şükür çıktılar enkazdan." ifadelerini kullandı.
Nermin Uzan, ellerinden gelen maddi ve manevi tüm desteği vermeye çalıştıklarını belirtti.
Ellerinden gelen ne varsa yapmaya çalıştıklarına vurgulayan Uzan, "Havalar da soğuk oldukça biz evde oturamıyoruz, yemek yiyemiyoruz, onları düşünüyoruz. Biz burada ne kadar da ısınsak evlerimiz ısınmıyor. Onlar orada aç susuz bekledikçe boğazımızdan bir lokma geçmiyor. Başımız sağ olsun." dedi.
Kursiyer Gülfidan Cihan da anlatılmaz duygular yaşadığını, tek yürek tek bilek durma zamanı olduğunu kaydetti.