Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kartal’da düzenlenen mitingde vatandaşlarla buluştu.
Mitingde konuşan Erdoğan ‘hayır’ kampanyasına destek veren AB üyesi ülkeleri eleştirerek, “Size ne ya. Size ne. Yani Avrupa’nın milletvekillerine ne. Parlamentosunun önünde Erdoğan’ın resmi. Şakağına silah dayatılmış. ‘Erdoğan’ı öldürün’ diyor. Nerede bu İsviçre Parlamentosu? Demek onlara dahi bu korkuyu vermişiz. Çünkü biz düşmana korku, dosta muhabbet erleriyiz. Nerede İsviçre’nin yönetimleri? Niçin bu teröristlere orada haddini bildirmiyor. Bunların ne olduğunu anlayın. Bunların dostluğuna güvenmeyin. Bakıyoruz AB üyesi ülkeler. Vatikan’a gittiler. Vatikan’da ne işiniz var. Vatikan AB üyesi mi? Değil. Bunların içinde Protestan var, Ortodoks var, ateist var. Bunların hepsi Katolik olan Vatikan’a gidiyor. Niye. Hepsi diziliyorlar nasihatlerini aldılar. Papa nasihatte bulundu. Ondan sonra kuzu kuzu ayrıldılar. Çünkü bunlar tek millet. Kimse bize ‘şöyleydi, böyleydi’ demesin. Külahımıza anlatsınlar. 54 yıldır bu ülkeyi oyaladılar. İşte 16 Nisan bunun dönüm noktası olacaktır” diye konuştu
"ETA gibi yapmadıkları sürece bu ülkede onlara yaşam hakkı yok"
AB’nin Türkiye’nin yeni sistemle daha da güçlenecek olmasından rahatsız olduğunu söyleyen Erdoğan, “54 yıldır bizi kapılarında beklettiler. Şimdi çekiniyorlar. Demokratik ve ekonomik kriterler bakımından ülkemizle mukayese edilemeyecek devletleri üye yaparken, Türkiye’yi niye geri tuttuklarını iyi biliyoruz. Kopenhag kriterleri olmadı, biz Ankara kriterleri ile yola devam ederiz. Yarın bunun da dönüm noktası olacak. Ekonomide zaten AB ortalaması büyümede 1.8. Türkiye 2.9. Türkiye yarışta öne çıkıyor. Korkunun ecele faydası yok bunu da bilsinler. Türkiye bu meseleyi öyle ya da böyle çözecek. Avrupa’nın bizimle sorunu halk oylamasındaki tavrı değil, asıl sorun AB üyelerinin bir bölümünün terör örgütleri ile mücadelemizden rahatsız olması. Açtıkları çukurlara bu teröristleri gömmeye başladık ya, rahatsızlık burada geliyor. 20 ayda yaklaşık 11 bin teröristi etkisiz hale getirdik. Bu onları rahatsız ediyor. Ya silahları gömecekler, ya da ülkeyi terk edecekler. ETA gibi yapmadıkları sürece bu ülkede onlara yaşam hakkı yok. Bu milleti parçaladılar, bu ümmeti parçaladılar, artık bunlara tahammül yok. Bedelini ödeyecekler” şeklinde konuştu.
"Şimdi 'bu işi uluslararası mahkemeye taşımayın' diye haber gönderiyorlar"
Avrupa’da Türk bakanlara yönelik yapılanları hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sınır kapılarını bakanlarımıza kapıyorlar. Bayan bakanımızı arabanın içine mahkum ediyorlar. Toplanmış olan vatandaşlarımızın üzerine atlarını itlerini salıyorlar. O itler orada kardeşimizin baldırından adeta parça kopardı. Şimdi bu işi uluslararası mahkemelere taşımayın diye haber gönderiyorlar. Nerede adaletiniz, nerede hukuk anlayışınız. Böyle olmayacak. Yaptıklarınız yanınıza kar kalmayacak. Biz Avrupa’nın neresinde olursa olsun benim bir vatandaşım varsa, onun hakkını sonuna kadar korumak görevimdir. Arayacağız, araştıracağı, ne gerekiyorsa onu yapacağız. Bunların artık ne bize ne de başka bir millete söyleyecek sözleri kalmamıştır. Tüm itibarlarını yitirmişlerdir. Biz demokrasiyi, insan haklarını, özgürlükleri onlar istediği için değil kendi vatandaşımızı buna layık olduğu içini savunuyoruz. Biz demokrasiye yaklaştıkça, onlar uzaklaşıyorlar” ifadelerini kullandı.
"Bugünün 'hasta adam'ı Avrupa Birliği"
Erdoğan Avrupa ülkelerinin Türkiye’ye her yol ve yöntemle saldırdığını vurgulayarak şunları söyledi:
“Tüm saldırılara rağmen biz ayakla kaldıkça onları gücü tükeniyor. Bir asır önce bunlar Osmanlı’ya ‘hasta adam’ diyorlardı. Bugünün hasta adamı ‘Avrupa Birliği’. Ekonomisi küçülüyor, borcu artıyor, ticaret hacmi daralıyor. Şu anda AB üyesi komşumuz Yunanistan Almanya’nın ona verdiği borç 400 milyar avro. Türkiye’nin böyle bir derdi var mı. IMF’e borcumuz yok”
Türkiye’nin şu anda G 20 üyesi olduğunun altını çizen Erdoğan, hedefin dünyanın en büyük ilk 10 ülkesi arasına girmek olduğunu kaydetti.
7 Haziran seçimleri sonrası terör örgütlerinin saldırılarını unutmadıklarını söyleyen Erdoğan, “15 Temmuz da bu fotoğrafın bir parçasıdır. Hiçbir şey olmamış gibi yolumuza devam etmemiz mümkün değildir. Birileri şimdi ‘bu değişikliğin ne gereği vardı’ diyorlar. Asıl şimdi bu reformun tam zamanı. Keşke bu sisteme 70 li yıllarda geçip ve arkasından gelen darbeyi yaşamasaydık. Keşke bu sisteme 90’lı yıllarda geçip, ağır kayıplara maruz kalmasaydık. Şartlar el vermedi, olmadı. Şimdi tam zamanıdır” dedi.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik eleştirilerde de bulunan Erdoğan, 15 Temmuz gecesi havalimanındaki görüntülerini hatırlatarak şunları söyledi:
“O gün bugün oldu bir şey konuşamadın. Söylüyorum sana hala cevap veremedin. Diyordun ki ‘ilk defa tankların önüne ben çıkarım’. Niye çıkamadın. Niye kaçtın. Bizim üzerimizden F16’lar uçuyordu. Biz damadım, eşim, kızım, torunlarım hep beraber vatandaşlarımızla birleştik. Biz yola kefenlerimizle çıktık. Aramızdaki fark bu Kılıçdaroğlu. Sizin bu ülkede dikili ağacınız yok. Sizin bu millet için derdiniz yok. Yapacak bir şeyiniz de yok. Utanmadan darbeyi bizim örtbas ettiğimizi söylüyor. Bu adam yalan makinesi. Şu anda cezaevlerinde bu kadar asker, polis, sivil var. Bunları oraya kim tıktı. Bunları biz bütün emniyet güçlerimizle beraber yakalayarak yargının kararı ile cezaevlerine tıktık. Sen mi yaptın bu işleri. Bu kararları sen mi aldın”
Vatandaşların “idam isteriz” sloganları üzerine yarınki referandumdan çıkacak kararın bunun da önünü açacağını söyleyen Erdoğan, “Parlamentoya hemen kanun tasarısı geldiğinde bakalım Kılıçdaroğlu ne diyecek? Sayın Bahçeli ve sayın Yıldırım ‘evet’ diyor. Parlamentodan geçti bana geldi, ben de buna onayı veririm. Bu olmadı o zaman ne yapacağız. Bir referandum da onun için yapacağız. Millete geleceğiz. Asıl kararı şehitlerimizin varisleri verecek, milletimiz verecek. Verilen karar neyse o uygulamaya girecek” ifadelerini kullandı.
(iha)
