MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, "Sahneye yeni partiler, yeni oluşumlar çıkmaya başlamış, kendilerinde 'gelecek' vehmeden birtakım yalancı pehlivanlar 'yapraktan kispetler' giyinmeye başlamıştır. Pensilvanya'dan esen rüzgarların kaldırdığı yapraklar, topraklarımızda esen Cumhur İttifakı fırtınasının önünde sürüklenip savrulacaktır" diyerek eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun kurduğu yeni partiyi eleştirdi.
Yalçın, yaptığı yazılı açıklamada, dün bir televizyon kanalında gazete manşetleri değerlendirilirken, bir gazetede yer alan "Aynı senaryo aynı oyun" manşetinin masaya yatırıldığını, konu 57. hükümet döneminde olup bitenlere geldiğinde programdaki bir gazetecinin, MHP hakkında içinde birikenleri ortaya döktüğünü belirtti.
"SİYASİ BELİRSİZLİK OLMASIN DİYE BAHÇELİ ELİNDEN GELENİ YAPIYOR"
57. hükümetin, Türkiye'nin egemenlik haklarını çiğneyen dış müdahalelerle uluslararası ölçekteki manipülasyonlara karşı çıktığı, bağımsızlık yanlısı politikalar takip ettiği için dağıtıldığını aktaran Yalçın, o dönemde 57. hükümetin ayakta kalması ve ülkenin bir siyasi belirsizliğe sürüklenmemesi için MHP lideri Devlet Bahçeli'nin Başbakan Yardımcısı sıfatıyla elinden gelen gayreti gösterdiğini ifade etti.
Yalçın, şöyle devam etti:
"Ancak gerek koalisyon ortaklarının oyuna getirilmesi ve gerekse küresel aktörlerin taşeronu olan Kemal Derviş'in birinci ortak DSP'yi bölüp yeni bir parti kurmak için içerideki kifayetsiz muhterisleri tahrik etmesi sonucu, hükümete güven sarsılmış, koalisyon daha fazla yürüyememiştir. 57. hükümet Türkiye'nin istikrarına göz dikenler tarafından parçalandı ve alınan ekonomik tedbirlerin meyvesi toplanamadan da iktidardan indi."
"MHP HEP YAPICI VE TAMAMLAYICI İDİ"
MHP'nin 2007'den beri Cumhurbaşkanlığı seçimi ve başörtüsü krizi gibi meselelerin çözümünde hep yapıcı ve eksikleri tamamlayıcı rol üstlendiğine işaret eden Yalçın, Türkiye'ye dönük iç ve dış tehditler karşısında milli bilinç ile direncin kökleşip yerleşmesi için üstün gayret gösterdiğini kaydetti.
Yalçın, 15 Temmuz ihanet kalkışması sırasında ve sonrasında da milletin gösterdiği destansı varlık ve bütünlük refleksinin temelinde, MHP'nin hem fikriyatının hem de siyasi duruşunun harcının inkar edilemez olduğuna dikkati çekerek, "Bugün Türk siyasi hayatında uluslararası dolar baronları tarafından, küresel sermayenin yakın mazideki mutemet adamı Kemal Derviş'in birbirinden kötü, üçüncü, hatta beşinci sınıf kopyaları ve versiyonları birer birer sahaya sürülmeye başlamıştır" değerlendirmesinde bulundu.
ABD'YE TEPKİ
ABD'nin dünyanın jandarmalığından bir türlü vazgeçmediğini, Orta Doğu'da, İngiltere'den devraldığı emperyalist misyonu sürdürme çabası içinde olduğunu ve bölgenin bu en önemli ülkesini avucunda tutmak için 2009'dan itibaren Türkiye'de iç siyasete yön verme çabalarını hızlandırdığını anlatan Yalçın, şunları kaydetti:
"Tesadüf olmasa gerektir, bugün AK Parti'de 'bir bölen' güruhundan Ali Babacan'ın arkasındaki cambaz oynatıcısı Abdullah Gül, Cumhurbaşkanı iken, 2009'da sözde Kürt meselesi için iyi şeyler olacağını ilan etmiş, ardından da açılım ve çözüm adı altında çözülme süreci başlatılmıştır. Şükür ki milletimizin feraseti yanında maşeri vicdanın sesi ve milli egemenliğimizin, varlık azmimizin gönüllü bekçisi olan MHP'nin tavizsiz, kararlı ve sağlam politikalarının da katkısıyla bu kirli süreç başarısızlığa uğratılmıştır."
DAVUTOĞLU'NUN PARTİSİNE ZEHİR ZEMBEREK SÖZLER
Semih Yalçın, 2023 küresel güç vizyonuna doğru emin adımlarla ilerleyen Türkiye'nin önünü kesmek için yeni senaryoların sahneye konulduğuna değinerek, şunları ifade etti:
"Uluslararası aktörler kendilerine yeni piyonlar, yeni maşalar, bendeler ve taşeronlar bulmuş, günün dinamiklerine uygun cambazlar yetiştirerek bellerine ip bağlamıştır. Sahneye yeni partiler, yeni oluşumlar çıkmaya başlamış, kendilerinde 'gelecek' vehmeden birtakım yalancı pehlivanlar 'yapraktan kispetler' giyinmeye başlamıştır. Pensilvanya'dan esen rüzgarların kaldırdığı yapraklar, topraklarımızda esen Cumhur İttifakı fırtınasının önünde sürüklenip savrulacaktır.
Geçmişte sayısız örneği görülmüştür, millet ana gövdeden kopan dalları odun niyetine sobaya doldurmuş, serseri rüzgarların savurduğu yaprakları da faraşa doldurup çöpe atmıştır. Atalarından miras kalan kültür ve medeniyet birikiminin ufkunda, ülkesinin güneş gibi yükselişine ve geleceğine göz dikenleri, Türkiye'nin büyük yürüyüşünü durdurmak isteyenleri, bizzat millet etkisiz hale getirecektir. Milletimiz, kendi kaderinin havada uçuşan yapraklarla aynı akıbete uğramasına geçmişte izin vermemiştir, bugün de gelecekte de vermeyecektir."