Tanrıkulu önergede, şu soruları yöneltti:
“Katar merkezli medya grubu Al-Jazeera bünyesindeki BeIN Media Group’a satılan 3.5 milyon abonesi bulunan ücretli TV platformu Digiturk’ün ihalesiz olarak Katarlılara satıldığı iddiası doğru mudur? İddia doğru ise ihalesiz olarak Katarlılara satılmasının gerekçesi nedir? İhale yapılmışsa, ihale hangi usullere göre yapılmıştır? İhaleye giren diğer şirketler hangileridir? Katar merkezli medya grubu Al-Jazeera bünyesindeki BeIN Media Group’a satılan 3.5 milyon abonesi bulunan ücretli TV platformu Digitürk’ün satış bedelinin açıklanmamasının gerekçesi nedir? TMSF satış bedelini açıklayacak mıdır?
SATIŞ BEDELİ NEDİR?
* TMSF’nin 2013 yılında Digiturk’e İnterbank ile ilgili ortaya çıkan zarar yüzünden el koyduğu iddiaları basına yansımıştı. Bu zararın ne kadarının karşılandığının kamuoyuna açıklanması gerekli değil midir?
* Katar merkezli medya grubu BeIN Media Group tarafından 13 Temmuz 2015 tarihinde satın alındığı açıklanan Digiturk’te 13 Temmuz 2015 tarihi itibariyle TMSF’nin sahip olduğu tam hisse oranı nedir?
* Digiturk’ün BeIN Media Group’a satışına ilişkin görüşmelerde satış görüşmelerini TMSF adına hangi yetkililer yürütmüşlerdir? Satış sürecinde TMSF, görüşmelere sadece nezaret mi etmiştir?
* Satış sözleşmesinde TMSF adına hangi yetkililerin imzaları bulunmaktadır?
* TMSF sahipliğindeki tam hisse oranının satışı karşılığında BeIN Media Group tarafından yapılması gereken ödeme ya da ödemelere ilişkin sözleşmede belirtilen tarihler ve tutarlar nedir?
* Digitürk’ün satışı dolayısıyla TMSF’nin kasasına girecek net para tutarı ne kadardır ve bu para hangi tarihlerde TMSF kasasına girecektir?”